ne kadar derdin varsa birlikte üstesinden gelicez şansımızı iyi değerlendirelim taehyung"
Kim taehyung ağzından O kadar güzel uyuyordu ki bir saattir izlediğimin farkına bile varmamıştım. Saçları alnına düşmüş Dudakları hafif yukarı kıvrılmış ve bembeyaz teniyle muhteşem görünüyordu. Pencereden gelen güneş ışınları tam yüzüne denk gelmişti. Bu görüntü muhteşemliğine daha da fazlasını katmıştı resmen gerçek olduğundan bile şüpheliydim. Dün gece olanları düşündükçe kendime gelemiyordum. Jungkook beni kabul etmiş Bi şans vermişti bana aslında bana üzüldüğü için mi bu hareketi yapmıştı yoksa karşı koyamadığı için mi bilmiyordum ama şuan burda benim yanımdaydı hiçbir şey bunun kadar özel ve değerli olamazdı. Yavaş yavaş kıpırdamaya başladı uyanıyordu sanırım başında öylece duruyordum elini tutmuş sadece izliyordum onu Bi kaç kıpırdamadan sonra gözlerini yavaş yavaş aralamaya başladı. Güneş ışınları tam yüzüne denk geldiği için rahatsız olmuştu sanırım birden kalkıp koltukta oturup gözlerini ovuşturdu. "günaydın jeon" dediğimi uyku sersemi olduğu için ilk önce anlamasa da sonra "günaydın taehyung" sesi uykulu ve boğuk çıkmıştı. Çok tatlıydı acaba her uyandığında bu kadar güzel ve tatlı mı oluyordu. "rahat uyuyabildin mi?" dediğimde "hayatımda hiç bu kadar rahat uyuduğumu hatırlamıyorum" söyledikleri çok hoşuma gitti. Rahat uyumasına sevinmiştim. "kahvaltıyı hazırlıyorum yedikten sonra beraber okula gideriz jeon" söylediklerim sanki hoşuna gitmemiş gibi yüzünü buruşturarak "hayır! Beraber gitmeyelim şüphe çekeriz sen beni okula yakın bir yerlere bırakırsın" söylediklerinde haksız değildi açıkçası ama ben gizli saklı ilişki yaşamaktan nefret ediyorum. "peki jeon sen nasıl istersen" istemeye istemeye söylediğim için canım sıkıldı açıkçası
Beraber kahvaltımızı yapıp evden çıkmıştık bile arabada ne o nede ben tek bir kelime olsun konuşmamıştık. Yol çok sessiz ve sakin geçiyordu. Radyodan bir şarkı açıp ortamı rahatlatmaya karar verdim. Radyoda gezinirken birden jungkook "dur bu en sevdiğim şarkı bu kalsın" demesi ile "take my breathe away" şarkısı çalmaya başladı.iki kolunu birleştirip kafasını koltuğa gözlerini de kapatıp şarkının sözlerine bıraktı kendini. O şarkıyı dinlerken Bnde onu izliyordum. Gözleri kapalı sanki kendinden geçmiş gibi öylece duruyordu. Okula yaklaşmak üzereydik şarkı bitmişti ama jungkook hala etkisinden çıkamamış gibi öylece aynı pozisyondaydı arabayı durdurup elimi elinin üzerine koyduktan sonra "geldik jeon" öyle bir dalmıştı ki sözümü ikilettikten sonra kendine gelebilmişti. "herşey için teşekkür ederim taehyung okulda görüşürüz" içim burkulmuştu sanki dün gece hiç yaşanmamış gibi davranıyordu. Arabadan tam inecekken onu kendime çekip ellerimi saçlarının arasına yerleştirdim ve birden dudaklarımı dudaklarına bastırdım. Çok aceleci öpüyordum hem alt hem üst dudağını yiyip bitirmek istiyordum. Jungkook hiç karşılık vermeden öylece duruyordu. Bir kaç öpücük daha aldıktan sonra alnını öpüp "görüşürüz jeon" Başını bana çevirip yalancı bir gülücük attıktan sonra uzaklaşmaya başladı. Arabamı okulun bahçesine park edip okula doğru yol almaya başladım. Odama girdim ve kendimi koltuğa yayıp iki elimi kafamda birleştirip bir türlü aklımdan çıkmayan jungkook'un davranışlarını düşünmeye başladım. Bir türlü anlam veremiyordum dün gece hiç yaşanmamış gibi davranmış ve öpücüğüme bile tepkisiz kalmıştı. Acaba anlattıklarım yüzünden mi bana böyle davranıyordu. Bana acımasını ve üzülmesini asla istemiyorum. Onunla detaylı bir şekilde konuşmam lazım bir yola girdik sonuçta onun ne hissetiği benim için çok önemli Kafamda deli sorularla hiç bir şey yapamazdım. 2.derse girmeden bir öğrenciye jungkooku odama çağırmasını söyledim. 2.ders zili çalmış ama jungkook hala gelmemişti ders başlayalı 10 dk oluyordu neredeyse tam kalkıp ona bakınmaya gidecekken kapı çaldı. "gir" kapı açıldığında jungkooku gördüm. Derin bir nefes alıp "nerde kaldın bende şimdi seni çağırmaya geliyordum" kapıyı kapatıp odanın içine doğru gelmeye başladı. "kusura bakmayın hocadan izin almak kolay olmadı" bana adımla seslenen jungkook şimdi neden böyle resmi konuşuyordu ki "benim çağırdığımı neden söylemedin?" Başını hafif kaldırıp "arkadaşlarımın soru yağmuruna tutulmak istemedim" çok soğuktu konuşmaları ve davranışlarından o kadar belli ediyordu ki "jungkook neden hiç bir şey olmamış gibi davranıyorsun? " sesimin burukluğunu fark etmişti "ben şans verdim ama ne hissetiğimi bilmiyorum ki sizi nereye koyacağımı kafamda nasıl adlandıracağımı kestiremiyorum" kelimeler ağzından tek tek döküldüğü an kendimi boşlukta gibi hissettim. Dün gece ki jungkook ile şuan karşımda ki apayrı sanki "jungkook anlıyorum seni ama gerçekten sana çok ihtiyacım var hemen bişiler hissedeceksin diye bir kural yok zaten ama böyle davranmayı bırak davranışların ve hareketlerin çok gurur kırıcı oluyor" söylediklerim karşısında başı öne eğilmiş mahçup bir duruş sergiliyordu. "bana zaman ver taehyung seni tanımama, seni anlamama, beni anlamana sadece biraz zaman" aslında söylediklerinde çok haklıydı çünkü beni tanımıyordu. Ama sanki ben onu yıllardır tanıyorum gibi hissediyordum. Bunun sebebi geçmişim mi yoksa ondan aldığım hissiyat mı emin değildim. Ama tek bildiğim bir şey var ki jungkook bana çok iyi geliyordu. "peki jungkook zamana bırakalım ama aklımızda olsun zaman da bizi peşinden sürükleyip yıpratmasına izin vermeyelim."
Günün sözü : sen beni zamana bırakıyorsun da zaman beni sana bırakacak mı bakalım?
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.