"Biz Uğur Böceği ve Kara Kedi'yiz."

437 48 343
                                    

"Hayır, şu tuş..."

Sarışın dikkatlice mavi saçlının parmağını düzeltti. Eve gitmek istemediği için mavi saçlının yanında kalmıştı ve ona kendisinden çalmasını istediği parçanın kalanını öğretiyordu.

"Peki, oldu mu şimdi?"

Sarı saçlı olan çenesini mavi saçlının omzuna yasladı.

"Sayılır... Ama daha yavaş çalmalısın."

Mavi saçlının parmaklarını yavaşça tuşlarda gezdirmesi üzerine sarışın güldü.

"Hayır, bu çok yavaş."

"Tamam, plan değişikliği yapıyoruz."

Mavi saçlı olan ayağa kalkıp piyanoyu yerine yerleştirirken, sarışın çenesini çekmiş onu izliyordu. Mavi saçlı genç kenarda duran gitarını aldı ve sarı saçlının kucağına koydu.

"Ben öğretiyorum, sen öğreniyorsun."

Sarışın ona şaşkınlıkla baktı ve güldü.

"İyi ama... Yani çalabilir miyim bilmiyorum."

"Elbette çalabilirsin. Birkaç akor bildiğini söylemiştin."

"Evet ama..."

"Tamam işte, birkaç akor yeterli."

"Peki... deneyeceğim."

Mavi saçlı genç gülümsedi. Kucağındaki gitarı daha iyi ayarlamak için biraz arkasına oturdu ve uzanıp sevgilisinin yanağını öptü. Sarı saçlı olan gülümsedi ama mızmızlandı.

"Tamam, nasıl yapacağımı göster hadi."

"Kalbimi kırıyorsun Bay Agreste."

"Bana artık böyle seslenmediğini sanıyordum."

"Sana böyle seslenmemi istemediğini sanıyordum."

Sarışın omuz silkti.

"Öyle söylemedim... Soyadım hoşuma gitmiyor ama havalı duruyor. Senin ağzına da yakışıyor hem."

Mavi saçlı sırıttı.

"Belki Couffaine dersem daha çok yakışır, bilemiyorum."

"Agreste iyi."

"Kalbimi daha çok kırıyorsun Agreste."

"Kalbine sahip çıksan iyi olur Couffaine."

"Sen pençelerini çıkarmadan şu gitarı öğretelim bari."

"İsabet olur."

İkisi gülüştükten sonra mavi saçlı sarışın olandan uzaklaştı. Sarışın iyice yerleştikten sonra gitarı tuttu ve kollarına uygun bir şekilde ayarladı.

"Tamam, şimdi bildiklerini göster bakalım."

Sarı saçlı olan birkaç akor denerken mavi saçlı onu dikkatlice dinledi.

"Güzel, başarılı."

"Akşama kadar akor basmam değil mi? Parmaklarım şimdiden acımaya başladı."

"Akşamlara kadar basman lazım ki parmakların bir daha acımasın."

"Sen öyle mi yaptın?"

"Hmm."

Sarı saçlı genç sevgilisinin sol elini elleri arasına aldı ve akor basmaktan sertleşen parmak uçlarına dokundu.

"Ama senin gibi bir piyanistin elleri kıymetli sanırım."

Sarışın dudaklarını yavaşça onun parmak uçlarına değdirdikten sonra mırıldandı.

"Evet, öyleler..."

Fools | LukadrienHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin