Hastanedeydik.
Ara sıra ters ters bakıp cıkcıklayan Jungkook'un ağzına elimin tersiyle vurasım gelmiyor değildi hani!
Sanki bilerek çarpmışım gibi...
Ah bir de müşteri de gitti,tamam ya beni 2,3 güne kovarlardı işten.
"Beni hastaneye bıraktın işte.Defolup gitsene"Dudaklarını küçük çocuklar gibi büzüp yana dönerek küsüyormuş gibi numaralar sergiliyordu.
"Geçen günde yolun ortasında paramı alarak beni dımdızlak bırakıp gitmiştin."
Yana dönse bile ara sıra gözlerini bana dikip yine arkasına dönüyordu.Bıkkınlıkla göz devirip oturduğum yerde kollarımı etrafıma sararak yayıldım.
"Eee napayım yani?Bende bir taksiciyim ve tabiki de kat ettiğim yolun parasını alacağım."
Yüzümü buruşturdum.
"Hem bu hareketler ne böyle?Kaç yaşında adamsın,tabii arkamızdan silah sıkan adamları da unutmadım."
Kaşlarımı kaldırdım."Sen,sen bana hesap mı soruyorsun?!"
"HAH!"
Ellerimi şaşkınlıkla iki yanıma kaldırdım.
"Tamam...benden bu kadar"
Söylenerek çantamı topladım.
"Söylediğin gibi defolup gidiyorum!"Kararsız bir biçimde bana bakıp etrafı kolaçan ederken sanki tek kalmak istemiyor gibiydi.Derin bir nefes verip sahte oyunculuğuyla konuştu.
"Tamam ya.Kızmana gerek yoktu.Hem bekleyiver müşterin zaten başka bir taksi bulmuş-"
Dediği kalmadan koridorda bağırış yükseldi.
"JUNGKOOK!"
Duyduğu sesle gözleri parladı birden.Sonra da bana baktı gözlerini kısarak.Kapı hiddetle açılıp duvara çarptı.
"Jung-...Jungkook kardesim başına bir şey geldi sandım.ULAN İT OĞ-"
Beni gördüğü gibi susarken 'bu kim?' dercesine suratına bakarken Jungkook ise kollarını hasta yatağında iki yana bağlayarak bana gözleri kısık bakmaya devam etti.
"Hadi...defolup gidiyordun?!"Söylediği sözlerle şaşırıp dururken kalbimin biraz sızladığını hissettim.Cidden...cidden bu adam iki yüzlü şeytandı.Ben onun yüzünde müşterimi kaybetmiştim beh.
"Pislik herif"
Tıslayarak çantamı koluma asıp çekip gidecekken kapıyı kırarak giren çocuk kolumu tuttu.
"Sen onun kusuruna bakma."
İçten bir şekilde söylerken yorgun bir şekilde gülümsedim."TAEHYUNG!"
Saf şaşkınlık ve sinir ile bağırırken göz devirip geri Taehyung diye seslendiği çocuğa gözlerimi çevirdim.
"En azından bazıları halimizi anlıyor! Ve bu arada bir şey değil."Kolumu çekip giderken kapı eşiğinde Jungkook'un yatağın yanındaki terliğini, Taehyung'a fırlattığını gördüm.
"Şerefsiz herif! Pi-"Dediğini umursamadan taksiye binip durağa uzun yoldan geri döndüm.
Tam arabadan inip çayımı içecekken Tanrı cidden ayrılmamızı istemiyormuş gibi Jungkook'un paltosunu arka koltukta kaldığını gördüm.
"Tanrı belamı versin!"Zaten vermiş gibiydi de...
Kafamı şu koltuklara vursam bir şey olur muydu?Lisa × Jungkook
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçak Damat | liskook
Roman pour AdolescentsKitap tamamlanmıştır. |Kaçak Damat| -Düğününden kaçan bir damat, taksi şoförü olan ise genç bir kız.- -Lisa'nın annesi hasta idi. Jungkook un ise ölü. -Lisa nin çevresi az iken Jungkook'un çevresi hep genişti. -Lisa hakkı ile para kazanırdı Jungkook...