| 4. Bölüm | Nazlı Bilmeyecek!

849 177 25
                                    

Ali: Burda olan herşey bitecek anladın mı beni (diyerek bağırdı. Özlem ağlamaya devam etti) Bu olanları Nazlı asla öğrenmeyecek duydun mu beni! (sesi biraz daha yükseldi) ÖZLEM NAZLI BU OLANLARI DUYMAYACAK!BİLMEYECEK!
.
Nazlı ise koridorda gelin odasına doğru ilerliyordu sesleri duydu. Alinin sesiydi bu ilerledi odaya doğru
.
Ali: Ya ağlama sus! Ağlama kes artık! (Özlemin ağlaması da şiddetlendi) Sus ağlama toparlan! Diye bağırırken Nazlı tam kapının önüne gelmişti. Hızla elini kapı koluna atıp açtı ve içeri girdi. Kapının açılmasıyla arkası dönük Ali kapıya bakınca Nazlıyı gördü. Özlemde sus pus olmuş Nazlıya bakıyordu. Ali kızarmış elini tutmuş Nazlıya bakakalmıştı. Nazlı tek kelime etmeden ikisini süzdü. Sonra Alinin eline bakıp kızardığını görünce yanına yaklaştı
Özlem: Nazlı dediği an Nazlı eliyle sus işareti yapıp susturdu onu! Eğilip Özlemin yüzüne bakmak istedi ama Özlem kafasını çevirince Aliye döndü elini elleri arasına alıp kızarmış yere baktı. Ali Nazlının gözlerine baktı dolmuştu gözleri dokunsa yada konuşmak istese ağlayacağını bildiği için sustu o anda telefonu çaldı.
Nazlı:(Alinin yüzüne bakmadan) Kurbağa..
Ali: Kurbağa (deyip sessizliğe devam ettiler. Ali telefonu çıkarıp açıp konuştu)
Ali: Şeyy.. Ege düşmüşte bizi çağırıyorlar..
Nazlı: Ben Egeye bakayım
Ali: Sen git bende geliyorum deyince Nazlı sinirle Aliye bakıp çıktı odadan. İsmette içerdeki odadan her şeyi duymuştu. Yavaşça kapıyı açıp geldi
İsmet: Napacaksın Ali
Ali: Susacağım
İsmet: Bu yanlışı düzeltmezsen Nazlıyı kaybedersin
Ali: Kaybetmem Nazlı bana güvenir
İsmet: Ya güvenmezse ya inanamazsa
Ali: Bende.. Ömrüm boyunca susarım ozaman!
İsmet: Neden?
Ali: Neden mi? Çünkü kızını çok seviyorum diyerek odadan çıktı
*
Nazlı derin nefesler alarak sakinleyip hızla geldi
Nazlı: Ege oğlum noldu
Harika: Bir şey yok abla koşarken düştü kafasını filan vurmadı ama
Doruk: Evet evet kontrol ettim bende küçük bey iyi
Nazlı: Ohh iyi deyip sıkıca sarıldı oğluna. Farkında olmadan baya sıkı sarılıyordu ki
Ege: Anne çok sıkıyoysun beni diyince Nazlı hızla kollarını gevşetti. O sırada Alide koşarak geldi.
Ali: Ege iyi misin diyerek Nazlının yanına çöküp oğluna sarıldı
Tanju: Sakin ya iyi çocuk ne telaş yaptınız böyle kim aradı sizi
Gülin: Ben aradım da düştü dedim sadece önemli bir şey var demedim ki
Nihan: Aferin Gülin düştü denilir mi hem aramasan da olurdu gelince söylerdik telaş yapmışlar
Gülin: Düşünemedim ya özür dilerim
Güneş: Tamam herkes iyi konuşmayalım artık dedi. Ali oğlunu kucaklayarak ayağa kalktı. Nazlıya elini uzattı kalkması için ama Nazlı elini tutmadan kendi kalktı.
Beliz: Nazlı Ali iyi misiniz siz? Yüzünüz bi solgun kız niye tutmadın kocanın elini
Nazlı: Görmedim abla bi anda kalktım. Ege düştü deyince telaş yapıp korktuk ondandır
Ferman: Belli zaten ah Gülin bilmiyorduk ki birden aramış neyse Ege de iyi sizde kendinize gelin
Ali: Tamam tamam iyiyiz biz siz AçDemi yalnız bırakmayın geçin oynayın deyince herkes oraya yöneldi. Meralın yanına Nazlı onun yanına da Ali kucağında Egeyle masaya oturdular
Nazlı: Annecim o kadar dedim sana koşma diye bir yerin acıyor mu?
Ege: Bacağım biyaz acıyoy o kaday
Ali: Hastaneye gidelim mi Nazlı? Nazlı sinirle Aliye bakarken
Meral: Düştü çocuk tabiki acır geçer birazdan korkmayın bu kadar verin çocuğu bana dediğinde İsmette gelmişti. Özlemde oynayan kişilerin yanına gitmişti
Ali:(İsmete öfkeyle bakarken) Buyur annecim diyerek Egeyi onun yanına sandalyeye oturttu.
Meral: Hadi şimdi al karını çıkın dans edin tüm çiftler dansa başladı dediğinde
Nazlı: Yok ben dans etmeyeceğim
Meral: Kıracak mısın beni sizi izlemek istiyorum belki de son defa..
Nazlı: Anne ne son defası deme öyle şeyler sen iyi olacaksın
Meral: Tamam demeyeceğim ama sizde kırmayın beni
Ali: Tamam Meral sultan dansa gidiyoruz biz diyerek Nazlıyı belinden tutup sahneye getirdi
.
AçDem FerBel, GülGün, TanNih ve AlNaz dans ediyorlardı tüm çiftler. Herkes çok mutluydu. AlNaz hariç. Nazlı yaklaşmamaya dikkat ederek dans ederken Ali Meral'in onlara bakmasıyla belinden tuttuğu Nazlıyı kendine yapıştırdı.
Nazlı:(sinirle) Napıyorsun sen!
Ali: Annen bize bakıyor Nazlı dediğinde Nazlı annesini görünce susup dansa ve Aliye ayak uydurmaya devam etti. Bir süre sonra düğün bitmiş geceyi bulmuştu saatler. Herkes evlerine dağılırken
Beliz: Annem bu gece bize gel sabah seni bırakırız
Meral: Tamam kızım
Ferman: Hadi gidelim ozaman
Nazlı: Sabah hastanede görüşürüz ozaman deyip ayrıldılar ordan.
Doruk: Ali taksiyle uğraşmayın ben sizi bırakayım
Ali: Zahmet olmasın taksiyle gideriz biz
Doruk: Yok abi çocukta yatıyor taksiyle uğraşmayın deyince Harika Nazlı Ali ve Ege de Doruk'un arabasına bindiler.
.
Harika: Halla halla ışıklar yanmıyor Özlem geldi de uyuyor mu acaba? Erkenden ayrıldı düğünden ama
Ali: Seni eve kadar geçireyim ben
Harika: Yok çocuk kucağında giderim ben
Doruk: 2 dk ben bırakır gelirim deyince Ali 'sağ ol' bakışı attı. Doruk hızla arabayı kenara çekip Harikayı eve kadar geçirmeye gitti. Arabada yalnız kalan AlNaz hiç konuşmuyordu. Ali aynadan arkada oturan Nazlıya baktı. Aynı anda Nazlıda aynaya bakınca iç çekti bir süre bakıştılar ama Nazlı öfkeyle bakıyordu. Bir süre sonra Doruk geldi yollarına devam ettiler.
*
Ali Egeyi yatağına bırakmış kapıyı çekip salona gelmişti. Nazlıda sinirle evde volta atıyordu. Sonra mutfağın tezgahında duran sürahini alıp bardağa sul doldurup bi iki yudum içtikten sonra yemek masasına geldi. Ali de yanına gelmişti. Nazlı elindeki sürahi ve yarım su dolusu bardağı masaya bıraktı. Ali'ye döndü karşılıklı duruyorlardı
Nazlı:(derin bi nefes alıp) Konuşacak mısın Ali?( Ali konuşmadı yavru bi köpek gibi Nazlının yüzüne baktı üzgünce. Nazlı iyice sinirlendi) Ya Ali bak senin söyleyeceğin 2 kelime aldattım seni tek kelimede olur aldattım da diyebilirsin!!! Ya susuyorsun bir de marifetmiş gibi konuşsana Ali konuşsana!!!(Ali tek kelime etmeden sadece Nazlıya baktı) Konuşmayack mısın?!
Ali:(biadım yaklaşıp) Seni seviyorum... demesiyle Nazlının sertçe bi tokatı indirmesi bir oldu. Ali'nin başı sağa dönerken Nazlı vurduğu eli sıkıp alnına yaslayıp derin nefesler almaya başladı. Ali tekrar başını Nazlıya döndü
Nazlı:(parmağını sallayarak öfkeyle) En yakın arkadaşımla dostumla kocamı hiç haberim olmadan gizlice buluşmuşlarken bi yerde buluyorum. Kocam ona bu iş bitecek Nazlı duymayacak diyor NAZLI DUYMAYACAK diyor!! Ağzına da birtane çakıyor hatta!!!
Ali: Nazlı Ege uyanacak
Nazlı:(Ali'nin üzgün yüzünü görünce bi sakinledi sonra elleriyle Ali'nin yanaklarını kavrayıp koşmaya başladı yanağını boynunu saçını o sırada da alnını yasladı onun alnına ağlayarak) Alim, aşkım, birtanem, kocam, nolurr doğruyu söyle bana. Yemin et bana doğruyu söyleceğine yemin et ve bana anlat nolursun.. diyerek Ali'nin saçını okşuyordu
Ali:(sonunda konuşabilmişti) Sevgiline, Aline, birtanene, kocana güvenemez misin?
Nazlı:(ağlayarak) Kocamsın.. sen benim kocamsın ve bana doğruyu söyleyebilirsin.. söylersin
Ali: Karımsın birşey bilmesen de bana güvenebilirsin
Nazlı:(ağlaması şiddetlenmişti) Yapamam.. Yapamam ben bunu bilmezden gelemem nolur söyle..
Ali: Yapamam... dediğinde Nazlı yavaşça Ali'den ayrıldı. Bi adım geriye atıp Ali'nin gözlerine baktı. Alide ağlamaya başlamıştı. Hızlı hızlı nefesler alıyor Nazlının ne yapacağını merak ediyordu
Nazlı: Ben bugün anneme mesudum dediğimde bana bir bardak su gibi dedi. Ama meğerse bir bardak suda kopan fırtınadan bahsetiyormuş diyerek parmağındaki yüzüğü çıkarttı. Ali 'hayır' anlamında kafasını sallasada Nazlı masanın üzerindeki bardağın içine attı yüzüğü sonra Ali'ye omuz atarak içeri giderken son kez dönüp arkadan Ali'ye bakıp odaya gitti. Ali olduğu yerde kalakalmıştı. Önce bardaktaki yüzüğe baktı sonra parmağındaki yüzüğe sertçe yutkundu sonra kendi parmağındaki yüzüğü de çıkartıp bardağın içine attı...
*
1 hafta sonra
Herkese yayılmıştı bu haber. Meral hariç herkes biliyordu. 1 hafta boyunca Egeyle Belizlerde kalıyordu Nazlı. İçi kan ağlıyordu. Ferman bu duruma inanmazken Beliz kardeşinin üzüntüsüyle kahr oluyor Aliden nefret ediyordu. 1 haftadır zor tutuyorlardı onu Aliye gitmemesi için. Özlem Harikanın olayı öğrenip eşyalarını toplayıp kapıya atmasıyla ordan ayrılmış İsmet tarafından otele yerleştirilmişti. Kimse nerde olduğunu bilmiyordu. AçDem ise bugün balayından dönmüş ve olayları duyunca inanamamışlardı hemen Belizlere gelmişlerdi. Nihan Gülin ve Güneşte oradaydı.
Açelya: Canım benim nasıl olur bu hala inanamıyorum Nazlı? Nazlı konuşmuyor ağlıyordu sadece
Demir: Yok abi bu işte başka bi iş var Ali yapmaz!
Beliz:(öfkeyle) Sus Demir! Bize o şerefsizi savunma erkek değil mi yapmış işte! Ah bi bırakmadınız ki gidip ağzının payını vereyim
Ferman: Beliz saçmalama artık! Kaç gündür aynı şeyleri söylüyorsun Aliyi dinlemedik bile
Beliz: Sen hiç karışma! Neyini dinleyeceğim be onun! Bana bak Ferman Aliyle artık görüşmüyorsun anladın mı beni!
Ferman: Noluyoruz ya neden görüşmüyorum acaba! Diyerek sesini yükseltirken Beliz tam konuşacakken Nihan araya girdi
Nihan: Noluyorsunuz Allah aşkına siz neyin kavgasını yapıyorsunuz konumuz şuan Nazlı ve onun yanında olmak için burdayız yeter ama dediğinde FerBel susmuştu.
Nazlı:(ağlayarak) İsteyen istediği kişiyle görüşür umrumda değil! diyerek ceketini alıp evden çıktı.
Gülin: Nereye gider bu halde gitsek mi peşinden?
Güneş: Yalnız kalmaya ihtiyacı var bırakalım hava alsın biraz dedi.
Demir ve Ferman göz göze geldi. İkiside inanmıyorlardı bu duruma ama şimdilik susacaklardı.
*
Harika:(ağlayarak) Ya sen nasıl böyle bir şeyi yaparsın aklım almıyor abi (diyerek yakasından tutmuştu)1 haftadır tek kelime etmedin konuşsana bana bir şey söyle cevap ver (ama Ali 1 haftadır olduğu gibi yine susuyordu) Ya konuşsana sen bunu yapmış olamazsın karını çok seviyordun sen Nazlı senin ilk aşkındı ondan başkasıyla yapamazdın. Sen böyle biri değilsin hadi kardeşine doğruyu söyle abi
Ali: Yeter artık Harika! Daha fazla üstüme gelme diyerek koltuğa oturdu derin derin nefesler alırken o sırada telefonuna bi mesaj geldi açıp baktığında Nazlıdan olduğunu gördü. Eve gelmesini söylüyordu. Ali hızlıca eve doğru yol aldı.
*
Ali hızla eve geldiğinde sert ve soğuk bir Nazlıyla karşılaştı. Ali kapının önüne baktığında 2 bavul gördü. Nazlı salona ilerlerken Alide peşinden gitti. Koltuğun üzerinde bir sürü beyaz çarşaflardan vardı.
Nazlı:(sert ve soğuk tavrını sürdürerek) Serelim şunları sonra evi de eşyaları da atar mısın satar mısın yakar mıısn naparsan yap yardım et hepsi bitsin deyip çarşafları tek tek eşyaların üzerine örtmeye başladı. Ali sertçe yutkunup ona uyarak eşyaların üzerlerini çarşaflarla örtmeye başladılar. Yatak odası, salon, Egenin odası derken en son yemek masasına geldiler. Bir çarşafın ucunu Nazlı diğerini Ali tutmuştu. Nazlı masa üzerindeki sürahiye ve bardağa dikkat kesilmişti. Yüzükleri hala bardağın içindeydi yavaşça alıp tezgahın üstüne koyup masayı da örttükten sonra
Nazlı: Ali?
Ali: Efendim Nazlı
Nazlı: Boşanma dilekçesini imzaladın mı?
Ali: İmzaladım
Nazlı: Bakanlıktakilere ne diycez
Ali:Bilmiyorum istifa ederim
Nazlı: İyi olur... Annem öğrenemez Ali napıcaz?
Ali: Biliyorum Nazlı söylemeyeceğiz biraz zaman geçsin
Nazlı: hıhı biraz zaman geçsin anlaşamadık deriz
Ali:Kağıtta şiddetli geçimsizlik yazıyordu
Nazlı: Evet... dedi sadece Alide devam etmedi bakıştılar Nazlı o soğuk tavrıyla Aliye baktı sonra hızla Alinin yanından geçerek kapıya yöneldi. Alide arkasından geldi. Nazlı bavulları eline alıp kapıyı açtı ama durdu geri kapadı. Alinin bian olsun umudu doğmuştu sanki gözleri parıldadı Nazlı duracak diye düşünmüştü ama..
Nazlı:(kapıyı kapatıp Aliye döndü) Ali?
Ali:(gözleri umutla parlıyordu) Efendim Nazlı?
Nazlı:(öfkeyle) Senden nefret ediyorum deyip kapıyı tekrar açtı bavulları alıp kapıyı sertçe kapayıp gitti
Ali:(göz yaşlarını serbest bıraktı) Ben.. ben seni çok seviyorum.. diyerek odaya gitti kendi kıyafetlerini toplayıp son kez eve bakıp çıkıp gitti.
*
2 gün sonra
Nazlı kendi ve oğlu için küçük bir ev tutmuş yerleşmişti. Ali ise Harikanın ısrarlarıyla onun evinde kalmaya başlamıştı. Ali bakanlıktan istifa etmiş küçük bi büroda avukatlık yapacaktı. Meral'in durumu gün gittikçe ağırlaşırken Nazlı herkesi kesin bir dille uyarmış annesinin yanında kimse ağzından bir şey kaçırmayacaktı. Beliz hala Aliye sayıp sövemediği için kendini yiyip bitirirken AçDem, Doruk, GülGün ve Nihan hala durumu anlamaya çalışıyorlardı. Bu durumun gerçekliğini bilen Tanju ise Alinin söz verdirmesi üzerine suçmayı seçmişti içi içini yesede.. Ferman ise Belizin korkusundan Ali lafını evde açamazken diğerleri ile birlikte bu durumu konuşamıyordu bile çünkü Beliz devamlı başındaydı
Demir: Yok abi 10 gün oldu nerdeyse Ali bizle konuşmuyor kaçıyor kesin bir şey var
Açelya: Banada öyle geliyor ama Nazlı perişan oldu napmaya çalışıyor ki
Doruk: Ya yapmışsa? Böyle bi ihtimali neden düşünmüyorsunuz?
Nihan: Aliyi tanımadığın için sana öyle geliyor olabilir ama bizim tanıdığımız Ali yapmaz
Güneş: Aynen öyle kardeşim kaç yıldır beraber çalışıyoruz sabah-akşam birlikteyiz biz onunla gözümle görsem inanmam ben değil mi Tanju abi dediğinde
Tanju:(sertçe yutkunup) aynen aynen diyebildi sadece susmak zor geliyordu ona
Nihan: Hayatım iyi misin?
Tanju: İyiyim ya sadece olayları anlamaya çalışıyorum yazık olacak ikisine de
Gülin:(telefona gelen bildirimle şok olmuştu) OHA! Ali istifa etmiş dediğinde herkes 'NE' diye şaşkınlıkla donup kalmışlardı
*
Ege: Anne buyası bizim yeni evimiz mi?
Nazlı: Evet annecim
Ege: hmm peki babam ne zaman gelcek?
Nazlı:(duraksadı) Baban buraya gelmeyecek ama sen istediğin zaman gidip göreceksin baban halanın evinde oraya gidersin dışarda buluşursun tamam mı annecim?
Ege: Niye babam gelmiyoy eve ben babamı isteyim! Deyip dudaklarını büzdü
Nazlı: Sen şimdi küçüksün ve beni anlamayacaksın ama biraz büyü her şeyi anlatacağım sana am artık baba bu evde bizimle olmayacak
Ege: Babamı özleyim ben sen özlemiycen mi?
Nazlı:(içinde) Çok özleyeceğim ama kalbim acı çekiyor be oğlum ah beni bi anlasan. Egeye sıkıca sarıldı bişey diyemedi.
*
Harika: Niye yabancı gibi duruyorsun öyle
Ali: Yabancı değil miyim?
Harika: Sana o kadar sinirliyim ki bi kaşık suda boğmamak için zor tutuyorum kendimi ama sen benim abimsin senin dışarda kalmana göz yumamam zaten istifada etmişsin büroda çalışıp kazanacağın belli geçinemezsin. Şimdi ben gidiyorum Egeyle Nazlı ablaya bakacağım
Ali: Nerde kalıyorlar Harika
Harika: Nerde olduklarını sen bilmeyeceksin söz verdim Nazlı ablaya Egeyle de görüşeceğin zaman birimiz gidip Egeyi alıp sana getireceğiz Nazlı senin yüzünü bile görmek istemiyor mahkemeden sonrada tamamen kopacak her şey ve bir daha hiç görmeyecek
Ali:(üzgünce başını yere eğip) Tamam peki bana Ege'nin bir eşyasını getirir misin? Bir de..
Harika: Tamam anladım Egenin eşyalarından isterim. Nazlı abladan da gizlice bir şeyler koparmaya çalışırım dediğinde Ali başını kaldırıp minnetle baktı kardeşine. Harika hazırlanıp çıktı. Ali telefonuna gelen mesajla hemen hazırlanıp çıktı.
*
Tanju istifa haberini duyar duymaz hemen sahil kenarına gelmiş Aliyi de çağırmıştı
Tanju: İstifa etmek ne demek sen delirdin mi?
Ali: Abi Nazlı istemiyor kalamazdım
Tanju:(yakasına yapıştı) Yalvardın söz verdirdin diye susuyorum ama o şerefsiz İsmet yüzünden karından çocuğundan ayrı kalmanın yanında işinden de mi olacaksın! Gidip her şeyi anlatacağım zaten zor tutuyorum kendimi
Ali:HAYIR! Nazlı Bilmeyecek! Bunu uzun uzun konuştuk yapma sakın yapma! Nazlının üzülmesine müsaade etmem. Babasına nasıl düşkün olduğunu biliyoruz annesi zaten gün gittikçe kötüleşiyor hastanede hala bir darbe daha almasına izin vermem!
Tanju: Yarın boşanıyorsun farkındasın değil mi? Tamamen kopacaksınız! Ege de artık başkasına baba der. Nazlı başka bir adam kocam der hepsine kabul mü diyorsun? Diyerek Aliyi döndürmeye çalışıyordu. Tepkisini ölçerek belki bi ihtimal diye düşündü. Ali de Tanjunun dedikleriyle donmuştu işin bir de bu tarafı vardı ama Nazlı hemen başkasına gider miydi? Ya bana inat böyle bir şey yaparsa diye de düşündü? Boşanırsa olma böyle olma ihtimali daha çoktu. Gözlerini sıkıca yumup Tanjunun ellerini yakasından çekti. Yere çöküp ağlamaya başladı
Tanju:(da yanına çöküp) Ali hadi kalk gidip her şeyi anlatalım
Ali: Hayır Tanju abi susacağım kimse bir şey bilmeyecek! Diyerek koşarak uzaklaştı ordan.
*
Kapı çalındı AçDem ve Ferman eve gelmişti. Harika kapıyı açtı üçü de salona geçti. Alide yemek yiyordu
Açelya: Doğru düzgün kaçmadan konuşalım mı artık?
Ali:(ayaklandı) Konuşacak bir şey yok
Demir: Var abicim konuşulacak çok şey var
Ferman: Otur ve bize her şeyi anlat bi yol bulalım böyle olmaz
Ali: Karışmayın artık siz bu işe yarın boşanıyorum geri dönüşü yok bu işin
Harika: Ne demek yok ya bugün Ege babamda babam diyor durmadan Nazlı çaresizce susuyor cevap bile veremiyor. Hadi size yazık değil diyelim o çocuğun suçu ne
Ali: Egeyi istediğim zaman göreceğim zaten
Açelya: Her an göremeyeceksin ama uykusunda seni sayılarken yanında olamayacaksın ama
Demir: Nazlı senden evini bile saklamışken istediğin her an göremezsin!
Ferman: Hadi artık konuş gerçekler bunlar değil hepimiz bunu biliyoruz senden de duymamız gerekiyor
Ali:(sinirle) Gerçekler bu! Uzatmayın artık diyip içeri girecekken Demir kolundan tuttu. Ali iyice sinirlenip Demiri itti. Ferman tuttu Demiri
Açelya: Tamam artık uğraşmayın ne hali varsa görsün pişman olacaksın boşandığın saniyede o zaman kafanı dağlara taşlara da vursan geri dönüşü olmayacak bunu da bil tamam mı hadi gidelim deyince AçDem ve Ferman evden gittiler. Harika da abisine sinirle bakıp hızla odasına gitti. Ali de gözlerini sıkıca yumup derin nefesler alıp sakinleşti etrafı toplayıp odasına geçti.
*
Mahkeme günü
Nazlı Egeyi Nihana bırakmıştı. FerBel ve AçDemle mahkeme salonuna giriş yapmışlardı. Nazlının ağzını bıçak açmıyor buz gibi sert yüzüyle koridorda ilerliyordu simsiyah giyinmişti onun için bugün yas günüydü..
Ali de simsiyahlar içindeydi...Harikayla birlikte çıkmışlardı evden. Harika abisi olduğu için yanında duruyordu sadece konuşmamıştı onunla. Onlarda içeri gelip koridordan ilerlediler. Duruşmanın yapılacağı yere gelip Nazlılarla karşılaştılar. Nazlı gözlerini Aliye dikmişti. Neredeyse 10 gün olacaktı görmeyeli birbirlerini belki de son görüşleriydi birbirlerini.. Nazlının bakmasıyla Alide ona bakmış gözlerini bir an olsun ayırmamıştı. Diğerleri bu ikili arasında çekimi aşkın hala var olduğunu görebiliyordu ki artık dayanamayan Beliz bu anı Alinin üstüne gelerek bozmuştu
Beliz: SEN NE BİÇİM Bİ ADAMSIN BE! ŞEREFSİZSİN OĞLUM SEN! KARDEŞİME BÖYLE BİR İHANETİ NASIL YAPARSIN (diyerek geldi yakasına yapıştı ama Ali ses bile etmedi sadece Belize baktı. Nazlı ileri doğru hamle yapacakken durdu. Ferman ve Açelya Belizi geri çekmek için adımlamışlardı ki Beliz onlara bağırınca durdular yerlerinde sonra Aliye tekrar geri döndü) İÇERDE HER ŞEY BİTECEK VE SEN BİR DAHA KARDEŞİMİN YANINA YAKLAŞMAYACAKSIN! OĞLUNDA BABASININ ŞEREFSİZ OLDUĞUNU BİLECEK DUYDUN MU BENİ HER ŞEYİ ANLAMAYA BAŞLADIĞI GÜN TEK TEK ANLATICAM ONA. ANNESİNİ NASIL İHANETE UĞRATTIĞINI ONU BU SEBEPTEN BIRAKTIĞINI...
Nazlı:(bağırdı) ABLA YETER! Dediğinde Beliz durdu ellerini Alinin yakasından çekip ateş saçan gözlerle Aliye baktı. Açelya gelip alıp götürdü.
Harika: Abi iyi misin? dediğinde Ali gözünden akan tek damla göz yaşı silip başını 'iyiyim' anlamında salladı ve içerden çağırıldılar
X: Ali Vefa Nazlı Vefa
Ferman: Hadi çağırıyorlar içeri girelim dediğinde Nazlı önde kapıya yönelirken Ali önüne geçti
Ali: Nazlı bi dk konuşalım mı?
Nazlı:(öfkeyle) Ben seninle konuşmak istemiyorum birazdan her şey bitecek! Senden bir tek şey istiyorum benden uzak dur ve çok mutlu ol!!! diyip içeri geçti. Ali ve diğerleri de geçip yerlerini aldılar.
.
AlNaz Hakimin tam karşısında ayakta dururlarken diğerleri arkaya oturdular. Duruşma başlamıştı.
