◆ Sahil ◆

312 17 16
                                    

✿ Unutma Lola.

Hiçbir acı baki değildir. Üflersin geçer.

Bazılarına biraz daha çok üflemen gerekir, hepsi bu.

-Sabahattin Ali  ✿


Bölüm şarkısı multimediada. ♬

  Bazı anlar vardır, hiç yaşanmamasını dilediğiniz, zamanı geri almak istediğiniz anlar. Yaşanmaması için elinizden geleni yapacağınızı bilirsiniz ama artık her şey için çok geçtir. Ben de o anlardan birini yaşamıştım. Söylediklerimi Cihan'ın duyduğunu anladığımda ve dolan gözleriyle gözlerim buluştuğunda ne yapacağımı bilemez halde, öylece kalakalmıştım. Ben havuzdan çıkana kadar Cihan ortadan kaybolmuştu ve şu anda da telefonlarıma cevap vermiyordu. Bir şekilde ondan ayrıldığımda üzüleceğini biliyordum ama bu şekilde olması daha can yakıcı olmuştu. Ayrılsak bile arkadaş kalmayı istiyordum, bu yüzden gönlünü almam gerekiyordu. Kimsenin hayal kırıklığı veya hiç kapanmayan yarası olmak istemiyordum ben. Cihan da kendi hayatına devam etsin ve bir gün hayatının aşkını bulsun istiyordum. Kesin olarak bildiğim bir şey vardı ki o ben değildim.

''Kraliçem hadi ama üzme kendini. '' diyerek Egemen kolunu omzuma attı.

 Akşam olmuştu ve yemekten sonra Egemen, Ada ve ben barda oturmuş bir şeyler içiyorduk. Cihan'a hiç birimiz ulaşamamıştık ve ben de ortaya çıkacağı ana kadar beklemeye karar vermiştim. Doruk'u da havuzdaki olaydan sonra görmemiştim, nerelerdeydi anca Tanrı bilirdi.

''Evet Derin, lütfen suratını asmayı kes. Cihan bu hepimiz tanıyoruz, bir şekilde anlayacak ve eski halinize geri döneceksiniz. Cidden yıllarca sayamayacağım kadar çocuğu reddetmene rağmen peşinden ayrılmadı. Pek de gurur timsali biri olduğu söylenemez. Kolay atlatacaktır.''

Ada da moralimi düzeltmek için her zamanki uzun konuşmalarından birini yapıyordu. Aslında bir yandan haklıydı da, Cihan daha yüzeysel bir insandı. Şu an benim taktığım kadar bu olayı takmıyor bile olabilirdi. Hala ilişkimize devam etmek isteyebilirdi. Değişik biriydi işte. Aslında beni takıntı haline getirdiğini düşünüyordum. Hani yıllarca bir şeyi elde etmek için uğraşırsınız ve bunu yapamadıkça daha da hırslanırsınız. İlk gençlik çağlarımızdan beri defalarca kez, defalarca şekilde onu reddetmeme rağmen ertesi gün sanki hiçbir şey olmamış gibi çabalamaya devam etmişti. Bakalım bu sefer ne olacaktı?

Ada'nın söylediklerini ve geçmişi düşündüğümde biraz rahatlamıştım. Ne yalan söyleyeyim Cihan'la sevgili olmaya tahammül edemiyordum zaten ve bitecekti. Sadece başka birisiyle öpüştüğümü duyduğu için bu ayrılığın gereğinden fazla trajik bir hal almasını istemiyordum ve canımı sıkan da bu olmuştu.

''Pekala çocuklar. Düşündüm de haklısınız. Depresif halimden kurtulmam gerek. Siz içkileri tazeleyin, ben bir hava alıp geleceğim.''

 Bardan çıkıp sahile doğru yürüdüm. Ayaklarımı denize sokup biraz rahatlayacak ve bu olay hakkında düşünmeyi bırakacaktım. Denize doğru yaklaştığımda şezlonglardan birinde birinin oturduğunu gördüm. Elinde bir viski şişesi boş bakışlarla denize bakıyordu. Cihan'dı. Bu perişan görüntüsüne rağmen, onu bulduğuma sevindim. Çünkü bugün bu meselenin hallolmasını istiyordum. Yanına yaklaşıp omzuna dokundum ve beni fark etmesini sağladım.

''Cihan. Konuşabilir miyiz?''

Alkolden dolayı baygın bakan gözleri beni bulduğunda, göz bebekleri irileşti ve bir kahkaha koyverdi. Ah Tanrım, kesinlikle fena halde sarhoştu.

KELEBEKLE DANS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin