4. Acı

227 30 30
                                    

(Sizin dilinizden)
*****************************************

Arminle sınıfa doğru koştuk sınıfa girdiğimiz an eren ve mikasayı aradı ve adlarını seslendi armin. Ve ereni yerde dizlerine çökmüş şekilde gördük en başta anlayamadım. Karşısına baktığımda duvarın altında duran siyah saçları gördüm. Mikasayı. Duvarın altında ezilmişti.
Armin dona kalmıştı felçti sanki.

-H-hey.. Eren..

Eren kafasını kaldırdı gözleri kızarmış ve şişmişti.

Armin erene doğru yaklaştı. Taşa baktı. Sonra taşın altında kalan siyah saçlara.

-Bu bir şaka değil mi..? Yani..

Arminin sesi titriyordu. Gözlerinin dolduğunu anlamıştım.
Mikasanın onlar için ne kadar özel olduğunu biliyordum..
Armin ve eren buna dayanabilecek miydi?

-Hey, armin..

Yanlarına yaklaştım mikasa gerçekten duvarın altında öylece yatıyordu.

Armin hıçkırarak ağlamaya başladı. Ve yere yığıldı.

-ARMİN!

Ne yapacaktım ya ikisi buna dayanamayıp kendilerine zarar verirlerse..?

-Eren?

İkiside sadece ağlıyordu. İnsanları teselli etmekte hiç iyi değildim. Ama yapmak zorundayım ikisinin yanında durmalıyım mikasa da bunu isterdi.

-Lütfen ağlamayın. Kendinize gelin.. Lütfen..

-(S/A) SAÇMALIYORSUN KARŞIMIZDA MİKASA DURUYOR VE.. SEN BUNU DİYORSUN!

Eren bi anda kükredi sanki ne diyeceğini bilmiyordu. Ağzıma gelen ilk şeyleri söylemişti. Eğildim ve bu sefer ilk erene sarıldım. Beni itti.

-BANA DOKUNMA ANLIYOR MUSUN!?

-Eren.. Seni anlıyorum lütfen-

-HAYIR (S/A) BENİ ANLAMIYORSUN HİÇBİR ZAMAN DA ANLAMIYACAKSIN SEN SADECE ZORBALIK GÖREN BİR GÖLGEYDİN (S/A) DAHA KENDİNE YARDIM EDEMİYORKEN BİZE Mİ YARDIM EDECEKSİN!?

O haklıydı.

-Eren.. Yine aptalca konuşuyorsun..

Armin bi anda konuştu ona döndüm gözleri sanki "düşündüğün herşeyi söyle"
Diyordu.

-Bak eren.. Mikasa bunu istemezdi tanımasam bile. Sadece güçlü kalmak zorundayız anlıyor musun? Belki ben de öleceğim sen ya da..

Arminin ismini söyleyemedim.

-Burda hepimiz ölebiliriz ama ben ölürsem eren sizden şunu isterdim. Güçlü durmanızı ve benim yüzümden kötü olmanızı istemezdim. Bunu mikasada istemezdi. Kimse istemezdi eren. Tek yapmamız gereken güçlü durup devam etmek. Bu sadece senin için değil hepimiz için geçerli.
Bu yüzden lütfen iyi olun.. Biliyorum söylemek ne kadar kolay gibi gözüksede aynısını bende yaşadım. Bu yüzden seni gerçekten anlıyorum. Sadece sen başa çıkmayacaksın bununla. Hepimiz başacıkacağız.

Erene doğru yaklaştım ve tekrar sarıldım bu sefer ittirmedi ve ağlayarak bana sarıldı.

-Canı acımış mıdır (s/a)?

O cümle kalbimi o kadar ağrıttı ki..

Bi anda arkamızdan arminde geldi ve sıkıca sarıldı ikimize.

-Hayır eren acımamıştır..

Arminin bu sözü bir ilaç gibiydi. İkiside koynumda ağlarken kendimi tutamadım ve bende ağlamaya başladım. İkisininde kafası omzumdaydı. Sanki iki bebeği koynumda uyutmaya çalışıyordum..

-Bana söz verin üçümüzde güçlü kalacağız.

Serçe parmağımı uzattım. En başta tereddüt etselerde ikisde serçe parmaklarını getirdi. Baş parmaklarımızı birşetirdik ve üçümüzde "Söz" dedik.
Arminin gözleri gözlerimi buldu. Deniz hala güzeldi bu sefer içinde fırtına kopuyor ve yağmur yağıyordu. Ama kenarda güneş görünebiliyordu. Hala gözlerinin ışıltısı kaybolmamıştı.

Ona gülümsedim.

-Söz verdin.

-Söz verdim. Ben hep sözümü tutarım (s/a).

Eren mikasanın saçlarını okşuyordu. Canım acımıştı..

-Ne gevezelik ettiniz ha..

Bi anda arkadan birisi çıktı. O bana zorbalık yapan birisiydi. Neden hayatta kalmıştı ki?
Arkasından bana zorbalık yapan birisi daha çıktı.

-Sohbeti bölmek istemedik. Çok üzücüydü..

-Şuan bile dalga geçecek durumda mısınız gerçekten?

İlk defa onlara karşılık vermiştim.

-Oh, okulda bomba patladı diye mi değişeceğim. Hem sen bana mı karşı geldin?

Bana doğru hızlı adımlar attı.
Dibime gelmişti normalde kaçardım. Bu sefer bir adım bile geri gitmedim.

Armin onu ittirdi ve aramıza girdi.

-Mia şuan bile bunu yapacak kadar mı aşağılıksın?

Mia elini kaldırıp armine vurucakken elini tuttum ve karnına yumruk attım. Şaşırdı ve karnınk tuttu.

-Sen canına mı susad-

Bu sefer eren aramıza girdi.

-Farkındaysanız okulda bomba patladı ve burada sıkıştık. Yaşayacağımız bile belli değil.. Ve siz kavga ediyorsunuz. Kavga etmek yerine yardım istemek su ve yemek bulmak ya da başka yaşanlar varmı diye kontrol etmek daha mantıklı değil mi?

Yaptığımın aptalca olduğunu anlayıp geri çekildim. Armine zarar vermeye bile çalışamazdı. Bana zarar verebilir ama armine, asla.

-Ölmemek için geliyorum. Sınıfın ineği bişeyler bulabilir.

-HEY SEN-

Armin kolumu tuttu ona döndüğümde gülümsedi.

-İlk önce sınıftan çıkıp etrafa bakmalıyız.

Kafamızı salladık ve çıkarken üçümüzde mikasaya veda ettik. Hala mutlu olmaya çalışan armin ve erene o kadar sıkı sarılmak istiyordum ki.
Yere düştüğüni bile fark etmediğimiz tahtaları elimize aldık ve sınıftan çıktık.

Armin yanıma geldi eren önde yürüyordu.

-Sence yaşayan varmıdır armin?

-Elbette vardır!

İstemsizce gözlerim doldu ki armin bunu fark etti.

-Hey (s/a) birşey mi oldu? Neden ağlıyorsun?

-Ben sadece.. Size gerçekten destek olmak istiyorum mikasa konusunda.. Ne kadar üzgün olsanızda bunu belli etmemeniz canımı acıtıyor.. Armin ağlamak istediğinde içini dökmek istediğinde her zaman yanındayım. Benim için çok değerlisin. Eğer ölürsem üzülmeni istemiyorum.

-Saçmalama (s/a),ölmeyeceksin ki buna izin de vermeyeceğim. Asla.

İkimiz yürürken eren seslendi.

-Armin kafeteryaya gidelim sonra birilerini arayalımmı?

-Tamam!
*****************************************
SONUNDA YB ATTİM HAAAA
UMARİM BEPENİRSİNİZZ

Yok Oluş (Armin X Reader) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin