Saat: 09.10
"Dersimiz bu kadardı arkadaşlar. Buyrun çıkabilirsiniz."
Mısra Hoca. Mustafa Kemal Anadolu Lisesi'nin 24 yaşında ki Sarışın biyoloji öğretmeni. Okulun en güzel ve en nazik olarak tanınan Mısra Hoca, sıcak tavırları ve parlak gülümsemesi ile derslere giriyor.
"Oo Mısra Hocam. Gerçekten çok şıksınız."
Mısra Hoca samimi bir tavırla "Yaşar Hocam, çok teşekkür ederim."
Saat: 18:40
*Mısra'nın ağzından*
"Anlamıyorsun Turgut. Be-benim demek istediğim. Hayır Turgut saçmalama. Tabi ki bırakmıyorum. Bırakamayacağımın farkındasın Turgut. Sadece ara veriy... bende biliyorum hedefleri. Turgut fikrimden geri dönmeyeceğim"
Telefonumu kapatıp masaya koydum. Dolaba doğru gidip kapağını açtıktan sonra bilekliğim de bulunan tahtayi çıkartıp dolabın arka kapağının köşesindeki deliğe ittim. Ufak bir mekanizmanın sesi eşliğinde açılan bölme de sahne kostümüm bulunuyordu.
Herkesin aradığı Kızıl'ın kostümü. Kızıl'ın sanatını yapmasını sağlayan çelikten fırçaları. Ben Mısra. Kızıl benim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mısra
AksiŞafak,bir bıçak darbesinden hızlı olamazdı. Doğanın kanununu Mısra dahi bozamaz. Mısra. Paralı asker. Suikastçı. İnsanların ona taktığı isim Kızıl.