İFTİRA.

67 4 0
                                    

Kübra dersin sonunda Ezgi ve Elif'e çaktırmadan fotoğrafı Emre'ye göstermeyi ve sonra da Emre'nin sevgilisi olan aynı zamanda da Kübra'nın kuzeni olan Yasemin'e göstermeyi planlıyordu.Ezgi ve Elif ise karşıdan karşıya birbirlerine gülümsemeler yolluyorlardı birazdan olacaklardan habersiz...

Ezgi zilin sesini duyar duymaz kurtulmuşcasına bir halle Emre'nin yanından kalktı ve Elif ile biraz beyinlerine oksijen gitmesinin gerektiğini düşünerek bahçeye çıktılar.O sırada Kübra planın ilk adımını Emre'nin yanına giderek attı.

Emre sırasında umursamaz ve yayılmış bir vaziyette oturuken yanına Kübra'nın gelmesiyle doğruldu. Kübra Emre'nin sırasına elini koyup destek alarak telefonunu uzattı.Emre neyi ima ettiğini anladı ve telefonu Kübra'nın elinden alarak fotoğraflara baktı.Bakarken kaşları çatık,dili iç yanaklarında geziyordu.

Fotoğraflar hoşuna gitmişti,belliydi. Kübra açısından da Ezgi'ye iyi bir intikam olacaktı.Tenefsleri 15 dakikalıkdı.Emre zaman kaybetmeden Kübra'ya gelişecek olayı anlatıyordu:

'' Bak şimdi,ilk önce gidip Sinem'i bulacaksın,biraz havadan sudan sohbet edip yavaş yavaş konuya gireceksin ama istemsiz bir şekilde.Yani anlatman için veya fotoğrafları göstermen için sana ısrar etmesini sağla.Ve sonra da biraz gaz verdinmi tamamdır.Zaten Sinem kıskanç kızdır,kuzenini tanıyosundur herhalde.Ona göre davran.Hadi! ''

Kübra gözünü olayı kavramışcasına kırptı ve telefonuyla birlikte Sinem'in sınıfına,alt kata indi.Sinem'in sınıfta olduğunu görünce sakin ve olgun bir şekilde istifini bozmadan yanına gidip oturdu.

'' Hayırdır Küboş ? sen bu tarlalara uğrarmıydın ?''

'' Yok be kuzi,özlemişim seni.Dedim bi bakayım ne yapıyor.''

'' İyi yapmışsın.Eee dersler nasıl ? ''

'' İdare eder,senin ? ''

'' Aynı.Emre'de sizin sınıftaymış öyle söyledi.Kızlarla arası nasıl ? Artık enişteni sen gözlemleyeceksin kuzi.''

'' Iıı...şey,tabii de bende bunun için gelmiştim aslında yanına ama karasız kaldım söylemek ve söylememek arasında.Şu saniyeden sonra da bence söylemem gerek.Kuzenimsin sonuçta iyiliğini isterim.''

'' Söyle hemen.''

'' Şey...bak kuzi bu Ezgi varya bi ara kankamdı.Şimdi bağlantımı kestim.Neyse konumuz bu değil.Kısaca Ezgi Emre'ye yazıyor.''

Sinem gözlerini birden açtı ve şoktan çıktıkdan sonra kaşlarını çatıp, göz kapaklarını açıp kapatarak Kübra'ya yöneldi.

'' Neey ! ? O kim lan Emre'ye yazıyor ? Bi saniye emin misin ? ''

Kübra numaradan üzüntülü ve endişeli bir şekilde telefonunda fotoğrafları açarak Sinem'e verdi.Sinem sinirden kıpkırmızı kesilmiş ve ellerini kıtlatmaya başlamıştı.Bu da çok öfkeli olduğunun göstergesiydi.Kübra bunu farkındaydı.Biraz endişeli olsada oyunu sonuna kadar devam ettirmekde kararlıydı.Sinem tek kaşı kalkık ve kıpkırmızı suratıyla fotoğraflara baktıkdan sonra ayağı bir hışımla kalktı.Onunla birlikte Kübra'da kalktı :

'' Nereye ya ? sakın Emre'den hıncını alma kuzeeen. O birşey yapmadı tam tersi Ezgi'yi yanından kovdu ama Ezgi ısrarla oturmak istedi.Emre'nin suçu yok.''

'' İkisiylede hesaplaşacağım.''

Sinem sınıfdan sinirle çıkarak Emre'nin yanına giderken,Kübra'da planının 2.kısmını başarmanın sevincindeydi.Olacakları tahmin edebiliyordu ve Sinem'İn peşinden gitti.Sinem çoktan Emre'nin sınıfının olduğu kata çıkmıştı.Kübra'da yetişmişti.Kapının ağzından tam içeri girecekken frenledi ve Sinem ile Emre'nin kavgasını izledi :

'' Sana inanmıyorum Emre ! Kız saatlerce sana yazmış ve sesini çıkarmamışssın.''

'' Ya kızım,beni deli etme.Hoca oturtturdu,o kezoya meraklı değilim ben.Gelipde burda bana ötme.''

Sinem of çekerek cam kenarına geçip etrafı izliyordu ve düşünüyordu.O sırada Ezgi ve Elif'İ bahçede kol kola gezerken gördü.Birazda olsa sönmüş sinir ateşi tekrar alevlendi ve hızlıca aşşağı indi.Kübra,Sinem gider gitmez sınıfın kapısından içeri girip Emre'ye gözleriyle ''onaylandı'' işaretini verdi.Emre sırasından gayet soğukkanlı bir şekilde kalkıp cam tarafına gitti.Orda Sinem'i sinirlendirecek birşeyin olduğunu farketmişti.Baktığında Sinem Ezgiyle konuşuyordu Elifte onların muhattabını kesme çabasındaydı.Emre Kübra'ya yöneldi:

'' Lan bi git bak şu Sinem'e.Planı abartma Ezgi biraz korksun yeter.''

'' Nerdeler ? ''

Emre gözüyle dışarıyı işaret etti ve Kübra bahçeye fırladı.Birkaç dakika sonra Emre Kübra'nında oların yanında olduğunu gördü ve heyecanla onları izlemeye devam etti.Kübra ise Sinem'in kolundan tutarak ani birşey yapmasını engellemeye çalışacakdı.Sinem kolunu Kübra'nın elinden kurtararak Ezgi'nin üstüne yürüdü :

'' Kızım sen kimsin ha ? Emre'ye yazıyorsun,Yavşıyorsun !''

'' Ne yavşaması ya ? Tövbe de.'';

'' Kübra şu resimleri çıkar.''

Kübra resimleri açıp telefonu Sinem'e verdi ve olayı akışına bırakıp izlemeyi tercih etti.

'' Bunlar ne ? Çocuğun içine düşeceksin resmen.''

Ezgi Sinem'in gösterdiği fotoğraflara baktı.Kaşları aniden çatıldı ve Kübra'ya baktı.Hem sinirli hemde şaşkındı.Birkaç saniye Kübra'ya bakarak tüm herşeyin suçlusunun o olduğunu anladı.

'' Bak adın ne bilmiyorum ama Emre'yle bir alakam yok.Hepsi Kübra'nın tuzağı,bana olan kininden yapıyor bunları.Emre ile muhattab bile olmuyorum,olmamda.''

Sinem Kübra'ya bakarak cevap vermesini bekledi.

'' Hayır kuzen.Yaa şuan suçluluk duygusundan suçu bana a-atıyor.İnanma.''

'' Sana acıyorum Kübra.Bana böle iftiralar atacak hale geldin ya kıskançlığından,acıyorum sana.Sana gelince,Emre'nin kıskanç sevgilisi.Böyle gelipde beni tehdit etmene falan gerek yoktu.Gelip sorsarydın anlatırdım,orayada beni hoca oturtturdu,bende çok istemedim Emre'nin yanında oturmayı ama Hocaya karşı gelemezdim.Mecburiyetten oturdum.Emre'ye yazdığım falan yok.Kübra'nın aklı sıra kurduğu bi kumpas,ben diyeceğimi dedim hadi Eyvallah.''

Ezgi ve Elif oradan ayrıldılar...

Sinem, Ezgi'den olayın aslını dinledikden sonra bakışlarını öfkeli bir şekilde Kübra'ya çevirdi.Kafasını sallayarak :

'' Seninle sonra görüşeceğiz.''

Çıkış zili çaldı ve Elif Ezgi'nin çantasınıda alıp tekrar bahçeye indi.İkisi birlikte eve gitmek için yürümeye başladılar.İkisininde ağzını bıçak açmadı.Bi 10 dakika sonra Ezgi evine geldi ve Elifle görüşerek içeri girdi.Evde kimse yoktu.Annesi ve babası çalışıyordu.Anahtarla kapıyı açar açmaz çantasını ve montunu istemsizce içeri fırlattı sonra ayakkabılarını çıkarark içeri girdi.Olayın şokundaydı.O sora düşünmek için vakti yoktu ama şimdi bolca var.Kapıyı sertçe kapatıp banyoda elini yüzünü yıkadıktan sonra üstüne rahat birşeyler giyinmek için odasına girdi.Hava serindi.
Polar gri eşorfmanını ve üstünede siyah polarını geçirdi.Çok yorucu birgün geçirmişti.Yatağına oturdu gözleri bi noktaya dalmış,düşünüyordu.Kendini topladıktan sonra oturmuş vaziyette olan bedeninin yatağa bıraktı.Çok duygulanmıştı.İster istemez gözleri dolmuştu ve gözyaşlarını tutamadı.Saatlerce ağladı.

LİSE ÇAĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin