Kahvaltı

388 23 8
                                    

Sabah kurduğum alarmın çalmasıyla uyanmıştım. Yanımdaki sürahiden koca bir bardak su doldurup onu içtim.

Üstümden yorganı itip kendimi yataktan kalkmak için kendimi ikna etmeye çalışırken telefonum çalmıştı.

Elimi komedine atıp telefonu aldığımda arayan Kylian'dı.

_Efendim Kylian.
_Günaydın yok mu? Ne bu enerji, daha doğrusu enerjisizlik.
_Daha yataktan bile kalkmadım da ondan.
_Yataktan daha kalkmadın mı?
_Evet alarmım daha yeni çaldı.
_Ama sen bana onda buluşalım dedin ve saat ona çeyrek var.
_Mbappe şakanın sırası değil gerçekten. Alarmı yanlış saate kurmuş değilim ya.
_El asıl şaka yapıyorsan komik yapmıyorsan daha komik durumunda olan sensin.

Telefonu hoparlöre alıp saati kontrol ettiğimde gerçekten de şaka yapmadığını gördüm.

Kendime kızan cümleler kullanmaya başladığımda Mbappe telefonun diğer ucundan gülüyordu.

Ben de bir yandan kurduğum alarmı kontrol ettiğimde alarmı doğru kurduğumu fakat onca ertelenen alarmla anca kalktığımı fark etmiştim.

_Ella ben asıl seni yola çıktım demek için aramıştım ama yani bir şey lazım mı diye?

Daha kahvaltıda ne yapacağımı bile düşünmemiştim ki. Hemen bir şeyler uydurmam lazımdı.

_Tamam gelirken şey, şey kruvasan al kahve ile çok iyi gider süper olur, diye toparlamaya çalıştım.

O da gülüp "Tamamdır şef, aç bırakma da bizi" dediğinde kahkaha atmıştı.

Ben de homurdanıp telefonu kapadım.

Hemen banyoya gidip dişlerimi fırçalayıp suyla yüzümü yıkadım. Cilt bakımı yapacak kadar zamanım yoktu.

Saçlarımı sıkı bir at kuyruğu yapıp mutfağa geçtim.

Hemen dolaptan ekmekleri çıkarıp onları kare şeklinde dilimledim.

Üstlerine koymak için jambon çıkardım.

Bir yandan ekmekleri kızartırken diğer yandan da ekmekler için sos hazırlıyordum.

Sos için süzme yoğurt, kajun baharatı, toz biber ve kırmızı biber kullanmıştım.

Ekmekler ısındığında üstlerine sosları sürüp üstlerine jambonları yerleştirdim.

Sonrasında kahve yapmak için kahve alırken elim ayağıma dolaşıp kahve paketini yere düşürmüştüm. Şansıma sadece dışında kalan kahveler uçuşmuştu.

Hemen onları pişmeye koyup odama geri döndüm.

Altıma gri bir eşofman üstüne de lacivert bir sweat giydim.

Tam saçımı halledecekken kapı çalmıştı ve yetişemediğimi düşünerek kapıya gitmiştim.

Kapıyı açtığımda elinde kruvasan paketiyle duvara yaslanmış Mbappe'yi görmüştüm.

Saçlarımı karıştırıp içeri girerken "Size de gün anca aydınlar" diyerek içeri girdi.

Görebileceğine emin olduğum anda suratımı büzmüştüm.

O da avcunu suratıma basıp sonrasında çenemi sıkmıştı.

Ben ondan kurtulmaya çalışırken çoktan elindekini masanın üzerine bırakmıştı.

_Bize ne hazırladın bakalım bu sabah, boğazını temizleyip "Yani son on dakikada" demişti.

Ben de elimdeki spatula ile kafasına vurup yumurtaları tavaya kırmıştım.

Hearts Adore / Kylian MbappeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin