1.5

5.7K 826 371
                                    

birazcık da yan shipler 🤷🏻‍♂️

***

Seungmin, elinde tuttuğu tabletten bir yandan yapacağı sunumu okuyor bir yandan da ilerliyordu ki aniden elinden alınan tabletle hızla kafasını kaldırıp karşısındaki Hyunjin'e bakmıştı.

Hyunjin kendine bir sandalye çekip yayıldı. "Ne bu? Sunum mu? Tek kişi için fazla değil mi betacık?"

"Öyle zaten," deyip tableti onun elinden çekerek kendine aldı. "Ekildim."

"Bahtsız bedevi misin sen?"

"Ne tesadüf," dedi alayla. "Tüm bu bahtsızlıklarım senin hayatıma girmenle beraber başladı. Bir an önce çık da rahatlayayım."

Alfa bu lafa hiç alınmadan sırıtırken "Onu unut sen," diyerek tableti elinden geri almış ve sunuma bakmıştı. "Ne zaman sunacaksın bunu?"

"Öğleden sonraki derste."

Omuz silkti. "Bana bırak. Yarısını ben hallederim."

Kaşlarını çattı. "Bana bak alfa bozuntusu, kendini mükemmel görüyor olabilirsin ama o sunum çok önemli. Sence ben bunu sana bırakır mıyım?"

"Sen bilirsin," dedi Hyunjin alayla. "Tek başına yaparak da riske atıyorsun." Göz kırptı. "Hadi iddiaya girelim, sunumu yapamazsam sen her halükarda yapacağın için ben hayatından çıkıp gideceğim."

Seungmin çatık kaşları ile onu dinlerken "Ya yaparsan," deyip sormuş, onlara bakanları umursamadan odağını Hyunjin'de tutmuştu.

Hyunjin sırıttı. "Eğer yaparsam sen de benim istediğim bir şeyi yapacaksın."

"Oradan bakınca saf falan mı gözüküyorum bilmiyorum ama sen şeytanın tekisin, istediğini söylemeden bu teklifini kabul etmeyeceğim."

Alfa "Bu beni daha çok memnun eder," deyip omuz silkmiş ve kafasını kaldırıp ona sinirle bakan beta ile göz göze gelmişti. "Eğer o sunumu yaparsam, beni öpeceksin."

Seungmin güldü. "Rüyanda."

"O kadar emin olma bebeğim."

"Kes sesini." Tableti almak için uzanmıştı ki Hyunjin hızlı bir hareketle tableti arkasına doğru uzatmıştı. Dibindeki yüze bakarken "Kabul mü?" diye sormuş, Seungmin ise iç çekip doğrulmuştu.

"Kabul," deyip gözlerine baktı. "O sunumu yapamayacaksın zaten. Gidiyorum ben, işin bitince tabletimi getir Hwang."

Hyunjin'in hiçbir şey demesine izin vermeden arkasını dönüp dersliğe doğru ilerlemeye başladığında emindi, sunuma sadece birkaç saat vardı ve Hyunjin'i insanlardan duyduğu kadar tanıyorsa o da, o saat boyunca o sunuma kendini hazırlayamazdı.

Bunun eminliği ile kendini derse bıraktığında Hyunjin kendine bir kahve alıp bacaklarını masanın üstüne atmış, merakla sunuma bakmıştı. "Betacık iyi iş çıkarmış," deyip gülümsedi ve sayfayı kaydırdı.

Bu sırada Chan da dersten çıkıyordu, onun çıkması ile beraber sınıfa da diğer dersin öğrencileri girerken gördüğü gitar çantası ile sırıttı. "Hey," deyip Jeongin'in yanına varmış, Jeongin gördüğü yüz ile gülümsemişti.

"Nasılsın?" dedi yanına vardığında.

Omega omuz silkip gülümsedi. "İyiyim, biraz ders biraz gitar hallediyorum bir şekilde. Sen nasılsın hyung?"

"Ben de iyiyim," diye yanıtlamıştı büyük olan. Tam başka bir soruya geçecekti ki aniden arkadan koşarak geçen bir çocuk Jeongin'e çarpmasın diye hızlı bir hareketle omegayı bileğinden ve belinden tutarak kendine çekmiş, Jeongin ona yapışırken gözlerini şokla açmıştı.

star lost, minsung ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin