9- SEVGİ?

375 25 11
                                    

Barış, çaresiz bir şekilde yerde durmaya devam ediyordu, düşünce bacağı ve kolu zedelenmişti. Canı çok acıyordu, Fırat ona yardım etmek istedi, ama gitmesi gerekiyordu. Arkasına bile bakmadan arabasına binip sürmeye başladı. Barış arabanın arkasından dolu gözlerle bakıyordu. Dizlerini göğüsüne kadar çekerek, cebinden çıkardığı cep matarasını hiç düşünmeden kafasına dikti, derin derin nefes alarak. Gözlerin den akan yaşları silmeye çalıştı ama olmuyordu, silsede tekrar akıyordu, Çünkü hayatında onu tek seven insanı, Savcısını kaybetmişti..."

Fırat'ın aklında da barış vardı, onun o çaresiz bakışları vardı. Derin bir nefes alarak arabayı daha hızla sürmeye başladı, barışı aklından çıkarmaya çalışıyordu, Ama olmuyordu, yapamıyordu işte! O bunları düşünürken, açtığı camdan üzerine vuran, ve yağışını artıran yağmura takıldı gözleri. Barış acaba içeri girmiş miydi, hâlâ dışarı da olabilir miydi? Derin bir nefes alarak, kendi kendine mırıldandı. "Üsüyecek..." O barışı düşünürken, bir anda aklına, onun yanından giderken barışın kanıyan kolu gelmişti, telaş dolu bir nefes alarak direkt firen yapıp yolunu değiştirdi, ve Barışın, yani Savaşın evine doğru sürmeye başladı.

Evin kapısının önüne vardığında, hızla araba'dan indi, barış hâlâ yağan yağmurun altında, dizlerini göğüsüne kadar birleştirmiş bir vaziyette duruyordu, kolunun kanaması artmıştı, yarı baygın bir şekilde orada duruyordu. Fırat barışın yanına koşar adımlarla ilerledi. Barışa doğru eğilerek, onun kafasını kendine doğru kaldırarak gözlerine baktı.

Fırat: "BARIŞ, SAKIN UYUMA, BAK BEN BURADAYIM, SAKIN UYUMA!"

Barışı acele ile belinden tutarak kucağına aldı, elinde ki anahtar ile Nazlı'nın arabadan çıkmaması için arabanın kapısını kilitledikten sonra eve doğru ilerledi. Barış yarı baygın olmasına rağmen Savcı'yı hissetmişti, gülümsemeye çalışırken konuşmaya başladı.

Fırat: "Evet, geldim barış, seni asla bırakmayacağım bir daha." Barış sevgi dolu bir tebessümle gülümserken, Fırat barışın kolunda ki kanamanın artığını fark edip, kapıyı aceleyle çaldı. Sasha koltukta uyuya kalmıştı, kapının çalınması ile irkilerek kapıya doğru ilerledi. Kapıyı açtığında önünde Fırat ve barışı o halde görünce, şaşkınlıkla gözleri büyüdü, korku ve telaş dolu bir ses ile konuşmaya başladı.

Sasha: "BARIŞA NE OLDU SAVCI!" Fırat'ın gözleri dolu bir şekilde, kollarında ki barışa baktı, Sasha Fırat'ın gözlerinin dolduğunu anlayarak sessiz kaldı. Fırat'ın içeri girmesi için çekilerek ona biraz yer verdi. Fırat acele ile içeri girerek barışı koltuğa nazikçe bırakarak barışa yaklaştı, barış yavaşça gözlerini açarak, önünde Savcı'yı görünce neşeyle gülümsedi.

"Beni bırakmayacağını biliyordum, Sayın Savcım..." Fırat, barışa dolu gözlerle gülümseyerek baktı, barış gülümseyerek Fırat'ın elini tuttu. Fırat barışın elini sımsıkı bir şekilde tutarak ona baktı, barış için sargı bezi almaya karar verdi, tam yukarı çıkmak için olduğu yerden doğrulacaken, barış Savcı'nın kolunu sımsıkı tutarak bırakmak istemedi. Fırat barışa, dönerek baktığında barış ona öyle masum bakıyordu ki, şuan o ne dese yapabilirdi. Barış boğuk bir sesle konuşmaya başladı.

Barış: "Beni bırakma, yanımda kal, lütfen..." Fırat sevgi dolu gözlerle barışa bakarken, Sasha elinde sargı bezi ile aceleyle koşarak geldi, sargı bezini Savcı'ya uzatarak, gülümsedi.

Sasha: "Sen sar barışın elini istersen." Fırat, sargı bezini alarak, büyük bir özenle barışın elini sarmaya başladı. Barış acıyla inledi, Savcı barışın elini tutup daha yavaş ve daha özenli sarmaya başladı. Sarma işi bittiğinde barış gözlerini yavaşça açarak, Savcı'nın elini sımsıkı tutup ona gülümseyerek baktı, sonra Nazlı'yı göremeyince Savcı'ya bakarak.

Transition to love ~FırbarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin