KELEBEKLE DANS

◆ Kürk Mantolu Madonna ◆

Bölüm şarkısı- One Direction- Night Changes(acoustic)

✿

Bilin bakalım şu anda ne yapıyorum? Kendi kendime homurdanarak ve içimden bildiğim bütün küfürleri sıralayarak bavul hazırlamakla meşgulüm. Evet, yanlış duymadınız. Her ne kadar istemesem de Doruk'la birlikte Antalya'ya gitmek ve orada 3 gün geçirmek zorundayım. Kral Poyraz Eymen öyle emrettiyse olay bitmiştir. Kendi kaprislerim yüzünden şirket işlerinin zora girmesini istemezdim zaten. Ali Abim Antalya'ya gideceğimizi söyledikten sonra Doruk'la birlikte itirazlarımızı sıralamış, ama sonrasında el mahkum kabul etmek zorunda kalmıştık. Şirket işleri beklemezdi ve benden beklenen bir şeyler varsa muhakkak karşılığını verirdim. Babam ve çok sevdiğim Ali Abim benden bir işi almamı bekliyorsa, yürüyen ego Doruk yüzünden tabi ki de onları hayal kırıklığına uğratmayacaktım.

Bavulumun fermuarını kapatmak üzereyken telefonum çaldı. Varlığı ve yokluğu belli olmayan, yaz tatili başından beri yurtdışında olan sözde sevgilim Cihan arıyordu. Ondan bahsediş şeklimden aramızda efsanevi bir aşk olmadığını anlamışsınızdır. Cihan da çocukluktan beri bir arada olduğumuz arkadaş grubumuzun içinden biriydi. Kendimi bildim bileli bana aşıktı. Her popüler ve zengin erkek gibi onun da etrafından kızlar eksik olmazdı ama yıllardır hep ona evet diyeceğim günü beklemişti. Ben de geçen yılın sonunda ısrarlarına dayanamayıp, ona bir şans vermek için evet demiştim. Bana olan bitmek tükenmez aşkını gördükten sonra, ne kadar ona karşı bir şey hissetmeyi dilesem de olmamıştı. Basit bir hoşlantı ve her erkek ile kız arasında olan çekimin dışına çıkamamıştık ne yazık ki. Aslında yaz başından beri ortalarda olmayışı beni biraz rahatlatmıştı. Ona olan duygularımda hiçbir değişim olmadığını gördüğüm için ayrılmayı düşünüyordum ama aynı arkadaş grubu içerisinde olunca zor oluyordu. Onu üzmeyecek bir yolunu bulup, bu meseleyi de halledecektim artık. Israrla çalan telefonumun susmadığını görünce cevap verdim.

''Efendim Cihan?''

''Sevgilim! Seni çok özledim.''

Gözlerimi devirdim. Ne de olsa beni kimse görmüyordu şu anda. Cihan'ı gerçekten seviyordum, yıllardır arkadaşımdı. Her zaman yanımda olmuştu. Ama sadece arkadaş gibi işte. Sadece o kadar. Yine de bozuntuya vermemek için konuştum.

''Ben de seni. Nasılsın?''

''İyiyim bebeğim. Buradaki işlerim bitmek üzere. Seni kollarıma almak için sabırsızlanıyorum. ''

''Bu harika! Ben de bavul topluyordum. Antalya'ya gidiyorum 3 günlüğüne.''

Yapmacıklığım karşısında düşüp bayılacaktım şimdi. 'Bu harika' derkenki ses tonum neydi öyle? Bir an önce Cihan'la sadece arkadaş olduğumuz günlere geri dönmem gerekiyordu. Böylesi çok da kötüydü çünkü.

''Antalya mı? Tatile mi gidiyorsun bebeğim? İstersen kal orada, ben de yanına gelirim birlikte tatil yaparız.''

Ah lütfen, Cihan. Seninle sevgili olarak tatil yapmak beni anca yapmacıklıklar kraliçesine dönüştürmeye yarar.

''Hayır, hayır. İş için orda olacağım. Babam Ali Abi'yle ortak oldu. Onun yeğeni ile birlikte otelle anlaşmaya gidiyoruz.''

''Yeğeni mi? Kimmiş? Neden birlikte gidiyorsunuz ki? ''

Sesinde hafif bir kıskançlık seziliyordu. Sevgilim olarak geçirdiği son günlerde beni istediği kadar kıskanabilirdi. Ne de olsa fazla uzun sürmeyecekti.