Şarkı önerecektim ama bu bölüm farklı kesitlerden oluştuğu için uygun şarkı bulamadım. Takılın kendi kafanıza göre. (Söz bundan sonraki bölümlerde ben önereceğim.) Mutlaka bir şarkı eşliğinde okuyun.
---
Şeyda bize itiraz etme fırsatı vermeden hangi çalışmaları yapacağımızı anlatarak yanımızdan gitti. Kerem Saygın ve ben hariç diğerleri çalışmalara başlamıştı. Biz ise yere oturmuş onlara bakıyorduk. Spor başlayalı beş dakika olmuştu ama ikimizden de hiç bir ses çıkmıyordu. Birara kalkıp kendim koşu bandında koşmayı düşünsemde Şeyda "Ara ara gelip kontrol edeceğim. Eşli çalışma yapmayanlarla bu hafta bireysel ilgilenmeyeceğim." dediği için kendimi riske atmak istemedim. Sonuçta bu spor salonuna gelmemin bir amacı vardı.
Acaba biz başlamayacak mıyız diye düşünmeye devam ederken yanımda oturan Kerem Saygın'ın ayağa kalkmasıyla yerden kafamı kaldırarak ona baktım. Bana "Oturmaya devam etmeyi düşünüyor musun?" dediğinde hemen yerimden kalkarak yanına gittim.
"İlk olarak hangisinden başlayalım?" diye sordu. Cidden eş olmayı kabul etmiş görünüyordu. Ben zaten sorun çıkarmamıştım ama şaşırdığım taraf kibar davranarak bana "Hangisinden başlayalım?" diye sormasıydı. Aslında ilk başlardada bana karşı kibar davranmaya çalıştığında ben yanlış anlayarak onu terslemiştim ama demek şimdi eskisi gibi bana yine kibar davranacaktı. Eğer bana böyle davranırsa bugün hiç sıkıntı çıkmazdı ve inanın şu an tek isteğimde buydu. Problemsiz bir spor günü geçirerek eve gitmekti.
Sorduğu soruya cevap istercesine bana baktığında bulunduğumuz salonu inceledim. En mantıklısının kum torbasından başlamak olacağını düşünerek "Kum torbasından başlayalım." dedim. Kafasını onaylar biçimle sallayarak kum torbasının yanına doğru ilerledi. Tabii bende arkasından.
Yerde duran boks eldivenlerini bana uzatarak "Bunları tak." dedi. Verdiği siyah ve sarı renklerin hakim olduğu tam elime uygun olan boks eldivenlerini taktım. Kendisi ise sarı renkli bandajları eline alarak sarmaya başladı. İki bandajı birden elinde tuttuğu için sardığı bandaj çözülmüştü. Buna biraz sinirlenmiş olacak ki yüz hatları gerildi. Ellerime taktığım eldivenleri hızla çıkararak kenara bıraktım. Hiç beklenmeyen hareketle bandajları elinden çektim. Bu yaptığıma şaşırmıştı. Gerçi ben de hangi ara ne zaman gelen cesaretle yaptıysam anlayamadım.
"Ne yapıyorsun?" diye sorduğunda sağ elini elimin içine alarak bandajı sarmaya başladım.
"Sence ne yapıyorum?" diye sordum eline odaklanarak. Çünkü yüzüne bakacak o cesaret yoktu ve bu yaptığım hareket yüzünden benimle dalga geçme olasılığı yüzde doksan dokuz nokta dokuzdu. Bandajı sağ eline sardıktan sonra elini bırakarak sol elini avucumun içine aldım ve sarmaya başladım. Onuda sardığımda elini bırakarak yere bıraktığım kendi boks eldivenlerimi aldım ve taktım.
"Ben hallederdim ama yine de Teşekkürler." dedi yüzündeki gülümsemesiyle. Bu sefer gülüşünde soğukluk ya da ukalalık değilde içtenlik ve samimiyet vardı.
"Eminim hallederdin. Önemli değil." dedim bende her zamanki durgun ve normal surat ifademle.
"Daha önce hiç kum torbası yumrukladın mı?" diye sorduğunda kafamı olumsuz anlamda sağa sola salladım.
"O zaman önce ben başlıyorum." dedi. Başlamasına fırsat vermeden merak ettiğim şeyi sordum. "Ben boks eldiveni takarken sen neden bandaj takıyorsun?"
"Ben uzun zamandır bunu yaptığım için alışkınım. Hem bana göre daha kolay ama sen daha yenisin ve bileklerinin bandajla acıma ihtimali daha yüksek." dediğinde "Teşekkürler." dedim. Bu söylediğime anlam veremeyerek bana bakıyordu. Haklıydı neden teşekkür ettiğimi merak ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben Eski Beni Özledim...
ChickLitAslında konu zayıf ya da fazla kilolu olmak değil. Asıl konu çevrendeki insanların seni dış görünüşünle yargılamaları. Zayıfsan seviliyorsun, arkadaşın çok. Kiloluysan derdin çok, arkadaşın yok. Bu basit iki cümle benim hayatımın özeti gibi. Yakalan...