Meriç'
Dakikalardır gözlerim mutfak kapısına giden koridoru gözlüyordu.
Kemal abi ve Cengiz bahane ile mutfağa gitmiş ama bir türlü geri gelmemişti.
Aklım hala oradayken bir taraftan kulağımda vızıltı haline dönüşen
Barış' ın sorusu ile aynı anda, yolunu gözlediğim adam koridorda göründü.Keyfi yerine gelmiş gibiydi.
Kemal abiye son kez bir şeyler söyleyip aralarında gülümseyerek salona girdikleri an gözleri beni bulunca anında bakışımı Barış'a çevirip sorduğu soruya odaklanmaya çalıştım.
Cengiz' in yokluğunda sanki beni oyalamak ister gibi devamlı sorular sormuştu.
"Demek kediniz var annenlerin evinde. Cinsi ne?" dedi bu defa.
"Soket"
"Soket mi? Hiç duymadım yeni bir cins mi?"
"Sokak kedisi işte,nesi yeni,soket,sokak kedisi"
Barış bu söylediğime kahkahalarla gülmeye başlayınca ben de o an yanıma oturan Cengiz'i görmezden gelmeye çalışıp gülümsedim.
Gıcık gıcık cevaplar veriyordum aslında Barış'a, çünkü kıskanmıştım.
Barış'ı değil. Cengiz ile ilgili cevabını bilemediğim ya da gizli olan her şeyi.
Eski bir sevgili ve gizli bir telefon konuşması da buna dahildi.
Cengiz'in eski bir sevgilisi olması normaldi ama ben kıskançtım. Hayali ve eski bir sevgiliyi kıskanacak kadar kıskançtım, neyse ki bunu belli etmeyecek kadar da kontrollüydüm. En azından ayıkken.
Neler oluyordu anlamamıştım ama mutfaktan çıktıktan sonra ifadesi daha keyifliydi. Kemal abi ile konuşunca keyfi yine yerine gelmiş gibiydi.
Yanıma oturan bedeni umursamıyor gibi yönüm hala Barış'a dönükken omuzuma atılan kolla birlikte gözlerim omuzumdan sarkıttığı eline indi.
'Noluyo la'"Neye gülüyorsunuz bu kadar anlatında ben de güleyim? Diyen sesinin tonunda zerre gülme isteği yoktu.
Sorgu dolu sesinin tonu ve omuzumdaki kolunun teması ile nefesim kesilecek gibi olduğunda kıpırdamadan bekledim. Barış ise sırıtarak arkasına yaslanıp ağzının içinden söylenerek Kemal abiye doğru döndü.
"Tamam ulan tamam al seni güldürsün bir tek"derken bir taraftan da yaka silkmişti şakayla karışık.
Bu defa da araya Kemal abinin sesinin girmesi ile hepimiz Kemal abiye dönerken Cengiz de elini omuzumdan çekip arkasına yaslandı.
Ben de böylece rahat bir nefes alıp onun gibi arkama yaslandım.
"Ee hadi temiz bardaklar geldi, uzatın bakalım kim ne istiyor?" diyen Kemal abi ile birlikte Şeyma abla ayaklanıp
"Ayy Kemal ben ben, bana bir bardak votka daha ya"
Hepimiz Şeyma ablaya bakıp nasıl olduda bizden az içip kolayca sarhoş oldu diye düşündük sanırım.
Cengiz "Şeyma yeter sana bu kadar."
Şeyma "Aaa yo yo Cengiz sen karışma, yetmez, Ay Aylin söyle şu kocana bir bardak versin hadi ya, daha içip dilek kağıdı yazıp bahçeye gömücem."
Cengiz"Heeh yine başladı hıdrellez hayalleri kurmaya"
Bu defa hepimiz gülmeye başladık.
Cengiz " Geliyorum hemen"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Artist misin oğlum?
General FictionSusuzluğum gitmişti ama karnım hala açtı, musluğu biraz daha açıp tekrar ağzımı dayamıştım ki.. "Meriç?" Tepemde yanan ışıkla yerimde sıçrayıp sesin geldiği yöne döndüm çekinerek. "Cengiz?" Kaşları kalktı. "Cengiz diyorsun yani ?" İmalı gülümse...