Uyanma Vakti!

145 8 0
                                    


Multi : Çağatay

Gözlerim beni yansıtmaya devam ederken o beni yansıtan iki çift hüzün dolu parçamı açarken buldum kendimi . Birazcık huzursuzdum . Sanki bedenimden bir şeyler çekip koparılmış gibi ... Aşık mıydım yoksa ? Cevabını bilmek bile istemiyordum bu sorunun . Adeta cevabını bildiğim ama çok fazla çalıştığım için karıştırıp soruyu optiğe yanlış işaretlemem gibi . Tek farkı vardı bu benzerliğin çalışmak yerine fazla düşünmek . Küçüklüğümüz , gençliğimiz ... Hepsi silik silik aklımda . Yüzler ise en büyük soru işaretlerinden . Neden hiçbir sıfat aklımda değil ? Onlarla geçirdiğim zaman hariç diğerleri niye karıncalı beynimde ? Sanırım onu ve ondan sonrasını hatırlamam için tüm bunlar . Gözlerimi açtığım huzurlu yatağımdan doğrularak derdimi açık açık anlattığım tek şeyi elime aldım . "Defterim" Ona olan öfkemi yazmayı deniyorum her defasında ama bir anda aşkımı ilan ederken buluyorum kendimi . Yine bir ümit başladım yazmaya -kalbim hüzünle dolup taşarken -


"Tek gerçeğim ! sevginin bende beden bulmuş hali ... Sana seslenişlerim , yakarışlarım , feryatlarım boş bilirim . Hüznümün tasviri yok be sevgili ! Duy sesimi , ne olur ... Son defa gözlerimin içine bak ve haykır "SENİ ALDATTIM " diye . Gözümle gördüm bilirim ama sen söylemedikçe inanmam . Sana olan güvenimi bir binaymış gibi yık ve öyle git ama matkapla , çekiçle , baltayla değil , sözlerinle bakışlarınla ... " Yine aynı şey sevgi ve yakarış .


Beni kendine çekmekle bire bir olan kafam yine görevini yerine getirmeyi başarmıştı . Saat 12 olmuştu . Hemen yerimden fırladım ve banyoya koştum . Yine o benden bağımsız gözlerimi fark ettim ama aldırış etmedim . Yüzüme bir müddet soğuk suyu çarptım ve odama doğru ilerledim . Bir yerlerden soğuk esiyordu ama kaynağını henüz bulamamıştım . Boş verdim nasıl olsa Berrak veya Yankı açık bırakmıştır . Hemen dolabıma doğru ilerledim ve kıyafet aramaya başladım . Bugün oldukça zor geçecek gibiydi çünkü bir sürü belayla uğraşmam gerekti . Bu yüzde gideceğim yerlere uygun giyinmeye özen göstererek siyah taytımı ve üzerinde dangerous yazan tişörtümü elime aldım . Tam kapağı kapatacaktım ki karşımda gördüğüm kişi donup kalmama neden oldu . Bunun burada ne işi vardı burada ? Hem bu evi nereden buldu ? Hemen bu sorularımın cevabını öğrenmek için sert ve bir o kadar sinirli bir sesle "Ne oluyor be ? Burayı nereden biliyorsun ? Ve daha da önemlisi içeri nasıl girdin ? " diye sıraladım . Çocuk ise bir o kadar ifadesiz sesiyle " Yankı nerede ? " diye hiç beklenmedik bir soru yöneltti . Yankı ' dan ona ne ki ? "Yankı ne alaka ? " diye devam ettirdim bende .


"Senin gibi bir küçükle uğraşacak halim yok ! Sadece Yankı nerede ?"


"Ne bileyim ben nerede . Bekçisi miyim Yankı 'nın ? Hem niye onu arıyorsun ? "


"Bana mesaj atmış ve hemen buraya gel yazmış . Ben de sana meraklı olduğum için ağlamadım küçük hanım ! "


"Bana meraklısın diyen olmadı bay ukala ! Hem ben buradayken sana niye ulaşmaya çalışsın ? "


Biz karşılıklı atışırken telefon çaldı ve kendimize geldik . Hemen telefonuma doğru ilerledim ve arayanın numara olmasını aldırmadan açtım .


" Efendim ? "


"Masal Cesur "


"Kimsin ? "


"Aaa bak çok gücendim ama ! Beni cidden tanımadın mı ? Ben işte Bora ! Bora Batman . "


"Sen ! Ne istiyorsun lan ? "


"Ooo sakin ol Masalcığım . Böyle giderse anlaşmamız zor olacak . Bak şimdi ne istediğimi söyleyeceğim ve sende yapacaksın . Yoksa Berrak ve Yankı buuumm ! "


Bu çocuk ! İnanmıyorum . Ya onlara zarar verirse ? Bu ihtimali düşünmek bile istemiyorum . Aksi onu gebertmem için yeterli bir sebep zaten .


" Ne istiyorsun ? "


" Hah şöyle sakin . Bak istediğim şey çok basit . Sadece bizim sponsorluğumuzda bir dövüşe katılacaksın . Kazanırsan arkadaşların tekrar yanında olacak , kaybedersen ... Onu da o zaman görürsün artık . "


"Ne zaman ? "


"Ooo çok kararlı . Önce bir kim olduğunu sorsaydın keşke ! Hiç hafife alacağın birisi değil emin ol . "


"Ne zaman dedim . tekrar etmeyeceğim . "


"Peki sen bilirsin . Maç iki gün sonra . Antrenmanlara başlasan iyi edersin . Maçı kazanırsan arkadaşlarını görebilirsin canım . Haydi kendine iyi bak . "


Bu çocuk benim peşimi bırakmayacak . Yankı ve Berrak ' a ya bir şey olursa ? Hemen bu soruyu beynimden sildim ve gitmek için kapıya yöneldim ama bu lanet çocuk buna engel oldu .


"Kızım bir şey desene ! Yankı niye bana öyle mesaj atmış ? "dedi ismini bile bilmediğim çocuk . Ben ise gerçekten bıkkın ve bitkin bir sesle "Ya bak bilmiyorum . Başı benim yüzümden belada ve benim bir an önce bir şey yapmam lazım . Ben her şey hallolunca Yankı'ya sana ulaşmasını söylerim . " dedim ve ilerlemeye başladım . Dışarı çıktığımda hemen arabama ilerledim ve son gaz yola koyuldum . Önce Kerim abiyi bulmam lazımdı . Bana bir tek o yardım edebilirdi . Kerim abi benim eski box hocamdı ve adam gibi adam diyeceğim sayılı kişilerdendi . Ve benim ihtiyacım olan tek kişi şu an oydu .


Depoya vardığımda hızlı bir fren yaptığım için yerlerde tekerlek izi çıktığına emindim ama kimi umurunda ? İndim ve depoya ilerledim . Kerim abi görüş alanıma girdiğinde ise yanında koştum ve " Abi yardım et ! Ne yapacağım gerçekten bilmiyorum . Bir akıl ver ne olur . " dedim ve devam ettim " Abi... Yankı ve Berrak onlar ... onlar benim yüzümden büyük belanın içindeler . O adi Bora onları kaçırmış ve benden bir dövüş kazanmamı istiyor . Kazanmak sorun değil ama ya beni kandırıyorsa ? " Sesim haddinden fazla endişeli çıkmıştı . Kerim abi ise gayet sakin bir sesle karşılık verdi bana " Sakin ol Masal ! Sen ne zaman bu kadar korkak oldun ? Ben seni tanıyamadım . Kendine gel yoksa elinden hiçbir şey gelemez . Unutma sen Masal Su Cesur 'sun "


"Doğru söylüyorsun abi ama bu iki etti ..." dedim ve sustum . Tüm yapılanlara rağmen sessiz kaldım . Sustum çünkü zaafım öfkemden büyüktü , sustum çünkü her zaman olduğu gibi kendi kalbime hançer saplamayı tercih ettim , sustum çünkü beynime kazıdığım her bir zerre bana bunu yapmam için yön verdi . Ama artık tüm sustuklarımın hesabını sormalıydım . Uyanma vakti geldi Masal !


TeMasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin