Bugün günlerden derbi günüydü. İçim içime sığmıyordu. Evet ben fanatik bir galatasaraylıydım. Selim'in odasına gittiğimde formasını giyiyordu.
''Yuh daha yeni mi giyiniyorsun? Bak trafiğe kalıp geç kalırsak seni döverim.'' dedim.
''Anca geldim işten ne yapayım?'' dedi sitemle. Ayna da saçını öylesine düzeltip ''Tamamım çıkalım. Merdivenlerden inerken elini omzuma attı ve marşımızı söylemeye başladık
''Gerçekleri tarih yazar tarihi de Galatasaray!'' Oldukça ses yaparak aşağı indik. Annem halimizden rahatsız olmuş ''Kaç yaşına geldiniz çocuğum bağırmayın şöyle'' sitemine karşılık Selim ile bakıştık ve ''Şereftir seni sevmek.'' diye başladık bu sefer
Kabanlarımızı giyiyorduk ki babam yanımıza gelip ''Bak dikkatli olun, olaya karışmadan gelin.'' diyerek tembihledi.
''Tamam baba iyi ki bir kere karakolluk olduk.'' dedi selim itiraz ederek
Dedem geldi bu sefer ''Bensiz çok eğlenmeyin.'' dedi gülerek. Dedem de fanatikti. Onun sayesinde bizde öyle olmuştuk. Onunla giderdik hep ama artık sesten çok rahatsız oluyordu.
''Ayıpsın.'' dedim bende gülerek.
Ayakkabı giyme işimizde bitince selim ile bakışıp ''Çıldırın.'' diye bağırarak çıktık evden.
Mert de bizimle geleceği için gidip zillerine bastım. Çok geçmeden kapı açıldı.
''Bir de kadınlara laf edersiniz bekletiyorlar diye.'' deyip kızdım. Ayakkabısını giyip evden çıktı.
''Tamam tamam siz kadınlara haksızlık ediyoruz.'' deyip geçiştirdi beni. Hep beraber arabaya binip yola çıktık. Stada girip yerlerimize geçerken Ali ve Kaan'ı gördüm. Kaç gündür işleri çok yoğun olduğu için sadece telefonla iletişim kurabiliyorduk. Yanlarına gittiğimizde bir süre Ali ile bakışıp sessiz kaldık. Gözlerimizle konuşuyorduk artık.
Mert'in ''Tamam bunlar olmuş.'' demesiyle gözlerimiz ayrıldı. Ona kötü kötü bakarken Ali ''Sen dur şu maç bitsin.'' dediğinde ''Tamam beyaz bayrak.'' deyip sustu. Hepimiz yerlerimize geçtikten sonra heyecanla beklemeye başladım. Ali'nin sesiyle ona döndüm.
''Elin nasıl oldu?''
''İyi, yarın dikişler alınacak.'' Formalı halini süzdüm, altında kot pantolonu boynunda da atkı vardı. ''Ne zaman bitecek bahsettiğin iş?'' yoğun olacak zamanı bulmuştu gerçekten. Adamı en çok göresim geldiği zaman göremiyordum.
''Haftaya açıklanıyor, ondan sonra rahatız.''
''Anladım.'' O sırada abim (Osman) ve Ali'nin abisi Sedat abi geldi.
''Geç kaldınız?'' dedim onlar yerlerine geçerken.
Abim ''Durmadı Ömer ''baba bende geleyim'' diye tutturdu. Derbi diye getirmedim artık başka maça.''
Sedat abi de aynı durumdan yakındı.
Hakemin düdüğüyle başladı maç. Hop oturup hop kalkıyorduk. Kaçan gollere küfür edip, sinirimi çıkarıyordum. Karşı kaleye doğru başlayan atağa heyecanla tezahürata başladık. Ve sonunda gol olunca adeta tribün çıldırdı. Sol tarafımda duran Ali ile anın heyecanıyla bir anda sarıldık. Adrenalin durumu daha geç algılamama sebep oldu. Geri çekildiğimizde elimi kolumu nereye koyacağımı bilemedim. Oturup çantamdaki sudan içtim. Ali den tarafa bakamıyordum. Devre arasıyla tribünler sakinleşmişti. Selim içecek almaya gidip geldiğinde mecbur Ali den tarafa dönmek zorunda kaldım. Kutuyu ona uzatıp önüme döndüm. İkinci devre başladığında odağımı sahaya verdim.
Hızlı başlayan ikinci yarıda ilk golümüzü yememizle küfürler tekrar başladı. Pozisyonlarla beraber hop oturup hop kalkıyorduk. Maçın son dakikalarına girdiğimizde heyecan tavan yapmıştı. Herkes ayağa kalkmış kendince bir şeyler söylüyordu. Rakip kalenin önüne doğru başlayan hareketlilik sonunda penaltı kazanmıştık. Futbolcular yerini almış bizse sabırsızca sonucu bekliyorduk. Ali'nin elimi tuttuğunu hissettiğimde kısa bir bakış attım ona kaleye odaklamıştı bakışlarını. Ellerimiz birbirini sıkı sıkı tutarken düdükle beraber futbolcu kaleye topu göndermiş ve fileler havalanmıştı. Çığlık çığlığa sevinirken Ali ile birbirimize tekrar sarıldık. Bu sefer daha bilinçliydim. Ellerim boynunda dolanmış sevincimizi beraber yaşamıştık. Ayrıldığımızda dişlerimi göstererek gülümsüyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İLİŞKİ DURUMU: VASİYET
RomanceYetişkin içerik! ''Hayat sen planlar yaparken başına gelenlerdir. ''diyorlardı. Bu aynen onlar için söylenmişti. Sevda kendisi için bambaşka şeyler düşünse de hesapta olmayan bir vasiyet vardı. Birde hiç hesaba katmadığı Ali. Bu birbirinden çok far...