❀ 4

87 12 3
                                    

-dans et benimle Jaemin..

Nakarat anına kadar sırf kahverengi gözlerine baktım ve sanki anlamış ya da hissetmiş gibi aynı anda dans etmeye başladık

Bu figürleri unuttuğumu sanıyordum ki unutmayı çok istemiştim zamanında. Olmadı
Bütün 3 dakika boyunca gözlerini gözlerimden çekmedi ve bu onu ne kadar özlediğimi hatırlatıyor.
Bana olan yoğun bakışlarını özledim.
İtiraf ediyorum.

3. Dakikanın sonuna geldiğimizde istemsizce kendimi yere attım yorulduğum için.
Jeno direk yanıma çöktü
"sırtın mı acıyor"
" hayır yorgunum" mahçubiyetle güldüm. Evet uzun zaman görüşmedik ama yine de sürekli beni izlemesi tuhaf hissettiriyor.
Gülüşümü sildim ve ayağa kalktım

Bilgisayara gidip kendi şarkımı açtım ve iki yıl boyunca öğrendiklerimi aynaya yansıtmaya başladım.
"biryerini inciteceksin"
Umursamam bile, şu an ölsem bile ölümlerin en güzeli olur..
Karşımda ayna yanımda sen..

6:50 pm

Jeno gülerek kendini yere attı
"oha çok iyiydi"
Başında dikilerek çantama bakınmaya başladım
"hadi gidelim anlayacaklar"
" saat kaç"
" 6:50 daha otobüs bekleyeceğiz "

Oflayarak kalktı ve çantasından siyah hırkasını çıkartıp bana fırlattı, bu o meşhur hırka. Üzerine yapışmış gibi her gün giydiği hırka
Geri fırlattım
"babam.. Kızar biliyorsun"
" eve yaklaşınca çıkartırsın, terledin"
Anlamsız bir bakışma yaşadık
"giy dedim"
"çünkü öyle istiyorsun"
" evet."

Hırkası büsbütün Jeno kokuyordu buna nasıl karşı koyabilirim ki? Onun kokusu her zaman içimde baharı getirirdi, bu yüzden biz küçükken sudan sebeplerle ona sarılırdım.
Hala aynı çocuğun kokusunu taşıyor Lee Jeno.

Gülümsedim.

İyice kararıp siyahla üzeri örtülmüş gökyüzüne baktım çıkar çıkmaz
"kesin geç kaldım.."
" saat 7"
" 10 dakikada eve nasıl gideceğiz? Otobüs zaten 10 dakikada gelir"
" bulacağım birseyler"
" demek istediğim o değildi. Zorunda değilsin"
" kibarı oynamayı kes. Kimim ben? Renjun mu.."
" ne Renjunmuş.."

İkisi her zaman kavgalıydı ama bu kavganın sebepleri asla geçerli değil. Onlar birbirini sevmiyor ve arada kaynayan benim.
Yine de bu Renjun'un beni üzdüğü gerçeğini değiştirmiyor
" Sanırım bir daha asla aramız iyi olmayacak "
" olmasın boşver "
" demesi kolay!"
" sus artık Jaem. Tamam mı? Bu saçmalıklarını dinlemeye halim yok"

Yine kavga etmek istemiyorum. Bugün kavga etmemeliyiz, o güzel dansı bir kavgayla mahvedemeyiz.
Sustum ve ona baktım gülümseyerek
"haklısın.."
Şaşırdı. Göstermese de hafifçe açılan ağzı herşeyi gözler önüne seriyordu
Gülümsemeye devam ettiğimde onun da dudaklarının kenarınlarında küçük bir kıvrılma gördüm.

*bugün bir dönüm noktası olmalı *

Otobüse bindiğimizde ellerimin kenarlarını yoluyordum stresten. Ben ne açıklama yapacağım? Ya gitmediğim anlaşılırsa? Ya bir daha dans stüdyosuna gidemezsem..

"Jaemin duymuyor musun?"
" ne?"
" parmağın kanıyor"
Kazağımın kolunu parmağıma bastırdım
"birşey yok"
" Jaemin bugün birşey olmayacak. Güven bana"
" sana güveneyim mi? Neden? Beni bırakıp gittiğin için mi?"
"eski konuları mı açacağız."
" gittin mi gitmedin mi"
" sen seçimini yaptın. Uzatma"
" yine de-"
" UZATMA DEDİM"
dolan gözlerimi engellemek için başımı geriye attım.

Otobüsten ineseye kadar konuşmadık. İndikten sonra ilk iş hırkasını çıkartıp ona verdim
"al şunu"
" Jaemin salak triplerini kesmezsen baban seni mahvedecek"
" çok mu umurunda sanki"
" beni zorlama ve yürümeye devam et."
" senden nefret ediyorum Jeno"
" neden o gün Renjun'u seçtiğin için mi?"
" O öyle değildi işte"
" Jaemin biraz hatırım varsa sus"

Ne kadar ileri gittiğimi o an fark ettim. Onun sesinin sinirden titremesiyle.. Defalarca özür dilemek istedim evin kapısına geleseye kadar ama yapamadım.
Çok sinirliydi.. Hızlı hızlı ve sert adımlarla sanki dünyayı parçalamak ister gibi yürüyordu
Bu onun yürüyüşü, elleri yumruk gözleri donuk..

Eve girdiğimizde ellerimi yüzüme kapattım
"Tanrım, lütfen yardım et"

Direk zili çaldı, babam kapıyı açar açmaz Jeno ile karşılaşınca şaşkınlıkla gülümsedi, ailelerimiz de bunca zamandır arkadaş haliyle..
"merhaba oğlum nasılsın annen nasıl?"
" iyi teşekkür ederim. Jaemin'i bugün kütüphaneye gitmeye zorladım ve biraz geç kaldı, bunun için özür dilemeye geldim"
"gerek yok özür dilemene ne güzel ders çalışmışsınız."
Babam beni içeri çekerken iyi akşamlar dileyip kapıyı kapattı. Sanki kaçıp gidecekmişim gibi

..

Pov : Jeno

"senden nefret ediyorum Jeno"

Anneme selam verip odama girdim. Eşyalarımı düzgünce yere bırakıp yavaşça yatağıma uzandım

Gülüşü.. Onun bana bakıp gülüşü beni mahvetti. Hala o gözlerin etkisindeyim.
Jaemin'imin gözleri..

Ah be oğlum Jeno. Bu hayatta yaptığın en güzel hata beceremediğin halde eşit ağırlık sınıfına geçmekti.
Daha fazla onun yokluğuna dayanamazdım.
Uzaktan Renjunla dip dibe oluşunu izlemek canıma tak etti. İkisini yan yana gördüğümde içimde fırtınalar kopuyor ve kontrolü kaybedecek gibi oluyorum.

Jaemin-ahh.. Lütfen artık beni fark et.

We Boom Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin