KELEBEKLE DANS

◆Sürpriz ◆

Bölüm şarkısı: ( Sam Smith- I'm not the only one.) ♬

✿ Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu.

İki kere öpeyim desem üçün boynu bükük. ✿

●

Dün gecenin anıları zihnime dolduğunda henüz Doruk'un kollarında olmayı bile hazmedememişken onunla öpüşmüş olduğum gerçeği bir balyoz gibi kafama indi. Şu anda kesinlikle hiç olmadığım kadar çaresizdim. Doruk uyandığında ona ne diyecektim? Hiçbir şey olmamış gibi mi davranacaktım? Yoksa bu bir hataydı deyip özür mü dileyecektim? Hepsinden önemlisi Doruk ne yapacaktı?

Arkamda hafifçe kıpırdandığını hissettim. Aman Tanrım uyanıyordu ve ben hala ne yapacağıma karar vermemiştim. Şu durumda sanırım en iyisi uyuyor numarası yapmaktı. Hızlıca gözlerimi kapattım ve düzenli nefesler alarak olabildiğince hareketsiz durmaya çalıştım. Doruk kollarını üzerimden çekti, yerinde doğruldu ve yatak başlığına sırtını yasladı.

"Uyuyor numarası yapmana gerek yok güzelim. Uyanık olduğunu biliyorum."

Bir şeyi de bilme lanet olası. Bozuntuya vermemek için yeni uyanmış gibi yapmam gerekecekti anlaşılan.

"Ah, ben de tam yeni uyanmıştım." dedim sahte esnemem eşliğinde gözlerimi açarak.

"Hı, hı eminim öyledir. Beyninin içinde dönen çarkların sesiyle uyandım. Sabah uyandığında ilk işin ne kadar harika olduğum konusunda kafa yormak mı?"

Kollarını ensesinde birleştirmiş keyifli keyifli sırıtarak bana bakıyordu. Tabi ki yaşadıklarımızdan sonra iyice tatmin olmuştu BayYürüyen Ego. Tanıştığımızdan bu yana aramızda geçenleri skor tablosuna vursak Derin Eymen olarak Doruk Atahan karşısında hiç şansım yoktu. Her zaman 1-0 öndeydi uyuz herif. Bilin bakalım bu kimin hoşuna gitmiyordu? Benim! En kısa zamanda sarhoş edici etkisinden çıkıp haddini bildirmem gerekti. Bu öpüşme işinin büyüyüp beni daha fazla rezil etmemesi için çok rahat olmalı ve dünyanın en önemsiz şeyiymiş gibi davranmalıydım.

"Dorukçum egon sabah sabah göz kamaştırıyor. Ama başım çatlamak üzere ve uğraşmak isteyeceğim son şey sen ve egon. Kısacası odamı terk etmek için 5 saniyen var."

Yapabildiğim en umursamaz ses tonunu ve bakışları kullanmıştım. Ancak suratına yapışık yaşadığı o alaycı sırıtışı bir saniye bile olsa kaybolmamıştı.

"Yaşadığımız ateşli geceden sonra öperek uyandırılmayı beklemem çok bir şey miydi Tanrım?"

Gözlerini tavana dikmiş, ellerini iki yana açmış, iç çekerek konuşmuştu. Bu hali o kadar tatlı görünüyordu ki, rolümü unutup ona gülümsemek üzereydim. Açıkçası

öperek uyandırmayı isterdim çünkü şimdiye kadar bana onun

hissettirdiklerini hissettiren bir öpüşme yaşamamıştım ve tekrar olmasına hayır demezdim. Şaka mı yapıyorsunuz? Kim olsa hayır demezdi. Fakat malesef bu mümkün değildi ve bu gerçeği benden başka kimse bilmese iyi olurdu.

"Ufacık bir öpüşmeyi ateşli bir gece olarak mi nitelendiriyorsun? Alemlerin kralı, koskoca Doruk Atahan, senden bunu beklemezdim, alkol sayesinde olan basit bir öpüşme o kadar. Fazla büyütme yani."

Alayla elimi sallayarak bir kahkaha patlattım.

Şimdi çarpılacaksın Derin, az sonra ağzınla burnun yer değiştirecek.