2. Bölüm

342 54 74
                                    

Bir sayfa tamamen dolduğunda, kutunun altına yeni temiz bir sayfa bırakıyorduk. K'nin dolmuş sayfayı ne yaptığından tam olarak emin değildim ama ben hepsini saklıyordum.

Aslında kabul etmeliyim ki ilk sayfa tamamen notlarla kaplandığında onu atmayı düşünmüştüm. Ama bu, tuhaf bir şekilde ağzımda hiç hoş olmayan bir tat bıraktığı için hemen vazgeçmiştim. Onları nedenini tam açıklayamayacağım bir dürtüden dolayı biriktirmiştim. Sanki konuştuğumuzun, aramızda bir iletişim olduğunun tek kanıtı o kağıt parçalarıydı gibi. Yalnızca kötü filmlerden değil, onların çok ötesinde başka şeylerden de konuşmuştuk sonuçta, değil mi? Belki, çok çok küçük bir ihtimal, K de benim hissettiğim gibi, benimle birazcık ilgilenmiş olabilir miydi? En azından ben öyle hissetmiştim.

Ama belki de yanılmıştım. Salak bir hayalperest olabilirim. Belki de işte hani şu tipik, büyük bir hayal kırıklığı yaşadıktan sonra sevgiye ve ilgiye aç, tipik ergenlerden de olabilirdim. Veya yalnızca bir aptal olarak düşünebilirsiniz beni. Belki tüm yazışmalar yalnızca bunu ispat ediyordu. Tam bir ezik olduğumu.

Sandalyeme rahatça yerleşip, çalışma masamın üstünde yatan notları tekrar elime aldım. Bir zamanlar tertemiz olan kağıtların bir bölümü, Şişko, yani kedim tarafından parçalanmış, buruşturulmuş, hatta uçları yenmiş ve koparılmıştı. Belki buna başka bir zaman olsa çok kızardım. Ama içinde bulunduğum kırgınlık hissiyle uyuşmuş gibi parmaklarım Şişko'nun uzun tüyleri arasında dolandı. Kulağının köşesini, çenesinin altını rastgele kaşırken, öylesine notlardan birini okumaya başladım.

Uzun Boylu Kız'ı henüz izlemedim ama içimden bir his, senin filmlerle baya ilgilendiğini söylüyor. Hani sanki, sen de yazıyormuşsun gibi. Yani tam emin değilim ama ciddi ciddi böyle film yönetmek hatta çekmekle ilgileniyormuşsun gibi?
-A

Yani, belki biraz öyle diyebiliriz. Filmleri seviyorum. lol. Bir kaç saatine, bir şeyin seni güldürmesi, ağlatması, içinde bulunduğun artık ne duygu varsa oradan çekip çıkarması, başka bir dünyaya bir anlık da olsa dalmak gibi... Aslında Sanatın her zaman gerçekliği etkilediğini düşünüyorum, böylece iyi bir hikaye de senin gerçeğini değiştirebilir.
-K

Öhöm, yazdıklarını okudum da, tam bir romantik gibi geldin şimdi bana K. Ve bunu asla hani küçümseyerek söylemiyorum, sakın yanlış anlama.
İçten bir şekilde gülmek, son zamanlarda cidden ihtiyacım olan bir şeydi. Biraz sıkıcı durumlar yaşadım, şimdi şu an çok daha iyiyim tabii. Ve bunun için sana da teşekkür borçluyum :) Filmleri izlemek iyi geldi. Neyse ki izlemişim. Ayrıca neyse ki de notuna cevap vermişim. Başka türlü hala yabancı olacaktık birbirimize.
-A

Romantik ha? Peh. Hayatımda daha önce pek kimsenin romantik olduğumu düşündüğünü hatırlamıyorum. Ama öyle diyorsan... Bence sen de biraz öylesin. Yani sonuç olarak, kütüphanede hiç tanımadığın birine, belki bir ihtimal cevap alma ümidiyle not bıraktın sonuçta değil mi? Ve şimdi bu, bir hikaye için sevimli bir başlangıç sayılabilir.
Ayrıca biraz da olsa iyi hissettiysen eğer ve bunda az da olsa  sorumluluğumun olması bile beni çok mutlu etti. Ayrıca ben de seninle bir şekilde konuştuğumuz için belki bir miktar, belki çok miktar :) memnun olduğumu söylemeliyim.
-K

"Ah!"

Şişko'nun parmağımdaki dişleri ve avucumdaki patisiyle bir anda tısladım. İlgi delisi olduğu için çekmeceden çıkardığım lazerle onu az buçuk koştururken bile hala düşüncelerimin büyük bölümü onunla, K ile doluydu.

Onun benimle ilgilendiğini düşünmek manyakça değildi, di mi?

Belki de o notların, gerçekte olduklarından daha fazlası olmasını ummak biraz zorlama olabilirdi. Sonuçta K'yi gizemli berbat film sevdalısı olarak görmekten, bazen utangaç, bazen çok açık sözlü, bazen hazırcevap ama her zaman konuşması çok eğlenceli, ıslah olmaz bir romantik olarak görmeye başlamıştım. Bir süre sonra, yalnızca okul saati bitiminde öylesine düşündüğüm biri olmaktan çıkmış, tüm gün kafamı meşgul etmeye başlamıştı. Kütüphaneye gitmek için kendi kendime bahaneler üretmeye başlamam da bundan dolayıydı. Artık, bir nottan çok daha fazlasına ihtiyacım vardı. Onunla yüz yüze görüşmek istiyordum. O kağıt parçalarında yazılı olan tüm kelimelerini doğrudan kendi sesinden duymak istiyordum.

K'den NotlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin