IV

62 5 5
                                    

Geçen sayfada Hae Yun'dan pek bahsetmemişim, biraz da onu anlatmak istiyorum.

Hae Yun her erkeğin beğenebileceği, çok güzel bir kız. Upuzun saçları beline kadar uzanıyor ve eminim Doktor Park da en çok saçlarını seviyordur. Güzel gözleri, güzel bir burnu, güzel yüz hatları var. Her şeyiyle güzel ama tek bir sorunu var. O da her güzel kız gibi fazla sıradan.

Ben de çok güzel olduğumu savunmuyorum, Doktor Park'tan daha kısa saçlarım ile kimsenin beni seveceğini de düşünmüyorum zaten. Sadece, Doktor Park'ın onda ne bulduğunu merak ediyorum. Sanırım bu sorunun cevabını hiç öğrenemeyeceğim.

Bu sayfada Hae Yun'dan bahsetmenin nedeni geçen gün Doktor Park ile onları görmüş olmam. Kasten takip etme gibi bir durum söz konusu olmadı elbette, her sabah olduğu gibi kahvaltımı ettikten sonra araştırma odasına giderken gördüm onları.

Doktor Park flörtöz -bu kelimenin ne anlama geldiğinden pek emin değilim- bir tavırla Hae Yun'un üzerine eğilirken Hae Yun durumundan memnun gibi gülümsüyordu. Beni farketmemiş olmaları çok tuhaftı çünkü koridorun ortasında duruyordum.

Doktor Park Hae Yun'u öptüğünde beklediğim gibi oda arkadaşımın bahsettiği kelebekler kanat çırpmayı bırakmadı. Hatta o kelebeklerin bunu gördüklerinden bile emin değilim. O an düşündüğüm tek şey hastanede bunu yapacak kadar cesaretli iseler gerçekten birbirlerini seviyor olduklarıydı.

Omuz silktim ve onlar birbirlerini öperken arkalarından geçip araştırma odasına girdim.

Ama o günden sonra uzunca bir süre hüsrana uğramış hissettim çünkü Doktor Park araştırma odasına bir daha hiç gelmedi. Günlük kontrollerini haftada bire indirdi ve ben iyiden iyiye yalnız kaldım.

Güvendiğim celladım başımı kesmekten vazgeçmiş gibi hissediyordum. Hizmetlilerin getirdiği yemekleri yemedim ve diğer doktorların sorularını cevaplamadım. Her gece o kalbimi göğsümden çıkaracak güçteki acıyla çığlıklar atarak Doktor Park'ı bekledim.

euthanasia | park chanyeol ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin