XI

54 6 11
                                    

30.09.2022
Cuma

Üzgünüm.

Seni böylesine acı verici bir duygu karmaşasına soktuğum için çok pişmanım.

Çok aptalım değil mi, benden etkilendiğini hiç düşünmedim. İki kez öpüştük ve sayısız gece seninle uyudum ama duygusuz pisliğin teki olduğum için canının bu kadar yandığını hiç fark edemedim.

İki gün önce ötenaziyle her gece acılarla uyumaya çalıştığın bu iğrenç hayattan kurtuldun. Ne demeliyim hiç bilmiyorum, nasıl hissettiğimi betimlemek oldukça zor.

Gözlerim Hae Yun yüzünden kör olmuştu, öyle ki sözlerimle ve davranışlarımla seni daha da paramparça ettim anımsayabiliyorum. Yazdığın her bir satırı okudum, her bir duyguyu hissetmeye çalıştım.

Keşke daha çok şey yazabilseydin, keşke yazdıklarını okurken yanımda olabilseydin. Şimdi öyle bir his peyda oldu ki içimde, ne elle tutulur ne de gözle görülür. Dışarıdan biri baksa hiçbir sorunumun olmadığını düşünebilir ama sanki içimde bir yerlerde kıyamet kopuyor.

Bunu nasıl daha ayrıntılı anlatabilirim bilmiyorum ama boğazıma yüzlerce belki de binlerce bıçak girip çıkıyor ama ölmüyorum, sadece acısı duruyor gibi hissediyorum.

Keşke benden nefret etseydin, o zaman en azından kendimi daha iyi hissederdim. Sanki tüm suç sendeymiş gibi hislerini anlatman bana acı vermekten başka bir işe yaramıyor.

Ben hâlâ bunu nasıl yaptım, anlam veremiyorum. İlacı vücuduna ben enjekte ettim. Seni ben öldürmüş sayılıyorum değil mi? Ben yaptım tüm bunları. Benim kötü hissetmemem gerektiğini söyledin ama bunların hepsi, senin ölmen benim yüzümden olurken nasıl suçluluk duymam?

Bir sürü kişiye ötenazi yaptığımı söylemişsin, hiçbiri sen gibi değildi ki. Ben, seninkini nasıl yaptım?

Vicdan azabından mahvoluyorum. Saçlarımı tekrar boyattım. Sırf sen istedin diye, asla eski siyah rengine geri döndürmeyeceğim. Beni görebiliyor musun Xana? Hissedebiliyor musun bu satırları yazarken içimden geçenleri, ağlamaktan tir tir titreyen bedenimi görüyor musun?

Yavaş yavaş gözlerin kapanırken dudaklarında dolanan masum gülümsemeyi aklımdan çıkaramıyorum. İş işten geçtikten sonra pişman oldum, ne yazık ki fayda vermedi. Seni kurtaramadım.

Keşke biraz daha dayansaydın, bencilce belki ama benim için her ne hissediyorsan ona dayansaydın. Şimdi toprağın altında olduğunu bilmek tüm kemiklerimi parçalıyor.

Hayatımda hiç olmadığım kadar pişmanım. Keşke senin yerine ben gitseydim bu iğrenç dünyadan. Keşke seni iyileştirip yok olsaydım bu zindanda.

Gerçekten de, insan kaybedince anlıyormuş sevdiğinin değerini. Sen artık yoksun, seni sevdiğimi söylesem ne yazar ki?

euthanasia | park chanyeol ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin