kelebek gibi sınav sistemi arı gibi sınav, hyunsung

0.3

Sonunda beklenen hafta gelmişti. Sınav olacağımız için herkesin üstünde bir gerginlik vardı.

Sıralarımızda beklerken müdür kürsüye çıkıp yine klasik 1 saatlik konuşmasını yapacaktı.

"Gençler, sessiz olun lütfen! Evet, hemen kısa kısa duyurular yapacağım sonra sınıflarınıza geçebilirsiniz. Biliyorsunuz ki sınav haftanız çarşamba günü başlıyor ama bu yıl farklı bir sistem ile sınava gireceksiniz. Milli Eğitim liselerde kelebek sistemi ile sınav yapmaya karar verdi. Öğretmenlerimiz size bilgi verecek bu konu hakkında..."

Müdür kelebek sistemi dediğin an herkes dağılmış ve kimse dinlemez olmuştu.

Yavaş yavaş içeri girerken herkes merakla sınıflara ilerliyordu.

"Şimdi bu sistem ne oluyor, ben anlamadım."

"Valla Jeongin kimse anlamadı inan ki." Changbin hyungu herkes onaylarken yerlerimize geçtik ve hocayı bekledik.

Hoca sınıfa girince herkes ayağa kalktı.

"Oturun arkadaşlar. Size hemen kelebek sistemini anlatayım ve derse geçelim. Kısaca tüm okul karma olup bir sınıfa toplanıyor. Sizin yanınıza genellikle sizden üst, alt sınıflar ya da aynı alan olmayan sınıflar oturuyor."

"Kısaca kelebek gibi sistem arı gibi bizi sokacak." dediğim şeyle tüm sınıf gülmüştü.

Milli Eğitim neden böyle bir şeyi başımıza sarmıştı ki şimdi? Böyle olursa ben cidden kalacaktım sınıfta...

Jeongin'in dürtmesiyle kendime gelip ona baktım.

"Hyung, dalma bi yerlere yine. Uyumuyorsun dersle ilgilen bari."

"Ya ben ne bok yiyeceğim olum? Kopya da çekemeyeceğim..." Jeongin destek verirmişçesine omzuma vurup konuştu.

"Yaparsın sen." Dediği şeyle içimden "bok yaparım" diye düşündükten sonra derse geri döndüm.

- - -

Öğle arası olmuştu, biz de kantinde bir şeyler yerken sohbet ediyorduk.

"Changbin hyung notları getirdin mi bu arada? Belki daha az sınıfta kalırım."

"Tabi, umut fakirin ekmeği örneği, şekil a" Seungmin gülüp dediğim şeye hemen geri cevap vermişti. Çalışkan ukala işte.

"Çok güzel mizah yapıyorsun, Minnie Mouse seni. Bi daha olmasın." Yapmacık gülümsememle konuşunca teslim olur gibi iki elini havaya kaldırmıştı.

"Getirdim, çantamdaydı. Sınıfa geçince hatırlat vereyim."

"Tamam hyung, çok sağ ol."

Biz tam konuşurken çok sevdiğimiz matematik hocamız gelmişti.

"Oo gençler, keyfiniz yerinde sanırım. Afiyet olsun."

Adamı köşe sıkıştırıp dövme hayalleri kurarken Jeongin konuştu.

"Sağ olun hocam, buyrunuz sizinle beraber olsun."

"Yok yiyin siz," dedikten sonra beni gösterip tekrar konuşmuştu canım biricik hocam.

"Bu arkadaşınız yeni mi? İlk defa görüyorum." Şu mizaha gel yaa.

Herkes gülerken ve ben küfür etmemeye çalışırken Changbin hyung benden önce atlamıştı cümleye.

"Hocam o arkadaşımız derslerde genellikle uyuyor. Sonra vahiy olarak iniyor dersler kendisine."

Hoca gülüp ardından bize iyi eğlenceler dileyip ordan ayrılmıştı.

"Çok da seviyorsunuz sanırım hocanın espri anlayışını. Gül gül bitiremediniz şakayı. Durun bir dakika! BENSİZ NEREYE GİDİYORSUNUZ? BEKLESENİZE!" Üçü birden ayaklanıp sınıfa gidiyorlardı. Bensiz. Bensiz??

- - -

Çarşamba günü gelmişti ve tüm gece yarın ne yapıcam diye düşünürken uyuya kalmıştım.

uyurgezerler giremez

seungmin
günaydın gençlik

şuna bak yaa ne kadar enerjik

changbin hyung
ben de bu kadar zeki olsam ben de enerjik olurdum

seungmin
birilerine gün aymamış herhalde

jeongin
valla aymadı, aymayacak da

geç kalıcaz
kaldırın kıçınızı hadi

Okul yolunda başıma bir şey gelmesi için dua ediyordum. Tanrım, tam zamanı.

- - -

bölüm sonu.

okullar açılmadan son bi bölüm atayım dedim 🥲 umarım beğenmişsinizdirr

150422