--Green eyes, fried rice,
Yeşil gözler, kızarmış pirinç,I could cook an egg on you*
Üzerinde bir yumurta pişirebilirimLate night, game time,
Gece yarısı, oyun zamanı,Coffee on the stove
Ocak üstünde kahveYou're sweet ice cream, but you could use a flake or two
Tatlı dondurmasın, ama bir iki tane süs kullanabilirsinBlue bubblegum twisted 'round your tongue
Mavi sakız dilinin etrafında dolanmışI don't want you to get lost
Kaybolmanı istemiyorumI don't want you to go broke
Kırılmanı istemiyorumI want you
Seni istiyorumIt's 'cause I love you, babe
Çünkü seni sevdiğim için, bebeğimIn every kinda way
Hemde her yöndenJust a little taste
Sadece küçük bir tadımlıkYou now I love you, babe
Seni sevdiğimi biliyorsun, bebeğimYou know I love you, babe
Seni sevdiğimi biliyorsun, bebeğim"Excuse me, a green tea?"
"Afedersiniz, bir yeşil çay alabilir miyim?"Music for a sushi restaurant
Bir suşi restoranı için müzikFrom ice on rice
Prinç üzerine buzdan olanMusic for a sushi restaurant,
Bir suşi restoranı için müzik,Music for a sushi restaurant
Bir suşi restoranı için müzikMusic for whatever you want,
Ne istersen onun için müzik varI'm not goin' to get lost
Ben kaybolmayacağımI'm not goin' to go broke
Ben kırılmayacağımStayin' cool
Sakin kalacağımYou know I love you, babe
Seni sevdiğimi biliyorsun, bebeğimYou know I love you, babe
Seni sevdiğimi biliyorsun, bebeğimIf the stars were edible
Eğer yıldızlar yenebilir olsaydıAnd our hearts were never full
Yinede kalplerimiz asla doymazdıCould we live with just a taste?
Sadece bir tadımlık tat ile yaşayabilir miyiz?Just a taste
Sadece bir tadımlıkIt's 'cause I love you, babe
Çünkü seni sevdiğim için, bebeğimIn every kinda way
Hemde her yöndenJust a little taste
Sadece küçük bir tadımlıkYou know I love you, babe
Seni sevdiğimi biliyorsun, bebeğimYou know I love you, babe
Seni sevdiğimi biliyorsun, bebeğimNot: Harry, bir röportajda şarkının nasıl yazıldığı sorulunca "Los Angeles'da yapımcımla bir suşhi restoranındaydık. Son albümdeki şarkılardan biri birden bire restoranda çalmaya başladı. Bende 'bu müzik bir suşhi restoranı için garip bir seçimi' dedim ve sonra bunun eğlenceli bir şarkı adı olabilceğini düşündüm. Ve böylece şarkıyı yaptık ve aklımda takılı kalıp durdu" diye anlatmıştı.
I could cook an egg on you*: Burdan iki anlam kullanılmış. İngilizcede "cook an egg on someone" diye bir kalıp var; kişiyi hamile bırakmak anlamına geliyor. Bir nevi yumurta bıraktım oraya diyor yani. Diğeri de mecaz bir anlam ilk dinlediğinde Harry sanki karşındaki kişi o kadar çok ateşli, seksi biri ki üstünde yumurta pişirebilecek kadar hemde. Fakat ilk anlamdan bahsettiği aşikar.
A taste*: Bilmiyenler için bu ingilizcede bir kalıptır. Bir tadımlık, anlamına geliyor. Şarkıda da yanlızca bir tadımlık şekilde yaşabilir miyiz, o kadar bize yeter mi anlamında soru yöneltiyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Harry Styles- Harry's House (Türkçe Çeviri)
RandomHarry Styles'ın, Harry's House albüm çevirisi.