Çınar'a bir ders verme zamanı geldi.
Asrın: Aa Çınar kolunun altına noldu?
Kolunu kaldırdı ve:
Çınar: Ne olmuş?
Hoca: Sonunda soru çözmek isteyen biri. Gel Çınarcım.
Şaşkın bakışları benle hoca arasında dolanıyordu. Birden bana sinirle bakmaya başlayınca gülmemek için zor tuttum kendimi. Benimle uğraşmaman gerektiğini anlamışsındır umarım Çınarcım.
Asrın: Bol şans.
Çınar ayağa kalktı ve tahtada ki soru çözmeye başladı.
Çınar soruyu yanlış çözdü ve hoca iki saat boyunca soruyu Çınar'a anlatmaya çalıştı. Neyse ki zil çaldı ve hoca dışarı çıktı. Çınar bana doğru yürümeye başlayınca hemen ayaklandım ve kapıya doğru koştum. Ben koridorda koşarken Çınar da arkamdan koşuyordu.
Bu koşuşturmaca kantine kadar devam etti ve en sonunda yorulup durdum. Çınar yanıma geldi ve oda soluklamaya başladı.
Çınar: Kızım sen deli misin? Kantine kadar koştum senin yüzünden.
Asrın: Bu soruyu cevaplamıştım hatırlarsan.
Çınar: Sen cidden delisin ya akıl hastasısın sen.
Asrın: Ben çikileta alacağım ister misin?
Çınar: Ne ister miyim?
Asrın: Çikileta.
Çınar: Ney?
Asrın: Çikileta ya çikileta.
Çınar: Olur. Bana da al " çikileta".
Asrın: Burdan sana bir uçarım o zaman görürsün beni taklit etmeyi.
Çınar: Tmm sustum.