.
İksir sınıfında, Slytherin'ler ile ortak dersimin 5inci dakikasında falan olmama rağmen yerimde duramıyor, sınıftan çıkmak istiyordum. Buna karşın gelen tek şey şuan ön çaprazımda oturmakta olan Marvolo'yu seyredebilme fırsatını elde edebilmemdi. Gözlerimi ayıramıyor, ayırsam bile hemen ilk iş yine onu buluyordu gözlerim. Ne iksir sınıfına ne öğrencilere ne kitaplarıma ne de Severus Snape'e doğru dürüst bakmamıştım bile.
Ki sınıfta durmamamak istememin tek sebebi de Snape idi zaten... Bakışları, azarlayıcı tavrı, sınıfta... Nasıl desem çok boğucu bir enerji vardı. Ben yine de güler yüzlü davranyordum tabii.
"Sayfa 380 Gwen."
Fısıltıya karışık sesini duyduğum, yanımda oturan Draco'ya yüzümü çevirdim. Ne dediğini anlayamadığımdan kaşlarımı çattım. Gözlerime bakarken göz devirdi. İç çekip önümdeki kitaba uzandı, açık olan sayfaları karıştırıp 380. sayfayı açtı.
Elini kitabımdan çekip başımın arkasına koydu ve bakış açımı kitaba kitabıma çevirdi. "Dersi dinlesen ölür müsün, sonra bana sızlanıyorsun ders anlat diye?" diye söylenerek önüne döndüğünü gördüm göz ucuyla.
Öyle mi yapıyormuşum? Beklenir benden.
"Dersi dinlemediğimi de kim söyledi?"
Mavi gözlerini bana çevirip ofladı. "Riddle'ı gözlerinle yemekten dersi dinlemeye fırsat bulamamışsın gibi görünüyor biricik kuzenim..."
Kaşlarımı çatıp aniden bakışlarımı kitabıma çevirdim. Draco'nun varla yok arası dudaklarından kaçan gülüşü duyduğumda sahte bir sinirle ona döndüm. Fısıltı ve sitem dolu bir ifadeyle konuştum.
"Ne diye gülüyorsun?!"
"Kıpkırmızı oldun Gwen, suratını görmelisin. Aynı benim elmaların yanındaki kırmızı olanlara benzedin." dedi ve gülmemek için dudaklarını birbirine bastırdı.
Göz devirip bende güldüğümde sırıtarak bana baktı ve önüne döndü.
Snape ile göz göze geldiğim an ise yüzümdeki gülümsemeyi anında sildim. Yerine ciddi bir ifade kondurup arkasındaki yazılara ve önümde duran kitaba baktım. Yutkunup açılı olan 380. sayfaya göz gezdirmeye başladım.
"Pişt, pişt! Civciv???"
Cevap vermek yerine kitabımla bakışmaya devam ettim. Ses arkamdaki sıradan geliyordu ve kaç kişi bana civciv der ki?
Snape'in gözü hâlâ üstümdeydi, bu yüzden cevap vermiyordum.
"Kime diyorum sarı kafa??"
"İşine bak Riddle."
Maria'ya cevap veren kişi Draco'ydu. Göz ucuyla sağıma bakarken bir yandan da Snape önüne dönmüş mü diye kontrol ediyordum.
"Yanlış sarı kafa baktı aq!? Malfoy, kes sesini ve önüne dön."
"Kız senin yüzünden dersini dinleyemiyor koca kafalı."
"Ha? Sen benim kafama laf mı ettin!?"
"Birinci sınıflar bile buna takılmaz aq."
"Sen çok mu büyüksün sanki sarı pipi."
"Ne dedin?"
Draco yüzünü tamamen arka sıraya çevirdiğinde Snape'in arkasını dönmesini fırsat bilip bende arkama döndüm. Bir elimi Draco'nun omzuna koyarken Maria'ya bakmaktaydım.
"Tartışmayı kesin. Noldu?"
"Aha işte benim kızım, o değilde civciv dedik bağrımıza bastık sen bu sarı kel eşşekle yakın ol... Öyle olsun..."
![](https://img.wattpad.com/cover/293434306-288-k411640.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Beyond Time ||Tom Marvolo Riddle
FanficHogwarts'ı sadece kitap ve filmlerde görebileceğini sanan 10. Sınıf öğrencisi Gwen Wright umutsuzlukla hayatını sürdürmeye çalışıyordur. Ancak bu düşünceleri sifthing'i keşfettikten sonra tümüyle değişecekti. "Bu evrene ait değilim." "Ne bu evrene n...