MAFYA SEVGİLİM-GAY

16-OROSPU ÇOCUĞU

Birkaç gündür evdeydim, annem yüzüme bakmıyordu. Tek kelime dahi etmiyordu, sofrada bana tabak ayırmıyordu. Kocası benim yüzümden gitti sanıyordu, olayın aslını bilse nasıl olur diye düşünmeden edemiyordum.

Zehra benimle uyuyordu, annem bu duruma kızsa da çok fazla üstüne gitmiyordu. Bu aralar yemek yemiyor, gece rüyalarında sayıklıyormuş. Doktora götürmek istediğimde itiraz etmişti, ne kadar iyiyim dese de iyi olmadığını yüzüne bakınca anlayabiliyordum.

Derin bir nefes alıp odamın kapısını yavaşça açtım, yatakta oturmuş saçlarını tarayan Zehraya bakıp gülümsedim. O da kocaman gülümseyerek "Abii, saçlarımı sen tarar mısın?" diye sordu.

Kafamı olumlu anlamda salladığımda tarağı bana uzatarak gülümsedi. Yatağın kenarına oturdum, o da hemen yataktan çıkıp önümde durmuştu. Gözlerinin içi parlıyordu, mutlu olması beni de mutlu etmişti. Eğilip yanağına sıkı bir öpücük kondurdum.

Saçlarını yavaş yavaş taramaya başladım, kokusu burnuma dolarken huzurla gözlerimi kapattım. Zehrayı çok seviyordum, bunu daha yeni yeni fark etmiştim.

"Evet, artık uyumak için hazırsınız Kraliçem"

"Teşekkürler vezir" saçını savurarak yatağa uzandığında çatık kaşlarımla ona döndüm.

"Vezirmiş, abi diyeceksin abi" kıkırdayıp yorganı üzerine çekti. "İyi geceler abim"

"İyi geceler fıstığım"

Telefonu elime aldığımda Kaptandan bir mesaj olduğunu gördüm, hemen Kaptanın sohbet kısmına girdim.

Kaptan; Uyanıksan kapının önüne çık.

Bana emir vermeye bayılıyordu piç.

Üstüme ince bir ceket alıp evden çıktım. Arabasına yaslanmış sigara içiyordu, tek yaptığı sigara içmek. Gözleri beni bulduğunda kısık gözerle baştan aşağı süzdü. Böyle baktığında kendimden geçiyordum, yapma be Kaptan.

Yavaş adımlarla yanına ilerleyip onun yaptığı gibi arabaya yaslandım. "Ne var?"

Sigarasını içmeye devam ediyordu, cevap vermedi. Sinirli bir nefes verdim. Hem çağırıyor, hem konuşmuyordu. Kaptan'ı anlamakta güçlük çekiyorum, bir insan bu kadar mı anlaşılmaz olur? Bir öyleydi, bir böyle. Bir gün her şeyi unut der, bir gün seni seviyorum.

Düşüncelerimi yok edip tam önünde durdum. Sadece baktı, yine susuyordu. "Yarrak, uykum var susacaksan niye çık dedin?" Sigarasını bitirip avucunun içine koydu, parmaklarıyla ezip yere attı.

"Seni özledim"

"Yarın gelip dün geceyi unut dersen şaşırmam"

Kahkaha atıp kafasını sağa sola salladı.

Baş parmağıyla dudağımı okşadığında gözlerimi kapattım. Güzel hissettiriyordu. Baş parmağını dudağımdan çekmeden yaklaşıp dudağımı yaladı. Aletimin kalktığını hissedebiliyordum. Daha yeni başladı, kalkma diye geçirdim içimden.

Tekrardan dudağımı yaladığında duyulmayacak bir şekilde inledim. Gözlerimi açtım, arabaya doğru yavaşça ittirip kendimi bastırdım. Elimi pantolon üstünden sikine atıp sıktım, boğuk bir sesle inledi. Dudağımı yalayıp yumuşak dudaklarına ufak bir öpücük kondurdum.

"İyi geceler"

Arkamdan öylece baktı.

---------
"Sikik herifler, gülmeyin"

Ateş'in gözleri yaşarmıştı gülmekten, Melih ise karnını tutup gülmeye devam ediyordu.

"Kanka siz, cidden hassiktir" konuşmakta zorlanıyordu, kahkaha atıyordu çünkü orospu çocuğu.

Aptallık ben de, neden bu iki geri zekalıya anlatma gereği duydum ki?

"Aslan ibne mi oldun sen?" Ateş'in sorduğa soruya göz devirerek oturduğum yerde iyice yayıldım.

Şimdi arkadaşlığımızı sorgulayabilirdim, benim gibi zeki birisi nasıl iki akılsız ile arkadaş oldu. Hiçbir şeyi ciddiye almıyorlar, oysaki içimi dökmüştüm.

"Kankam, Ateş abinin kusuruna bakma sevişme nasıl geçti anlat"

"Ne sevişmesi amına koyayım?"

"Bilemem, onu sana sormalı"

Elimdeki çikolatayı yüzüne doğru fırlattım, yüzünü kapatıp "Kör oldum" dedi yalancı ağlamaklı bir sesle.

İyi olmuştu sana piç herif. Kaptan ile sevişmem mümkün müydü benim? Belki de mümkündü, onu sikebilirdim. Ne de olsa imkansız diye bir şey yoktur. İstemsizce sırıtmıştım.

Ateş'e baktığımda 'Ne gülüyorsun?' bakışı attığını gördüm. Kafa sallayıp hızla ayağa kalktım "Hadi gidiyoruz" İkiside bana döndüğünde şaşırmış ifadeyle bakıyorlardı. "Karı kız kesmeye"

Hemen ayağa kalkıp önümde durdular, gerçekten mi? "Siz ciddi misiniz?"

"Evet, hadi gidelim karı kıza"

"Sizden adam olmaz"

Melih koluma vurup sırıttı "Polis olduğum zaman TikTok çekeceğim"

"Yok sizden gerçekten adam olmaz Melih"

"Dediklerini yediler" deyip göz kırptığında güldüm, salak herif.

Akşama doğru sinemada film izlemiş grup evine gelmiştik.

Herkes güzelce duş almış, yemek yapmaya başlamıştı. Evde sadece 4 kişiydik. Buraya çok sık sık gelmezdik, ara sıra canımız sıkıldığında takılmak için gelirdik.

Yemek yapmayı bitirdikten sonra sofrayı kurmuş, ardından recep ivedik açmıştık.

Bildirim sesini duyduğumda umursamadım. Art arda mesaj gelince sıkıntılı bir nefes verip telefonu açtım.

Kaptan; Nerdesin lan sen?

Mert; Arkadaşlarlayım, yemek yiyoruz.

Kaptan; Fabrikaya gel.

Mert; Neden?

Kaptan; Gel dediysem gel.

Göz devirip telefonu tekrar masaya bıraktım. Melih'e baktığımda 'ne var' bakışı attı. Kafa sallayıp yemeğe devam ettim.

"Hadi kankalar çıkıyorum ben"
Hepsi birden göz devirince kaşlarımı çatarak baktım. Manitana gidiyorsun, bizi satıyorsun demişti Ateş. Ulan amına koyayım, ne manitası? Kaptan benim manitam değildi.

"Öptüm hepinizi" sahtecikten gülümseyip evden ayrıldım.

Taksiye atlayıp fabrikaya doğru yola çıktım. Acaba neden çağırıyordu? Herhalde yine 'olanları unut' diyecekti. Hiç şaşırmazdım, gerçekten. Bir kere yapan yine yapar. Aslında Kaptan'ın kalbi güzeldi, bunu biliyorum. Fakat kendisini berbat biri olarak göstermekten zevk alıyordu. Herkes ondan nefret etsin istiyordu.

Kapıyı yavaşça tıklattığımda kapı sertçe açıldı. Kaptan hızla kolumu kavrayıp içeriye çektiğinde afallayarak yüzüne baktım. Ne oluyordu? Ne yapıyordu amk bu?

"Ne yapıyorsun lan sen?"

Yüzüme tükürüp sert bir tokat attı. Kafam yana savrulduğunda yüzümü buruşturdum. Bana tokat atmıştı, peki ya neden? Yüzümün acısı sikimde bile değildi, kalbim daha çok acıyordu.

"İbne orospu çocuğu" diye fısıldadı sinirle dişlerinin arasında. Gözlerimi şokla kocaman açılmıştı, anlamayarak yüzüne baktım. Bana ibne demişti, oysa beni öpen seni seviyorum diyen kendisiydi. Siktir, ne oluyor.

"Sen ne diyorsun piç, beni öpen sendin amına korum" tekrar tokat attığında yere düştüm.

"Orospu çocuğu"