Şaşıran bir edayla boynuna sarılan hayat.
Ne çok sevmiş beni.
Ya da geri dönmem için boğmaya çalışıyor.
Konuşmaya çalıştıkça sıkıyor.
Susan bedenim ne de kanmış yalnızlığa .
Ağlarcasına duvarlar ugultularla karşıladı dün beni.
Kafes gibi gelir çoğu zaman sönük koridorlar.
Yanlız ve karanlık.
Aynı ben gibi ,hep bana bakar gibi.
Kokusu geçmeyen bir şarkı.
Ne o şarkıların kokuları olmaz mı?
Ya sesler onları hiç kokladın mı?
Hiç mi duvarlar karanfil kokmadı?
Yastığında göz yaşın
Kurusa gül kokar dün ki gibi
Kuruşa saydığın hayatın ,ne de ucuz.
Onu hiç koklamadın mı?
Koşan bir ev görmedin mi?
Ben gördüm dün değildi ama çok yakın kovaladım koştum ardından.
Ama iki sokak sonra kaybettim tüm hatıralarla yanışını izledim herşey gibi herkesle.