Hakim: Boşanma kararınızı burda bulunan şahitler ve yüce yargının huzurunda sizlerden de duymak istiyorum Nazlı hanım?
Nazlı: Boşanmak istiyorum Hakim bey
Hakim: Ali bey? dediğinde gözler Aliye döndü. Ali önce arkasına baktı sonra yanındaki Nazlıya düşünmeye başladı cevap gelmeyince Hakim tekrar seslendi Aliye
Ali:(kararlılıkla) Ben karımı seviyorum boşanmak istemiyorum Hakim bey. Çocuğumun da etkilenmesini istemiyorum bu ayrılıktan o yüzden bizi boşamayın rica ediyorum dediğinde herkes şaşkınlıkla Aliye bakakalmış Nazlı ise öfkeyle bakıyordu.
*
Gülin:(gelen mesajla) Yaaaa boşanmamışlar Güneşşşşşş
Güneş:(koşarak geldi) Noldu Gülin ödüm koptu?
Gülin: Boşanmamışlar boşanmamışlar Harikaya mesaj attım öyle dedi diyerek Güneşe sarıldı sevinçle. O sırada Tanju odasından çıkıp gelmişti
Tanju: Noluyor arkadaşlar ne bu hal?
Güneş:(hızla ayrıldılar) Tanju abi.. şey pardon Tanju bey AlNaz ayrılmamış
Tanju:(şaşırmış ama sevinmişti) Şaka?
Gülin: Yok valla şaka değil şimdi Harikaya sordum o söyledi. Tanju da gülmeye başlamıştı.
*
Nazlı: Napmaya çalıyorsun sen diyip giden Alinin koluna yapıştı kendine çevirince Alinin dönmesiyle dip dibe geldiler
Ali: Napıyorum
Nazlı: Ne demek boşanmak istemiyorum
Ali: Boşanmak istemiyorum Nazlı oğlumun psikolojisini düşünmek zorundayım sen daha iyi bilirsin ki psikoloji önemlidir çocuklarda
Nazlı: Delirtme beni ben oğlumu düşünürüm! Senin yüzünden 1 ay ertelendi mahkeme
Ali: 1 ay sonrada 1 ay daha ertelenir çünkü ben senden boşanmayacağım Nazlı!
Nazlı:(yakasına yapıştı) Ne demek boşanmayacağım bana bak 1 ay sonra bu iş tamamen bitecek yoksa...
Ali: Yoksa ne?
Nazlı: Egeyi göstermem sana duydun mu beni?
Ali: hahaha böyle bir şeyi yaptığın an sana dava açarım ve oğlumun velayetini ben alırım diyerek yakasındaki elleri indirip arkasına bile bakmadan çıkıp gitti mahkemeden
Harika: Nazlı abla iyi misin?
Nazlı: İyi değilim! Konuş onla Harika nolur konuş ve bu iş bitsin
Harika: Tamam abla tamam konuşacağım diyerek abisinin peşinden gitti. Nazlı koşarak babasına sarıldı
Nazlı:(ağlayarak) Baba, babacım herkes neden senin gibi olamıyor senin annemi sevip kırdığını birgün bile görmedim ben. Dediğinde İsmet sertçe yutkunup bişey demeden kızının saçını okşadı
Beliz: Hadi gidelim artık 1 ay sonra görüşeceğiz Ali Vefa...
*
6 ay sonra
Bu 6 ayda AlNaz hala boşanmamışlardı. Meralin kötüleşmesi ve yurt dışına götürülmesiyle 1 ay sonraki mahkemeye gidememişti Nazlı ve dava ileri tarihe yine ertelenmişti ona da gidemeyince otomatikman düşmüştü. Geçen bu aylarda da yeniden dava açmak kendinde bu gücü bulmamıştı çünkü Ali hala boşanmayacağım diye diretiyordu. Geçen bunca ayda Nazlı ve Ali hiçbir şekilde yüz yüze gelmemişlerdi. Ege arkadaşları veya Harika tarafından Aliye getiriliyor ve zaman geçiriyordu oğluyla. Nazlı şimdi bakanlıkta Tanju ile birlikte psikolojik danışmanlığına devam ediyordu.
.
Ali ise bireysel avukatlık yapıp geçinmeye çalışıyordu. Kafasını boşanma davalarına takmış sadece o davaları almaya çalışıyordu ama çoğunu başaramıyordu bile ve bu durumda iş yapmaması cebini yakıyordu. Sıkıntılı dönemden geçiyor kardeşine bile anlatamıyordu. Harikanın evinde kalması onun işine gelse de kardeşine yük olduğunu düşünmeye başlamıştı. Sabah uyurken Harika odaya gelip kaldırmak istemişti yanı başındaki komindin de cüzdanına gözü takıldı açıp baktığında 10-15 lira vardı. İçi gitti üzülmüştü böyle bi durumda söylemediği içinde kızmıştı yanındaki bardaktaki suyu alıp üstüne döktü bi anda Ali yerinden sıçradı
Ali: Noluyor be
Harika: Sen böyle bir şeyi nasıl söylemezsin bana
Ali: Harika ne diyorsun ya
Harika: İşlerin kötü ve bunu benimle konuşmuyorsun sen öyle mi? diyerek cüzdanını gösterdi
Ali: Şeyy ya yok kartta var param nakit almadım yanıma
Harika: Kardeşine yalan mı söyleceksin? Abi kardeş değil miyiz biz?
Ali:(başını öne eğip) İşler kötü dediğin gibi davalarda çok şey olmayınca.. ama halletcem ek ş filan bakıyorum.. Harika direk abisine sarılır ağlamaya başlar
Harika: Saçmalama ne ek işi ben varım burda ne güne varım ben hep iyi günler için mi kardeşiz biz ben hallede...
Ali: Hayır Harika senden para almam diyerek ayrıldı kardeşinden ayağa kalktı
Harika:(ayaklandı) Sana alacak mısın diye sormadım diyerek odasına gidip yüklü bi miktar alıp geldi cüzdanın yanına bıraktı
Ali: Al şunları senden böyle bir şey istemiyorum evinde kalıyorum bana yeterince bakıyorsun zaten bu olmaz yapma
Harika: Beni delirtme valla abi demem o kıvırcık saçları tek tek yolarım! Konu kapanmıştır. Bugün Egeyle buluşacaksın yanında bulunsun.
Ali: Ama..
Harika: Sus konuşma teşekkür de etme ben sadece abime sıkıca sarılmak istiyorum diyerek kollarını açınca Ali gülümseyerek ve ağlayarak kardeşine sıkıca sarıldı.....
*
İsmet Nazlıyı odasına çağırdı. Nazlı kapıyı çalıp içeri girdi. Oturdu
İsmet: Nasıl gidiyor masa
Nazlı: İyi çalışıyoruz
İsmet: hahah iyi çalışıyorsunuz... Nazlı 6 aydır ilgilendiğin ailelerdeki istatistiklerden haberin var mı senin %16 başarı grafiği ile çalışıyorsunuz departmanda en düşük oran benim kızımda. Dedikodular dolanmaya başladı
Nazlı: Ne dedikodusu
İsmet: Torpil nolacak seni departmandan alıyorum zaten çalışmaya gönlün yok
Nazlı: Ne sürüyor musun yani beni
İsmet cevap verecekken telefonu çalar. Aile bakanı aramış televizyonu açmasını söylemişti. İsmet hızla televizyonu açtı. Aile bakanlığına ait bir sığınma evini basmıştı sığınan kadınlardan birinin kocası. O adamı kameralarda gören Nazlı tanımıştı o dosyaya kendilerinin baktığını hatırlamıştı
Gülin:(elindeki dosyayla geldi) Buyrun İsmet bey evin ve sığınmacıların hakkındaki bilgiler diyip çıktı
İsmet: Hazırlanın olay yerine gidiyorsunuz Tanjuyla hadi dediği an Nazlı hızla çıkmıştı. Aliye de haber verilmesini söyledi İsmet Güline. Adamın avukatlığını o yapmıştı çünkü. Gülin hemen Aliye adresi atmış oraya gitmesini söylemişti..
*
1 saat sonra
Tanju Nazlı ve Güneş olay yerine geldiler. Kalabalığın oraya ilerleyince
Nazlı: Pardon yetkili kim dediğinde
Ahmet ve Selvi:(aynı anda) Ben dediler.
Tanju: Tamam biz aile bakanlığından geliyoruz biz ilgilenmiştik bu dosyayla
Ahmet: Geçti o iş hadi geri çekilin işimizi yapalım
Nazlı: Bakan hanım tarafından bizzat görevlendirildik biz kan dökülmeden çözmek için
Ahmet: Hadi küçük hanım gerileyin
Selvi: Hoşgeldiniz ben Selvi Erinç siz bakmayın Ahmet komsere o kan severde buyrun böyle geçelim diyip ilerlediler. Kurulan çadırın oraya gelip taburelere oturdular. O sırada Ali de gelmişti. Tanju ve Güneşi görünce oraya doğru gitti. Nazlı tam arkasına döndüğü an Aliyle karşılaşması bir oldu. Alide Nazlıyı gördüğünde durdu yerinde. 6 ay sonra ilk defa karşılaşmışlardı ......................-4.BÖLÜMÜNSONU-

Vote/50
Yorum/20

Böyle Bitmesin (AlNaz)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin