Saturday

1.5K 146 59
                                    

Hyunjin'in Anlatımı

Sol elimde bir kutu Felix'in sevdiği kurabiyelerden, diğer elimde ise yine pembe gül ile arabadan inerken derin bir nefes aldım.

Saat öğleden sonra 14:00.

Bütün sabahımı işe harcadım. Menajerim öfkeliydi çünkü şu sevgili haberleri gitgide büyüyordu. Ona her şeyi açıklamam gerekiyordu. Patronumla bir toplantım vardı, iyi ki onunla tamamen iyi durumdaydık o böyle şeyleri takan biri değildi.

Ayaklarımı kullanarak kapıya tıkladım. Sonunda Felix kapıyı açmıştı. Topladığım tüm cesaretim uçup gitti.

"U-uhh" diye kekeledim elimden düşen kutuyu zoraki tutmuştum.

"Hey dikkat et." diyerek elimden kutuyu almıştı. "İçeri gelsene Hyun" diye teklif etti mutfağa yöneldiğinde. O gittikten sonra kendı kendime gergin bir şekilde başımı salladım ve oturma odasına gittim.

Ardından o da geldi ve yanıma oturdu.

"Sen iyi misin?" demişti gergin halime.

"Şu anda gerçekten tuhaf davranıyorsun" Bir kez daha konuştu ama ben sadece gülümsedim gergince.

"Hyunjin?"

"B-ben... ben..." yine kekeledim iyice boka gidiyordum.

Hyunjin seni aptal, planın bu değildi.

Felix ise ben kendimle kavga ederken çiçeklere bakıyordu.

"Şirketten çıkarken çiçek satan birini görünce aldım."

"Gerçekten güzeller..." diyerek ayağa kalkmış ve çiçekleri vazoya koymak için mutfağa gitmişti.

Derin bir iç çektim o gidince.

Başımı sağa sola salladım ve telefonuma girip sosyal medya hesabıma girdim.

"Peki biz neden canlı yayın açıyoruz?" diyerek meraklı ses tonuyla içeri girerek sorusunu sordu.

"Bizi merak ettikleri için."

"Daha doğrusu seni merak ettikleri için." diyerek ekledim ardından panik halinde.

"Tanrım, Hyunjin-ah ne demek istediğini anladım sakin ol."

"Üzgünüm, bu sabah bir sürü şey oldu ve her şey üst üste geldi bir de bu canlı falan iyice gerildim." telefonumu kanepenin önüne kurarken bir yalan uydurdum.

"Sorun değil... Ne olduğunu konuşmak ister misin?"

"Belki sonra. Hepsini anlatmak için çok fazla zaman gerekiyor"

"Pekii..." mırıldanmış ve koltuğa oturmuştu.

"Her şey hazır!" dedim ve bende yanına giderek oturdum.

Yanına geçmeden önce canlı yayın tuşuna basmış ve yanına oturmuştum.

"Merhaba çocuklar ben Hwang Hyunjin. Öncellikle günaydın, tünaydın, iyi geceler her nerdeyseniz. Ve bugün ne yapacağımızı bizde bilmiyoruz." ikimizde kıkırdamıştık.

"Ve sonunda hepinizin tanışmak istediği o kişi sonunda burda ve nihayet kavuştunuz, o benim için çok özel bir insan..." son kısmı fısıldamış ardından daha çok batırmamak için Felix'e döndüm ve bir şeyler söylemesini istedim.

"Merhaba millet!" Felix utanarak selamladı.

"Peki bugün ne yapacağız Lixie?"

"Hyun, tam olarak bir fikrim yok. Hayranların merak ettiği için tek söylediğin bizim hakkımızda konuşacağımızdı."

7 days {Hyunlix}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin