Ahsen ve murat yanıma gelmişlerdi ama ortalıkta Aras yoktu hayla kahkaham durduramıyorum yerlere yığıldım ama hayla yok durmuyo kocaman evde bi patates bulamamıştım
"Sinem iyimisin seni bu kadar güldüren şey neyse söyle bizde gülelim"
"P-patates gülmeye devam ediyordum benden Bi kahkaha daha attım kaçıyorlar "
Ayağa kalktım ve yüzümü yıkayıp sakinleşmeye çalıştım. Murat ve ahsene döndüğümde bana uzaylıymışım gibi bakıyolardı
"Ben patates, köfte yapıcaktım bulamayınca şey oldu"
Murat bana doğru yaklaşmaya başladı şaşkın gözlerle ona bakarken o yanımdaki çekmeceyi açtı ve ne göreyim patatesler bana sırıtıyolardı
"Yenge patatesler burada bir dahakine bulamadığın bir şey olursa bize sorabilirsin "
Aslında yenge konusunca kıza bilirdim ama şu an ondan önçe başka bi konu vardı bana fakettirmemeye çalışsana alttan alttan bana gülüyordu
"Ahsen şu sevgilini al çık " derken ne göriyim ahsene bana gülüyordu
"Sendemi brütüs, Sendemi bana gülüyorsun "
Çok sinirlenmiştim
"ÇIKIN İKİNİZDE ÇABUK"
Onların kollarından tuttum ve mutfak kapısından dışarı cıkardım
"SİZİ GÖZÜM GÖRMESİN SİNİRİM GEÇENE KADAR BENİM KARŞIMA CIKAYİM DEMEYİN FENA OLUR "
Kapıyı yüzlerine kapattım ve onun üstüne de kilitledim. Telefondan müzik açtım feride hilal alının yok şarkısıydı son sese getirdim bir yandan şarkıya eşlik ediyor bir yandanda patateslerin bana sırıtan ağızlarını soyuyordum. Soyma işim bitinçe birisi mutfağın kapısını çalıyordu ama ben umursamadım. Şu an sakinleşmek ve kafamı dağıtmak istiyordum patatesleri yıkadım ve doğradıktan sonra üzerine güzele tuz ekledim yemek yapmaya o kadar cok dalmıştımki telefona gelen mesajları veya aramaları fark etmemiştim. Patatesi oçağa atmış köfte için gerekli malzemeleri koyup yoğururken arkamdan birisi sarıldı bu arastı onu kokusundan farketmiştim aynı jelibon gibi kokuyordu tatlı ve yumuşak. Jelibon aklıma nasıl geldi bilmiyorum ama benim yakışıklım cok yumuşaktı
"Sen neden bana çevap vermiyorsun? Ne kadar merak ettim seni farkındamısın "
Ellerim batıktı batık olmasa ona şu an sımsıkı sarılırdım
"Seni duymadığım için çevap vermemiş olabilirmiyim yakışıklım hem mutfaktaydım, mutfakta başıma ne gelebilirki"
"Neler gelmezki ya yağ üzerine dökülseydi Allah korusun ya ayağın kayıp düşseydi neyse hem sen neden kilitledin bu kapıyı bakalım "
Hıh daha yeni sakinleşmişken konu açıldıkça yine sinirleniyorum
"O iki gıçık ben patatesleri bulamadım diye bana güldüler bende onları mutfaktan kovdum. Şu patatesler bakarmısın ellerim yağlı "
"Hadi yemeği şu andan itibaren ikimiz yapalım "
Cok heyecanlandım aras dolaptan tabak cıkarttı tabağın üstüne yağını emsin diye pecete koydu ve yağdan patatesleri cıkarmaya başladı. Şu an ne kadar karizmatik göründüğünün farkında değildi galiba. Şu an koşup ona sarılmak için kendimi zor tutuyorum ama yok olmuyo elimi peçeteye sildim ve hızla arasın arkasına geçtim, ocağın altını kapatınca ona sımsıkı sarıldım
"Seni çooooook seviyorum yakışıklım "
Kollarımdan kurtuldu bana döndü ve o da bana sımsıkı sarıldı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AÇINASI AŞK
Tiểu Thuyết ChungBeni kurtardığını sanarken aslında kurtarmamıştı onun aksine daha fazla açı yaşatmıştı ve bu açıyı bir intikam yüzünden çekmek zorunda kalmıştım ¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~¦~|~¦~¦~¦ Sinem herkesin ki gibi normal bir hayat istemişti ama onun kader...