En Başa Dönmek

301 20 4
                                    

Arabada bindikten sonra istediğim şarkıyı açmam için telefonunu uzatmıştı.

İlk başta hangi şarkıyı seçeceğimi gerçekten bilemedim Fakat sonra sadece tek bir şarkıyı istedim.  Style

Bana dönüp "Taylor mı dinliyorsun" diye sordu.

Ona dönüp "Lütfen bana Kanye'ci olduğunu söyleme" dedim.

_Aralarındaki mevzu ne inan hiçbir fikrim yok. Sadece Taylor'ı lise çağındaki kızlar dinler diye düşünmüştüm.
_Yani kadın müzik endüstrisi lütfen. Benimle sadece biraz dinle.
_Gerçekten bilmiyorum El.
_O  zaman açtığım beş şarkıdan hiçbirini beğenmezsen senin dediğin doğru çıkar. Fakat birini bile beğenirsen bundan sonra sürekli Taylor'a maruz kalacaksın. Gerçi sevmezsen bile kalacaksın ama yine de sen dediğim gibi düşün.
_Beş şarkı için süreniz başlamıştır.

Kesinlikle açacağım şarkıları çok iyi düşünmem lazımdı. Bir kere "Blank Space" olmazsa olmazımızdır. En manyak şarkılarındandır.

Galiba ikinci şarkı "This is What We Can't Have Nice Things" olabilirdi.

Üçüncü şarkım için "Love Story" ile "State of Grace" arasında kalmıştım. Ama "Love Story" için karar kılmıştım.

Dördüncü olarak "Better Than Revenge"i  seçmeyi gerçekten çok istiyordum. Ama bunu seçersem bana tam bir liseli kız muamelesi yapacağını düşünüyordum. O yüzden "mad woman"ın daha iyi gideceğini düşündüm.

Beşinci şarkım aşık olduğum "Wildest Dreams" olarak kararlaştırmıştım.

Hepsini sıraya koyup telefonunu bırakmıştım. Kafamı arkaya yaslayıp tüm müzikleri dinlemesini beklerken bir yandan da oraya vardığımızda ne olacağını düşünüyordum.

Neden oraya gitme fikrini ortaya attığımı bilmiyordum. Aklıma bir anda orası gelmişti ve direk söylemiştim. Düşünmeden yapılan bir şeydi ve sonunda pişman olmak istemiyordum.

Düşüncelerimin beni boğmaya çalıştığını fark edince camımı açıp kafamı kapıya yaslamıştım. Böylece kafamın yarısı açık zamdan dışarı çıkmıştı ve saçlarım uçuşuyordu.

Ne ara "mad woman"a gelmiştik bilmiyorum ama şarkının havası beni de kavramıştı.

Bir sonraki şarkıya geçtiğinde kafam direk Kylian'a dönmüştü. Hiçbir şarkıyı dinlerken onu izlememiştim ve tam olarak ne düşündüğü hakkımda da hiçbir fikrim yoktu.

Ona baktığımı fark etmiş olacak ki gözlerini yoldan birkaç saniyeliğine ayırıp bana bakmıştı.

Gözlerimizin buluştuğu o kısa süre boyunca ona tebessüm ettim. O da bana gülümsemişti.

Tüm şarkılar bitince başka şarkının çalmaması için müziği durdurmuştum.

_Evet alayım düşüncelerini.
_Bir kere açtığın ilk şarkının sözlerini tüm şarkı boyunca hissedebiliyordun. Onun o kısmını beğendim. Bir tane şarkıda Rome ve Juliet'ten bahsediyordu. O pek benlik değildi. Son şarkı da fena değildi işte.
_Son şarkı fena değil miydi? Son şarkı "Wildest Dreams". O şarkı bir mükemmellik örneği ve sen sadece fena değil mi dedin?
_Yani üzülme diye iyi diyebilirim ama ortalamaydı benim için. Beni en çok şaşırtan ondan bir önceki oldu. Bunu yirmi dakika önceki halime söylesen gülerdi ama o şarkı gerçekten hoşuma gitti bak.
_Mad woman mı?
_Evet galiba o. Güzeldi yani. Çok dile getirmesene ya işte.

Bu dediğine sadece kahkaha ile cevap vermiştim.

Arabadan gelen ses ile kafamı ekranına gelen mesaja çevirdim. Mesaj Layla'dandı.

_Sevgilim kafamı derslerden kaldıracak zamanı anca buldum da. Sana da biraz zaman ayırmam lazım o yüzden bu akşam bana gelmeye ne dersin. En sevdiğin etten de aldım. Baş başa zaman geçirmiş de oluruz Özledim seni, yazıyordu.

Layla okulu için çok çabalıyordu ve o yokken Kylian ile birlikteyken kendimi kötü hissetmekten vazgeçemiyordum. Çünkü adamdan deli gibi hoşlanıyordum ve adamın sevgilisi vardı, sevgilisi.

Kafamı tekrar cama koyup gözlerimi yola çevirmiştim. 

Kylian ise Siri'den Layla'ya akşam buluşabileceklerini yazmasını istemişti.

Gerçekten durumumun vahimliği buydu işte. Benim onu sevmem ve onun bir ilişkisi olması.


Sokaklar gittikçe daha tanıdık olmaya başlamıştı. Evlerin kat sayısı gittikçe azalmıştı. Ortalık gittikçe sakinleşmişti.

Araba yavaşça sokağın başına girip park ederken camımı kapatıp etrafı inceliyordum.

Sokakta sadece bir tane üç katlı bina vardı gerisi ya bir ya iki katlıydı. Tam da hatırladığım gibi.

Arabayı kapatıp bana döndüğünde ben de ona döndüm. Buraya gelmeyeli neler olmuştu, yıllar geçmişti.

Derin bir nefes alıp çantamı kavramış olan elimle askısını daha da sıkı kavradım ve arabadan dışarımı addım attım.

Mbappe gelip omuzlarımdan tutmuştu. Derin bir nefes alıp sokağa doğru yürümeye başladım.

Galiba tahmin ettiğim kadar zor olmayacaktı. 

_İyi anılarına odaklan. Onların zihnini ele geçirmesine izin verme. Bırak iyi anılar gelsin.

Kylian'ın suratıma top vurması, elimizde dondurmalar ile parka koşmamız, geceleri hep beraber yapılan Ronaldo Messi kavgaları...

Bunları hatırlamak giderek rahatlatıyordu. Ta ki oturduğumuz apartmanı görene kadar.

"Annen camdan düşmüş, kaybettik anneni" diye ilk ses duyuldu.

"Çocuk başıyla yetimhanelerde sürünür artık" diyen ikinci bir sesle beraber nefesimi düzene sokmaya çalışıyordum ama bunu başarabildiğim pek söylenemezdi.

Kulaklarımda tamamen uğultular vardı. Beynim bunları şu an mı uyduruyor ya da gerçekten o an duyduğum sözcükler miydi bunlar bilmiyordum.

Kaldırıma çöküp oturduğumda Kylian da benimle beraber oturdu.

Suratımın önüne düşen saçları kulağımın arkasına sıkıştırıp nefes almam gerektiğini söylüyordu ama ağzımı ne kadar açayım nefes alamıyordum.

Gözlerimden yaşlar akıyordu. Kulağımda çınlayan sözler, her şeyi sil baştan yaşatıyordu.

Başka bir şeye odaklan Ella, yapabilirsin.

Domates, top, park, kola, futbol, nefes al, nefes al Ella.

O an her şeyin farkına tekrardan varmaya başlamıştım.

Mbappe beni tutup nefes almamı söylüyordu. Kaldırımda oturuyorduk ve sakin olmaya çalıştım.

Nefesin yavaşça düzene girerken Mbappe beni göğsüne yaslamıştı. 

Ben de tüm ağırlığımı ona bıraktım ve hıçkırarak ağlamaya başladım.

Galiba daha önce hiç yüzleşmemiştim bununla. Bu kadar yıldır hep kaçmıştım, her zaman her şeyde olduğu gibi.

Bir süre boyunca orada öylece kaldık. Ne kadar sürdü kestiremiyordum çünkü o süre boyunca kaçtığım her şeyi düşünmüştüm.

En sonunda kafamı kaldırıp Kylian'a bakınca o da kafasını eğip bana bakmıştı.

Gözlerine baktığımda gördüğüm şey beni çok şaşırtmıştı.

Kylian'ın gözleri doluydu ve korkuyormuş gibi bakıyordu bana.

Ben tekrar kendisine yaslayıp sarılmıştı.

Ben de ona sıkıca sarılıp yüzleştim, aklımdan geçen her şeyle.

Bunu o olmasa yapabilir miydim bilmiyorum. Fakat buradaki varlığı bile beni güvende hissettiriyordu.

Hearts Adore / Kylian MbappeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin