Sayfa 9

2K 59 17
                                    

 Uzun bir koşuşturmanın ardından motora yaklaşmıştık. Bizi bu kadar uzun süre kovalayabilenler insan olamazdı. Yaşlı başlı köylüler delicesine peşimizden koşamazlardı. Neyse ki motora gelmiştik. Yahya öne, Deli Tacettin arkasına ve bende yanındaki ek olan sepete bindim. Yahya kontağa bastı fakat motor çalışmadı. Arkama baktığımda bize çok yaklaştıkları fark ettim. Elim ayağım korkudan titriyordu ve motor çalışmıyordu. Tam yolun sonuna geldik derken motor çalıştı ve gazlayıp oradan uzaklaştık. O kadar rahatlamıştım ki mutluluktan çığlıklar atıyordum. Bir süre ilerledikten sonra gecenin karanlığında dağın başında bir yerde ufak bir kulübenin önüne geldik. Motordan indik. Yahya'ya dönüp sarıldım ve ''kasabaya gitmiyormuyduk'' dedim. Yahya ''motor kasabaya kadar dayanmaz. Bizi burda bulamazlar. Onlarda köyün dışına çıkamazlar. Merak etme burda güvendeyiz'' dedi. İçerdi girdik. Eski püskü, havasız bir kulübeydi. Camları kırık durumdaydı. Belli ki uzun zamandır kullanılmıyordu. Fakat o köyden ne kadar uzak o kadar iyi düşüncesi ile burada olmaktan bile mutluydum. O köye eşyalarımı bile almaya dönmeyecektim. Arabamı bile almamaya razıydım. Canımın derdine düşmüşken mal mülk gözüme gözükmüyordu bile. Yahya bana döndü ve '' sen salonda yat. Bizde yan odada yatarız. Bir şey olursa hemen geliriz'' dedi. Hemen çıkıştım ve ''olmaz. Ben seninle yatmak istiyorum. Tek başıma korkarım yapamam. Camlarda kırık zaten'' dedim. Yahya ''peki'' dedi. Deli Tacettini odaya götürdü ve bizde salonda aramıza mesafe koyarak yan yana yatıp uyumaya başladık.

 Uykuya daldım ve aradan bir süre geçti. Tuvaletim gelmişti ve içerideki tuvalet kullanılacak gibi değildi. Bende sessizce kalkıp dışarı çıktım. Kulubenin az ilerisine gidip tuvaletimi yapmaya koyuldum. O sırada gelen giden var mı diye etrafı gözetlerken camda Tacettinin bana baktığını fark ettim. Yine cinsel organıyla oynuyor ve beni gözetliyordu. Rahatsız oldum ve hızla Yahya'nın yanına gittim. Yahya'yı yavaşça dürttüm. Yahya gözlerini açtı ve ''sorun mu var'' dedi. Bende fısıldayarak Tacetti'nin yaptığını anlattım. Yahya yataktan çıktı ve içeriden Tacettin'i çağırdı. Durumu sert bir şekilde anlatıp Tacettin'e hesap sordu. Tacettin bana bakarak pis bir gülüş attı. Yahya yanıma geldi ve kulağıma yanaşıp ''çekinmene gerek yok tatlım. O senin bebeğinin babası'' dedi. Şaşkınlıkla ''ne'' diye bağırdım. Yahya iki elimden hızla tutarak beni yere yatırdı ve ellerimin üzerine çöktü. Tacettin aslan kükremesine benzer çok şiddetli bir ses çıkardı. Ardından büyük bir gürültüyle kalabalık grubun kulübenin etrafını çevirdiğini duydum. Gölge şeklinde büyük bir kalabalık kulübenin camlarından, kapısından içerisi bakıyordu. Çok korktum ve ağlamaya başladım. ''Ne yapıyorsunuz? Yapmayın. Yalvarırım:'' diye yakarmaya başladım. 

FE CİNNİ - MusallatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin