Kutu Kola

2.5K 67 16
                                    

İlk başta ne yazıyım bilemedim ama bölümü medyadaki şarkıyla okursanız çok güzel olur bölüm bitince illa aşağıya da bir şeyler yazıcağımdan daha fazla bekletmeden bitiriyorum ve iyi okumalar
___________

Annemin eve dönmesini beklerken ben de kaldırımda teyzelerin eteğinin dibinde diğer kızlarla beraber oyun oynuyordum. Sokakta da her zamanki gibi futbol oynayan erkekler vardı. Buraya taşınalı çok olmamıştı sadece 6 ay olmuştu. Babam öldüğünden beri annemle beraber kötü bir dönem atlatıp buraya Paris'e Fransa'nın diğer ucundan taşınmıştık.

4 ay önce kendime gelmiştim ve insanlarla sosyalleşmeye başlamıştım. Yine de burada insanlarla eğlenebiliyordum. Ne kadar 9 yaşında olsam da Paris'in kuytu köşelerinde hep dışlanan sokaklarında güzelce büyüyebiliyordum. Yine her zamanki gibi aşağıya inip kızlarla beraber oynuyordum annem işe gittiğinden çok geç dönüyordu, çoğu zaman ek vardiyaya kalıyordu ama ona rağmen bana bakmaya çalıştığı için onu çok seviyordum.

Maria teyze benden yanıma yuvarlanan domatesleri vermemi istemişti. Ama diğeri daha da ilerlemişti. Oraya doğru ilerleyip domatesi aldığım sırada suratımın sol kenarında bir acı hissettim o anda gözümden yaşlar süzülürken başladı ve elimle yanağımı kapattım. Maria teyze tam yanıma gelicekken tüm çocuklar bana bakıp gülmeye başlayınca daha da elimdeki domatesleri yere bırakıp arkama bakmadan koşmaya başlamıştım.

Bir sokağı geçtim ikincisi de geçtim büyük ihtimalle yüzüm kızarmıştı daha sakin ve insanların olmadığı bi parka gitmiştim orda banka oturup dizlerimin kendime çektim ve ağlamaya başladım. Hepsiyle her zaman iyi anlaşırdım neden böyle yaptıklarını anlamamıştım. Çok çok üzüldüm ne yapacaktım şimdi ben.

O sırada birisi kafama iki kere dokundu ağlamaktan şişmiş ve kızarmış bir çift göz ve moraran bir göz altıyla kafamı kaldırdığında karşımda bizim sokaktaki futbol oynayan çocuklardan biri olduğunu gördüm. adı Kylian'dı sanırım yanıma oturmuştu. Kolunun altında futbol topu vardı. Ayağa kalkıp karşısına geçtim "Ne oldu sen de dalga geçmeye mi geldin?" dedim. Bir yandan göz yaşlarımı silmeye çalışıyordum. Topu bankın üzerine bırakıp "Hayır ben sadece özür dilemek istemiştim" dedi ve mahçup bir şekilde yere baktı. Ben şaşırmıştım ama taviz vermeden "Hem gülüp hem özür mü dileyeceksin?" diyip histerik bir gülüş attım ama gülerken canım yanmıştı yüzümün nasıl olduğunu bilmiyordum.

Aslında çok merak da etmiyordum sadece karşımdaki çocuğun benimle dalga mı geçtiğini yoksa gerçekten özür dilemeye mi geldiğini anlamaya çalışıyordum. Bana bakıp "Ben sana gülmedim herkes güldü ama ben gülmedim zaten sokaktaki teyzeler kızdı diğerlerine güldükleri için ben de direk topu alıp geldim peşinden gerçekten özür dilerim" dedi.

Bannka oturup ona öylece bakarken ben de yanına oturdum. Üstümde mavi kot bir şort onun üstünde kırmızı üzerime bol gelen bir tişört vardı. Yaz gelmek üzereydi ve hava gerçekten çok sıcaktı. Yanımdaki çocuğun üstünde de bi takımın forması vardı ama hangi takım olduğunu anlamamıştım. Yanına oturup ne desem bilememişim çok garip bir durumdu. Oturduğumuz yerden Sen Nehri görünüyordu onu izlemeye başladığım anda yanımdakinin ses çıktı "Çok acıdı mı?". Bende ona dönüp
"Gülmeleri daha çok canımı yaktı ama sert geldi top da acıttı biraz" dedim gülümsemeye çalışarak.

Yanındaki topu alıp hadi gel üstüne koymak için soğuk bir şeyler bulalım dedi ve ayağa kalkıp bana elini uzattı. Bir eline bir de suratına baktım sonra elini tutarak peşinden gitmeye karar verdim. O da verdiğim karardan memnun olmuş gibi gülümseyerek beni parktan çıkardı.

Yakınlarda olan bi büfeye gittiğimizde büfede duran abiden bi teneke kola istedi. Orada duran abi fiyatı söyledikten sonra cebinden çıkardığı bozuklukları saymaya başladı ama galiba yetmiyordu ki parmakları aynı sayıların üzerinde dönüyordu. Bende arka cebimden çıkardığım kağıt parayı abiye uzattım ve para üstünü alarak kolayı suratıma koydum. Çocuk arkamdan gelerek bana yetişecek "Bir daha özür dilerim sana hem ben bunu teklif ettim hem de sen ödedin" dedi bende gülümsemiştim ama daha az sızlamıştı top gelen yer.

Bir süre konuşmadan yürüdük ve ilk başta oturduğumuz yere tekrardan gittik. Topu aramıza koydu ve bağdaş yaparak oturduktan sonra ona döndüm:
_Adın Kylian mıydı? dedim. O da elini uzatıp "Kylian Mbappe geleceğin futbolcusu" dedi bunu dediğinde sırıtmadan edemedim. O da bana bakıp "Hey neden gülüyorsun" diyip beni omzundan yavaşça ittirdi. "Senin bu gidişle vurduğun tüm toplar top toplayıcıları sakatlar" dedim. O da gülmeye başlamıştı.

Sakinleştikten sonra bana adımı sordu ben de elimi uzatıp "Ella Lopez" dedim elimi kavrayıp sıktı elimi geri çektiğimde saatin kaç olduğunu düşündüm ve artık eve gitmem gerektiğini düşündüğüm için ayağa kalktım ve "Gitmem lazım annem bekliyor" dedim ama gitmeden önce durup ona baktım ve "Beni bu halimle de severler dimi?" dedim. Çok dürüstçe sorduğum bir soruydu çünkü beni kabullenmemelerinden korkuyordum. O da kafa "Salla boşver onları ben severim" dedi ben de gülümseyip eve doğru gittim.


______________
Vote atıp yorum yapar mısınız? İlk yayınladığım hikaye o yüzden altına ne yazayım bilemedim. Umarım beğenmişsinizdir.

Hearts Adore / Kylian MbappeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin