Çift R

470 19 1
                                    

Arabada giderken orada beni neyin karşılayacağını düşünüyordum. Bilmediğim, yaşamadığım bir hayat.

Kendime baktığımda bunun ben olduğum fikri çok garipti ve farklı geliyordu.

Varana kadar hiç konuşmayıp sadece bunu düşündüm.

Vardığımızı kapımı açan valeden anlamıştım.

Arabadan inip elbisemi düzeltirken Kylian gelip koluma girmişti.

İçeri girerken nişan hakkında bazı bilgiler veriyordu.

_İçerdeki takımın basın bölümünden birinin nişanı o yüzden takımdaki çoğu kişiyi görebilirsin. Ayrıca bir sürü de yemek vardır eminim ki. Sen en çok onu seveceksin dediğinde dirseğimi karnına geçirmiştim.

Bana yalandan kötü bakışlar gönderdiğinde ben de suratımı buruşturup ona bakmıştım.

Tören dışarıda yapılacaktı. Beni en çok şaşırtan da oydu. Bu soğukta. Tabi Mbappe bana bu bilgiyi vermediği gibi bana ceket ya da en azından şal bile düşünmemişti ama sesimi çıkarmadım.

Bahçenin girişinde bir kadın gelip bizi karşıladı ve masamıza götürdü.

Masada bizden başka takımdan bildiğim Neymar, Veratti ve galiba Kimpembe vardı.

Gülümseyerek oturduğumda bir yanımda Neymar diğer yanımda ise Kylian vardı.

Biz oturduktan hemen sonra önümüze yemek tabaklarını koymuşlardı.

Durum böyle olunca direk Mbappe'ye bakmıştım ama güldüğünü saklamaya çalışıyordu.

Ben de ona bakmayarak Neymar ile sohbete giriştim.

Yani sonuçta o Neymar'dı. Konuşmamaya çalışmam daha garip olurdu.

Kısa bir sohbetin ardından Kylian'ın sohbetini dinledim.

Sonrasında biri sahneye çıkıp bardağına bıçağını hafifçe vurmuştu.

Herkes bu anı beklercesine arkaya doğru baktığında arkadan kadın geliyordu. Sahne de de adam vardı.

Herkes yerlerine geçtikten sonra kadının bir arkadaşı ve Kylian şahitlik için sahneye geçmişlerdi.

Galiba katıldığımı hatırladığım nişan töreni ya da düğün yoktu. yani bu ilk nişan törenimdi. O yüzden her şeyi merakla izliyordum.

Bir adam garip kıyafetlerle gelip  kadın ve adamın söylediklerini tekrarlamasını istedi.

İkisinin tekrarından sonra kadının arkadaşına ve Mbappe'ye şahit olup olmadıklarını sordu.

Onlar da olumlu anlamda kabul ettiklerinde galiba onlar artık evlenmişlerdi.

Benim bakışlarıma şaşıran Neymar "Daha önce hiç nişan töreni izlememiş gibi bakıyorsun Ella." deyip gülmüştü.

Ama ben gözümü sahneden almadan elimi ona doğru savuşturup "Zaten katılmadım. Sadece okudum ama onda da böyle değildi." diye yanıtladım onu.

Kylian yanımıza döndüğünde oturmaya çalışırken onun yerine kaymıştım ki o Neymar ile oturup rahatça konuşabilsin.

O ne yapmak isteyip bana teşekkür edercesine bakmıştı.

Neymar da dalga geçerek "Galiba sohbetim sarmadı" dediğinde gülmüştüm.

Bir saatin sonunda çok sıkılmıştım.

Konular iyice futbola geçtiğinde bile bir süre sonra ilgi odağımdan çıkmıştı.

Ama yemekler gerçekten Kylian'ın dediği gibi aşırı güzeldi.

Her şey inanılmaz bir özenle hazırlanmış gibiydi. Tabaklar, dizayn kelimesin anlamıyla her şey mükemmeldi.

Ve bu mükemmellik bana sadece kendimin ne kadar normal ve diğer herkese benzer ve farklı yönümün olmadığını hatırlatıyordu.

Masaya gelen içkilerden iki bardak içmiştim.

Kafamın güzel olmayacağına güveniyordum. Çöünkü Kylian gerçekten de normalden fazla içmişti ve sürekli gülmesinden bile içtiğini anlayabilirdiniz.

Yavaş yavaş davetin sonuna gelirken ilk teknik kadro ayrılmaya başladı.

Sonrasında ise birkaç çalışan ve oyuncu gittikten sonra bizim de gitmemiz gerektiğini belirtmek için Mbappe'nin ayağını dürttüm.

Kaş göz hareketleriyle kendimi anlatırken beni anlayıp masadakilere gitmemiz gerektiğini açıklıyordu.

Onlar ise sevecen bir şekilde bizi uğurlamışlardı.

Kylian'ın kafası güzeldi. Belki sarhoş değildi ama kafası güzeldi. Buna eminim.

Arabaya bindiğinde ben de yan koltuğa geçmiştim.

İlk on dakika çok sessiz geçmişti. sonrasında dayanamayıp "Antrenmanların ne olacak? Bu kadar içtin. " diye sordum.

O ise "Ya başlarım futboluna da, basketine de"

_Tamam sakin ol. bir şey demedim
_Of özür dilerim bazen her şey üst üste binebiliyordu. Bir de içince.
_Mesela...?
_Bilmiyorum. Sorun benim galiba ya. Yani ben ve hissettiklerim ile alakalı, derken araba boş yolda olmasına rağmen şeritten şerite kayıyordu.

Kemerim bağlı olsa da bu benim geriyordu. Kylian'a kenarına çekmesini söylediğimde başta bir süre reddetmişti.

En sonunda zorla çektiğinde onu arabadan indirip kaldırım kenarına oturttum.

Arabadan gidip su bulduğumda onun yüzüne doğru bir tane atmıştım.

Benim yön yoksunluğum ve onun dalgınlığı yüzünden su koluna gelmişti.

Ben kırkırdarken o ise suyu içmekle meşguldü.

Yanına gidip oturduğumda kafasını omzuma koymuştu.

Bir süre sessizce öyle kaldıktan sonra "Neden daha önce bulmadın beni?" diye mırıldanmıştı.

_Nasıl yani tam anlamadım.
_O kadar da önemli değil sadece keşke beni biraz daha önce bulsaydın.
_Sen beni neden bulmadın, diye sordum yanıt vermektense.

Şahsen o beni isteseydi daha kolay bulurdu. Arkasında maddi manevi her türlü güç varken, neden gittiğimi biliyorken ve nereye gidebileceğimi bilebilirken bunları söylemesi çok saçmaydı. Yada en azından bana öyle geliyordu.

Bu soruma cevap vermemişti. Ben ise onun cevap vermediği her saniye ayağımla yerde ritim tutmaya başlamıştım.

Vurmamın etkisiyle rahatsız olmuş olacak ki kafasını kaldırdı.

Bana baktığında düzgün olmalarına rağmen saçımı düzeltti. Sonrasında ise elini yanağıma yerleştirdi.

Baş parmağıyla yanağımı okşarken etkilenmemek için kendimi tutuyordum. Bunu yapamazdım, bu kesinlikle ama hayır olmaz.

Ama nedenini bilmediğim şekilde hareket edemiyorduk. Ben de o da hareketsizce gözlerimizin içine bakıyorduk.

Aklıma gelen kişi Layla'dı ama o an öyle bir andı ki göz temasını kesemedim.

Layla'ya bunu yapmamalıydık şu an her ne oluyorsa.

Buna ihtiyacım olduğunu evrenden bunu anlamış gibi Kylian'ın telefonu çaldı.

Arayanın Layla olması suç duygumu iyice yükseltmişti.

Neden bu oluyordu bilmiyorum ama hakim olmam lazımdı kendime.

Layla sanırsam nişanın nasıl gittiği hakkında dil döküyordu.

Bir yandan arabaya bin işareti yaparken bir yandan da telefonla konuşuyordu.

Telefonu kapattıktan sonra da konuşmadık. Arabaya bindik, beni evimin önüne getirdiği ve sonra "Bende kalan eşyalarını alırsın bir ara?"

_Hıhı evet iyi geceler.
_İyi gecelerr.

Hearts Adore / Kylian MbappeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin