Kaçak Damat | liskook

Bölüm:10

Şapırtı sesler ile kahveyi sehpaya koydu.Bir de kahve yapmıştım,hah tam bir kız isteme töreni gibi.Düşündüğümde bile tiksiniyorum.

"Merhaba oğlum."
Sahte gülümseme olması kilometrelerce uzakta bile belli olan suratıyla Jungkook'a bakan annem olayı çözmeye çalışır gibiydi.
Kapıdan ayağımdaki terliği ona fırlatarak kovacakken annem istemeyerek bile olsa saygıdan ötürü içeriye davet etmişti.
Annem hep böyle bir insandı...keşke bende ona benzesem.

Üzerindeki pantolonunda toz varmışcasına temizleyip kendini düzeltti.
-"Merhaba efendim!"
Hafif yüksek sesle bağırıp adeta asker selamı verir gibi yapınca şaşkınlıkla boğazımı temizleyip susması için talimatlar veriyordum.

Hah,dinleyen kim ki?
Anneme içten bir şekilde sarılıp konuşmaya başladı.
-"Ben Lisa'nın erkek arkadaşıyım.Şey..."

Şuan gözümün önünde öyle bir oscarlık oyunculuk yapıyordu ki çenem resmen yere değecekti şaşkınlıktan.
Bir de ellerini bacak arasına sokup yeni gelin gibi davranması yok mu!Bak bak bir de göz kaçırıp dudaklarını yalıyor.TANRIM SEN BANA MUKAYYET OL.

-"Ben Lisa ile görüşmek için geldim de...bilirsiniz...özlüyorum kız arkadaşımı."
Anneme herşeyimi paylaşan ben,erkek arkadaşım olma ihtimaline bile inanmayacağını düşünüp küfür etmek istedim.Kısık sesle tıslayarak konuştum.
"Ne diyorsun aptal!"

"A-ah anladım oğlum."
Kararsızlıkla bana bakanannem kaşlarını hafif çatıp olayı anlamaya çalıştı.
"Peki ismin neydi?"
Net cevapla"Jeon Jungkook!"
Bu ne böyle damat seçimlerinde miyiz?Adeta bu role hazırlanıp gelmiş gibiydi.

"Merhaba o zaman Jungkook oğlum.Bende Bayan Manoban.Şey isterseniz diğer odaya geçebilirsiniz."
Hafif tebessümle konuşan annemle hemen ayağa kalktım.
"AH EVET!Yani şey bence de biz bir konuşalım demi Jungkook!"
Kolunu sıkıp itelerken anneme halen laf ediyordu.

-"Görüyor musunuz Bayan Manoban,benimle konuşmak için bile sabırsızlanıyor."

"Tabi tabi ne demezsin."

Odaya girene kadar anneme sahte gülümsemeyle ilerlemiş ve birbirimize bakıp yalandan haberimiz olmuşcasına gülümsedik.Odaya gelir gelmez Jungkook denen herifi ittim.
"Senin derdin ne ha?"
Etrafı kolaçan etti.

-"Hey burası ne biçim bir oda?"

"Burası oturma odası gerizekalı.2+1 evler böyle..."

-"Odan yok mu?"

"Hayır yok!"
Yeni aydınlanmış suratı ile şaşırıp etrafı süzmeye devam etti.

"Hem sanane ya benim evimden..."
Kısık ama sinirli bir sesle yüzüne karşı konuşuyordum.
"Sen şunu söylesene.Senin evimde ne işin var? Ne için peşimi bırakmıyorsun ya?!"
Sanki ben hiç konuşmamışım gibi gözlerini daha da çok açarak bana baktı.

-"Biliyor musun şuan kafamda hesapladım da,sizin evin metrekaresi benim evdeki lavabomla eşit."

"Ne?"

-"Ne oldu?"
Ellerimi boğazına koyup sıkmaya başladım.
"Bana bak beni sinirlendirme.Tanrı şahidim olsun canımı sıkmaya başlama,bende senin boğazını sıkmayayım!"

-"Öhöm...ö..öhöm sıkıyorsun zaten manyak karı.Ah bırak bırak be...a..Ah BAYAN MANOBAN!E-EFENDİM!"
Annemden yardım istemesiyle gözümün döndüğünü anlayarak kendime gelmeye başlamıştım.Ne hâle sokmuştu beni ya?

"Bir şey mi istiyorsunuz,kızım?"
Ellerimi hafif sinirle çekerek derin bir nefes verdim.

"Hay-"

-"Evet efendim meyve suyu varsa içeriz.Portakallı?"
Kaşlarımı çatıp üzerine yürümeye başladım.
"Ne diyorsun be aptal!Burası otel mi he?!"

"Hayır ama müstakbel kayınvalidem getirir demi?"

"Ne?"
Tekrar üzerine saldıracakken birden kendini kollarıyla sarmalayıp konuşmaya başladı.

-"YA!Dur dur anlatacağım herşeyi sana bir bekle ya."
Derin bir nefes verip işaret ve baş parmağımla alnımı ovalamaya başladım.Yorgundum.
"Anlat artık.Derdin ne benimle?"
Sessiz geçen dakikalar sonucunda yutkundu.Sonra da gözlerini bana sabitledi.

-"Benimle evlenmen lazım Lisa."
Sarf ettiği sözlerle gözlerim kocaman açıldı.

"Meyve suyunuz geldi..."
İkimizin birbirimize bakışlarını görmüş ki

"Yanlış bir zamanda mı geldim acaba?"

Düşünceler?

Sizce Jungkook nasıl biri?

Lisa'yı nasıl buldunuz?

Lisa × Jungkook