Suits 8

518 51 68
                                    

/My words shoot to kill when I'm mad
I have a lot of regrets about that./

Yorumlarınız çok hoşuma gidiyor yorum yapın lütfen.
Normalde diğer kitaplarıma yoğunluk gösteriyordum fakat bu kştabı sevmiş gibisiniz bu yüzden buna da ilgi göstermeye çalışacağım.

Geçen 24 saatten sonra davanın sonuçlandığını öğrenmişti Jimin. Bayan Herz %30 luk bir hisse sahibi olmuştu. Jungkook işini yapmıştı. Ama şirkete gelmemişti.

Çalan telefonu kulağına götürdü.

"Alo?"

"Jeon orada mı?" Adamın sesi tanıdık geliyordu.

"Efendim?"

"Sürtük karıma %30 şirket hissesi veren avukatım orada mı?" Kim olduğunu anladı.

"Ağzınızı toplayın Bay Herz."

"Şimdi oraya geliyorum o eşine söyle orada olsun." Gülümsedi Jimin.

"Bekliyorum Bay Herz."

Kapattığı telefon ile evrak işlerine geri döndü. Jungkook'u buraya çağırmayacaktı. Adamın manyak olduğu belliydi ve saçma sapan hareketleri için onu aramazdı.

Geçen yarım saatten sonra asistanı girdi içeriye.

"Bay Jeon? Bay Herz geldi efendim."

"İçeri al." İçer giren adamın gömleği ve kravatı gevşemiş sinirli olduğu belli oluyordu.

"Hoşgeldiniz Bay Herz oturun lütfen."

"Oturmayacağım Jungkook nerde?"

"Kendisi gelmedi." Adam elini masaya vurarak yaklaştı.

"Ne demek gelmedi? Çağırmanı söylemiştim."

"Gerek duymadım." Histerik bir şekilde gülen adamı izledi gözleri.

"Bana kendini öldürtme çağır onu buraya bana hesap verecek."

"Haddinizi aşıyorsunuz."

"Siktirtme haddini. Çağır onu buraya!" Adamın bağırması ile ayağa kalktı. Böyle olaylarla çok karşılaşmıştı.

"Size ağzınızı toplamanızı söylemiştim. Eğer karınızı aldatıp böyle boklar yemeseydiniz şirketiniz sizde kalırdı." Tek eliyle sertçe yüzünü kavradı yaşlı adam. Kaşları çatılarak sertçe elini ittirdi, karşısındaki adam haddini aşıyordu.

Sinir krizi mi geçiriyordu emin değildi ama gözlerini ayırmadı. Dudağına yediği yumruk ile yüzü diğer tarafa düşerken gözlerini kapadı. İkinci kez yumruğunu savuracak adamın bileğinden kavradı sertçe. Dudağının kanadığının farkındaydı.

"Ya kendi isteğinizle gidin ya da güvenliği çağıracağım."

"Sen benim çalışanımsın. Dediklerimi yapmak zorundasın"

"Sizin müşterim olmanız veya olmamanız inanın bu şirketi hiç etkilemiyor şimdi %30'unu kaybettiğiniz şirketinize gidin daha fazlasını kaybetmek istemiyorsanız" Elinin önündeki isimliği elinin tersi ile fırlattı yaşlı adam.

Çıkan sesle içeri gelen Yoongi ve Namjoon gördükleri manzaraya şaşırdılar.

Arkadaşları elleri masada sertçe adama bakarken adam da ona bakıyordu dudağını fark ettiklerinde adamı sertçe uzaklaştırdılar.

"Bırakın, bana böyle davranamazsınız ben buraya para ödüyorum."

"Artık ödemiyorsunuz." Güvenlik içeri girerken çalışanlar da girmişti.

SuitsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin