5. Bölüm

6.8K 552 269
                                    

"I scream, you scream, gimme that gimme that your lips!"

Derince iç geçirip yattığım yerde biraz daha kıpırdandım. Yixing, K-Pop dinlemeye başlayacağım derken şaka yapmıyordu. Macbook'unu nerede bulduğu hakkında hiç bir fikrimin olmadığı hoparlörlere bağlamıştı ve bütün gece boyunca şarkı sözlerinde mantık bulamadığım şarkıları dinliyordu. Floresan lambadan kaçmak için gözlerimi uyku gözlüğüyle kapatmıştım ama bu gürültüden kurtulamıyordum. Bir umut, avuçlarımı kulaklarıma kapattım. Ama ses engellenemiyordu. Tekrara aldığı şarkı en baştan çalmaya başlayınca "Yixing!" diye bağırdım. "Macbook'unu parçalamama ramak kaldı!"

Gözlerim kapalı olduğu için ne yaptığını göremiyordum ama bir kaç hışırtı sesinden sonra ses kesilmişti. "Huysuz."

Sessizlik ve karanlığın iki günlük stresimi bir hortum gibi içine çekmesini bekledim.

Eve gitmek istiyordum ama olsun. Burada kalmaya katlanabilirdim.

Bir dönem boyunca yatmak istiyordum ama olsun. Almam gereken onlarca imzayı alabilirdim.

Aklımda gezinen badem rengi gözlere ve kızıl-kahverengi saçlara tekme atmak istiyordum ama olsun. Sehun'u umarsamıyormuş gibi yapabilirdim.

Yapabilirdim.

Yapabilirdim.

"YAPAMIYORUM!"

Gözümdeki uyku gözlüklerini bir yere fırlatırken hızlıca yerimden doğruldum. Yattığım yerde ulaşmaya çalıştığım nirvanadan toslayarak uzaklaşmıştım. Sinirim az önceki halime göre daha gergindi.

Yixing'e "Ona sadece Yeri'nin imzasını alması için izin vermiştim. Ne hakla herkesin imzasını alır?" diye bağırdım. "Hah! Bir de not bırakmış! Benden uzak durması için ne yapmalıyım? Hayatıma girmeye çalışan insanlardan nefret, nefret, nefret ediyorum!"

Elindeki Korece kitabını bir siper gibi bana doğrultmuştu. Gözleri korkuyla açılmıştı ve neredeyse ağlayacak gibiydi. "Luhan..." Sesi korktuğu için titriyordu. Konuşmasına izin vermedim.

"Ödeşmekten söz ediyor! Bana yapacağı en büyük iyilik rahat bırakması olur! Lanet olası badem gözlerini bir daha benimkilere dikmesin! Bana bakmasından nefret, nefret, nefret ediyorum!"

"Sence de abartmıyor musun?" dedi Yixing. Sesi hâlâ titriyordu ama elindeki kitabı indirmişti. Kucağındaki albümü havaya kaldırarak bana doğrulttu. "Hızlı olmak istediğini söylemiştin. Sehun sayesinde bir grup bitti bile."

"Ondan gelecek yardıma ihtiyacım yok benim!"

"Neden bu kadar nefret dolusun?"

Oyuncak ayımı yere fırlatmak için elime almıştım ama Yixing'in dediği şeyle duraksadım. Bu soruya verecek mantıklı bir cevabım yoktu. Onun hakkında sadece derslerden kaçmayı sevdiğini ve sigara içtiği gerçeğini biliyordum. Ha, bir de hayatıma karışmaktan hoşlanıyordu. Dürüstçe, "Bilmiyorum." diye mırıldanırken Yixing, "O zaman abartmayı kes." dedi.

Ayıyı yüzüme bastırdım. Dile getiremediğim bazı şeyler yüzünden beynim patlayacak gibiydi. Yatağa geri yatıp arkamı Yixing'e döndüm. Yine Minah'lığını yapıyor ve beni kendimle çeliştiriyordu.

"Kalk da diğer gruplara bakalım."

Onu duymamazlıktan gelip el yordamıyla uyku bandımı bulmaya çalıştım.

"EXO'ya mı bakacaktık?"

Bandı yere düşürdüğümü düşünmeye başlayacaktım ki sonunda elime bir şeyin değdiğini hissettim.

SignatureHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin