vadeler ve vedalar | texting

karanlık.

vade: ne zaman toprak görsem aklıma gelişin canımı sıkmaya başladı.

vade: ne zaman yağmur yağsa, etraf toprak koksa burnumun direği sızlıyor.

vade: kokunu unutup seni toprak kokusuyla hatırlamam nasıl bir ceza?

vade: önce kokun gitti benden,

vade: şimdilerdeyse sesini unutacağım diye ödüm kopuyor.

vade: seni bir yere kapayıp saklamak mümkün değildi, peki ya kokunu?

vade: neden sana ait olan her şey benden  gitmek için bu kadar ısrarcı?

vade: ben size ne yaptım diyemiyorum.

vade: en çokta bu yakıyor canımı.

vade: sesini özledim, bana seslenişini.

vade: kokunu içime çekmeyi en çokta.

vade: deva bulamıyorum,

vade: iyileşemiyorum.

vade: unutmak istiyorum,

vade: seni değil, gidişini.

vade: yalnızca koşa koşa bana gelişlerin kalsın aklımda.

vade: dizlerime batan topraklar sana gelmediğim günlerin acısını çıkarıyor benden.

vade: sen ol, sen geri gel de ben sürüne sürüne gelmeye bile razıyım.

vade: sarılmak ne büyük nimetmiş mesela.

vade: ben bu hissin içinde kayboldum aylarca.

vade: seni kaybetmeseydim, sana sarılmak istemezdim belki de.

vade: ama gittin,

vade: ben sana sarılmak için sızlayan kollarımı sen gittikten sonra farkettim.

vade: kendimi affedemiyorum canımın içi.

vade: sen de affetme.

vade: her şeyi seni kaybettiğim de anladım.

vade: en çokta bu geç kalışlarım için affetme beni.

vade: Pera diyor ya

"Seni kaybettiğimde gördüm
Bülbülü susturan yas, gülümü de soldurdu
Seni kaybettiğimde gördüm
Bu nasıl bir acıdır öldüm, öldüm."

vade: öldüm, seni kaybettim ben öldüm.

"Bende artık akşam oldu, güneşimi söndürdün."