Aşkın Dili SafNac

gökyüzü bir oldu (Hüznün Kuşları)

İkisi de sabırsızlıkla doktordan gelecek cümleleri bekliyorlardı.

Naci safiye'nin elini sımsıkı tuttu.

"Zor bir hamilelik geçireceksiniz safiye hanım."

Safiye korkuyla kafasını kaldırdı. Nacinin kalbi birden çok hızlı atmaya başladı.

"Nasıl bebek iyi mi sorun mu var?"

Doktor gülümseyerek anne ve babaya döndü.

"Hayır yaşınızdan dolayı bebekler sizi biraz zorlayabilir. Malum belli yaşın üzeri gebelikler zor geçebiliyor."

Safiye ohh diyerek kafasını tekrar yasladı. Naci diğer elini de kalbine koydu.

"Merak etmeyin doktor, ben onu hiç yormam."

İki şapşal birden gözlerini açıp şok içerisinde doktora döndü. Ve aynı anda bir ağızdan konuştular.

"Bb-bebekler mi?"

Doktor safiye ve nacinin heyecanı karşısında sesli güldü.

"Evet, safiye hanım aileniz de ikiz var mıydı? Sizin de ikizleriniz olacak."

İkiside birbirine baktı heyecan ve mutluluktan söyleyecek kelime bulamadılar ama gözlerindeki ışıltı birbirlerine çok şey anlatıyordu.

"Evet benim ikiz kardeşlerim vardı. Birini kaybetmiştik."

Doktor kafasıyla onayladı ve tekrar ultrason ekranına döndü. Elini ise safiyenin karnında gezdirmeye devam etti.

"Hem de çift yumurta ikizleri safiye hanım."

Naci safiyenin elini alıp öptü.

"Birinin oğlan olduğunu görüyorum. Bakın şu küçücük şeyi görüyormusunuz. Oğlunuz çok sağlıklı."

Safiye ve naci oğulları olacağını duyunca heyecandan sarıldı.

"Ya diğeri doktor, diğeri."

"O biraz uykucu kuş sanırım. Sırtını dönmüş. Şu an ne yazık ki göremiyorum. Umarım bir daha ki kontrolünüzde uyanık yakalayabiliriz."

Uykucu kuşu duyunca safiye kolyesini elledi. Minik kuşlarımız diye fısıldadı.

"Safiye hanım sık sık kontrole gelirseniz sizin için iyi olacak 2 hafta sonra rutin kontrol yazıyorum size."

Elindeki reçeteyi uzattı.

"Ayrıca bu haplar ve vitaminleri kullanın lütfen."

Safiye üzerini düzeltmek için dikeldi. Naci safiyenin ayakkabılarını giydirmek için eğildi. Tek tek bağcıklarını bağladı bütün bunları yaparken o kadar heyecanlıydı ki. Bir değil iki çocuğu olacağı için içi içine sığmıyordu.

Ayağa kalkıp bir anda dalgınlıkla safiyenin alnından öptü. Doktor hazırlanmaları için odadan çıkmıştı. Safiye ona yaklaşan naciyi kollarıyla sardı ve sımsıkı sarıldı.

İkisi el ele hastane kapısından çıkarken kulakları ağızlarındaydı.

"Bu kadar nazlı olduğuna göre diğeri bence kız."

"Belli olmaz o naci. Belki de sadece senin gibi uykucu bir oğlandır. "

"Babasına çekti diyorsun."

"Belki de annesi gibi güzellik uykusunu alıyordur. Sağlıklı olsun safiye'm. İkisini de kucağımıza alalım."

Birkaç sokak sonra naci kafasını kaldırıp yukarıda ki tabelayı okudu. Sonra kafasıyla işaret ederek ileride ki kitap kafeyi gösterdi.