Nasıl Ölmek İstersin?

47 8 25
                                    

Bu bölümü kitapkarakterleriask a ithaf ediyorum. İyi ki <3

🎶 : Hurts Like Hell, Nefes Bile Almadan, Yıldızlara Bak, İ Hold You

Keyifli okumalar!

.

Gülü seven dikenine katlanır mıydı yoksa dikenini de sever miydi?

Eğer ben gül olsaydım yapraklarımdan çok dikenlerimi severdim. Sonuçta beni tehlikelerden koruyan onlar değil miydi? Evet, yapraklarımın görüntüsü güzeldi ancak her güzel olan şey aldatıcıdır. Siz beni gördüğünüzde gözünüze çarpan şey dikenlerim değil, kırmızı yapraklarım olur ancak beni elinize aldığınız an işte o zaman canınız yanar. Çünkü güzelliğime aldandınız. Yenildiniz.

"İnsanlar garip yaratıklar!"
Öyleler.
İnsanlar sahi garip yaratıklar.

Yeni odamın içine ilk adımımı attım ve içeriyi inceledim. Demir parmaklıklar, penceremde. Çatlamış, boyası dökülmeye başlayan gri renkteki duvarlar, sağ köşede tek kişilik bir yatak ve sol köşede de küçük bir giysi dolabı. Ah! halka açık tuvaleti unutmamak gerekir. Gözünüzde bir hapishanenin odası canlandı değil mi? Belki orası bile buradan daha güzeldir, kim bilir?

Solmuş, çekiştirmekten iyice bollaşmış beyaz renginin git gide sarıya dönüştüğü ince uzun kollumun etekleriyle oynamaya başladım. Bir adım daha attığımda kapı arkamdan kapanmıştı. Seslice nefes verip halka açık tuvaletimin lavabosuna doğru gittim önce. Aynada kendime baktım. Kendim aynada bana baktı, gülümsedi. Ben ona gülümsemedim. Aynadaki kendimi sevmediğimden değil, buna mecalim olmadığından. Kırılmış mıdır ona gülümsemedim diye?

Kepek yoktu ortalıkta. Uçmak istediğim o anlarda birden kaybolmuştu. Ne zaman yorgun hissetsem gelmezdi, giderdi yanımdan. Çok yorgun hissediyorum Kepek, gelme.

"Onu sen hayal ediyorsun" dedi yaşlı kadın. "Yorgun hissettiğinde onu hayal etmeye gücün kalmıyor çünkü"
Başımı salladım ona. Esnedim vücudumu gererek. Yorgundum ruhsal.

Ne zamandır uyuyordum bilmiyordum ancak güneş yeni batmaya başlarken yüzüme düşen ışıkları yüzünden araladım gözlerimi. Önce boş boş etrafı izleyip kendime gelmeye çalıştım ardından sürüne sürüne bir işkenceymiş gibi aynı odanın içindeki lavabomun önüne gidip yüzümü yıkadım. Aynada kendime bakarken gülümsedim bu sefer yansımama. Ancak o gülümsememişti. Ah dedi Kepek. Gördün mü senden intikam alıyor.

Kaşlarımı kaldırıp sevinçle Kepek'e döndüm, gelmişti. Aynı anda birden sinirlendim. "Nerdesin sen? Beni ne halde bıraktın ve olanlara bak. Hani her zaman yanımda olacaktın?"

Oflayarak yatakta zıplamaya başladı. Yaşlanmışsın dedi. İnsanlar senin kendini aynada gördüğün görüntünle tanıyor ancak ben ruhunu görüyorum direkt olarak. Ruhun çok yaşlanmış Venüs'ün Kızı. O kadar yaş almışsın ki benim zaten hep yanında olduğumu fark etmemişsin.

Oya Hanım haftada iki kez gelirdi hastaneye sadece. Onunla olan randevum iki hafta sonraydı ancak son yaşanan olaydan sonra bu haftaya almışlardı ve günlerden Oya'nın hastaneye geliş günüydü.

VENÜS'ÜN KIZI ~saudade~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin