8. Bölüm Part-2 "Tabu Macerası"

41 4 3
                                    

Olamaz ya ben onunla eşleşemem!

_____________________________________________________________________________

Herkese tek tek baktım. Beril ile ikizi Ilgaz, Kutay ile Ata, Sayira ile Rümeysa, Duygu ile Yağmur ve Miray ile Serra grup olmuştu. Geriye bir tek ben ve Ilgaz kalmıştık.

Beril:

"Hadi Güneş sen de Ilgaz'ın yanına geç de oyuna başlayalım."

"Peki" diyorum hiç istemeyerek.

Oynamaya başladık. En sonunda sıra bize geliyor. Ben anlatacağım, Ilgaz tahmin etmeye çalışacak. Kelimeye bakıyorum: Sherlock Holmes

"Hani ölüler var ölüler "

"The Walking Dead"

"Hayır ya hani böyle katilleri buluyor."

"Agatha Christie"

"O yazar. Dizisi var hani?"

"Doctor Who, Teen Wolf, Person Of Interest..."

Beril:

"Son 15 saniye"

"Hiçbiri değil, hani dedektif olan çok ünlü "

"Son 5 saniye"

"Sherlock Holmes"

"Oh be sonunda. Mal mısın Ilgaz ya?"

"Senin anlatma sorunun varsa ben ne yapabilirim?"

Ilgaz (Kuzen):

"Tamam sakin. Bu oyun sıktı. Hadi film izleyelim."

Herkes bu fikri beğendi. Sıra izleyecek film bulmakta.

"Ne izleyeceğiz?"

"Bilmem ki."

İzleyebileceğimiz filmleri düşünürken Beril'in kafasında bir ampul yandı:

"Buldum buldum! Mutlu Aile Defteri'ni izleyelim."

Gören Amerika'yı keşfetmiş sanır, öyle sevindi yani. Neyse internetten filmi bulduk, evet şanslı günümüzdeydik galiba ilk sitede filmi açmayı başarmıştık.

Of ya benim karnım çok acıktı. Sessizce mutfağa gittim. Hava karardığı için hiçbir şey görünmüyor. O yüzden mısırı aldım ama kase bulamıyorum. Aklımdan zorum neyse ışığı da açmadım tabi. Çaat! Evet kaseyi buldum ama bir sorun var, kase kırıldığı için kullanılamaz halde. En kötüsü bula bula kıracak teyzemin antika ve en değer verdiği tabağını bulmuşum. Teyzem beni öldürdüğünde bir Fatiha okuyun ve mümkünse helvam un helvası olsun, sanki yiyebileceğim de. Ha bu arada vasiyetimdir bütün mal varlığımı kimsesizlere bağışlayın. Düşüncelerim Rümeysa'nın sesiyle bölündü:

"Güneş başka mısır almana gerek yoktu, burada yeterince vardı. Neyse hadi kırık parçalarını toplayalım."

"Aynen akşam akşam dikkatsizliğim son düzeyde galiba"

Ilgaz:

"Tamam ya toplarız dert etme görünmez kaza işte."

"Ahh"

Ilgaz'ın parmağını cam kesmiş. Hem de bayağı derinden. Hemen sardık. Bundan sonra olaysız bir biçimde filmi izledik. Film bitince;

Rümeysa:

"Neyse biz artık gidelim, okulda görüşmek üzere."

Misafirperver insanlar olarak onları uğurluyoruz ve içeri geçiyoruz. Saat 01.34.

"Ben yatıyorum gençler bunları sabah toplarız."

"İyi geceler"

Sabaha doğru telefon sesiyle uyanıyorum. Hayır alarm değil biri arıyor. Ekranda gördüğüm isimle beraber arka fonda en acıklısından bir müzik başlıyor umarım düşündüğüm gibi değildir.

Kestane ŞekeriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin