Kendini yatağa atmış gözleri kan çanağına dönmüştü. Derin bir uyku çektikten sonra camdan gelen, mahallenin top peşinden koşan hayatlarında ki tek gerçeği misket ve taso sanıp onları karşı mahallenin çocuklarına kaptırdıklarında hayata küsermişçesine dizlerini kırıp kaldırım taşına oturan, havuz yerine kendilerini kanallarda veyahut belediyenin yaptırdığı süs havuzlarında bulan okumayı kem küm ederek oyuncu kartlarından öğrenen küçüklerin, yıllar önce oğlunun parkta kaçırılıp her gün aksatmadan pencerede bekleyerek sokağın başından dönüp geleceği hayallerini düşünen gözleri kurumuş olsa da bir kaç damla akıtan demet teyzenin, her sabah bilfiil "simitçi taze simit" diye haykırıp evine kuru da olsa bir parça ekmek götürebilmek için tüm yokuşları ağrıyan dizlerine rağmen hayata karşı direnen, beyaz saçları, şirin kasketi yumuşak yanaklarını birkaç metre öteden seçebileceğiniz Faruk amcanın sesi Alas'ın kulaklarını nota gibi işliyordu.
Kendine hafiften gelmeye başlamış ayılmak için mutfağa yönelmişti lakin kafası o kadar feci şekilde dönüyordu ki oracığa çökme ihtiyacı duydu. Gece bir hayli meşakkatli geçmiş fakat olanların farkında dahi değildi. Toparlandığı hissedince duvardan destek alıp kahvesini hazırlamaya gitti. Bu sefer her zaman olduğundan daha sert olmalıydı kahvesi. İki tatlı kaşığı öğütülmüş kahveyi fincana koyduktan sonra suyun ısınmasını beklemek için ahşap sandalyesine oturduğunda geceyi düşünmeye başladı. Duvara bir şeyler yazdığını biliyor ancak bunu rüyada yaptığını sanmaktan öteye gidemiyordu.
Kaynayan suyun fokurtu sesi ile yerinden ayrılmış suyu elini yakmadan kupaya boşaltmıştı. Elleri titrediği için odaya yavaş şekilde yürüyüp, kahveyi dökmemek için gözlerini kupadan ayırmıyordu. Birkaç adım attıktan sonra kupayı masasına bırakıp kafasını kaldırdığın da gözlerinde ki dehşeti hissedebiliyordu. Olanları sadece rüyadan ibaret olduğunu sanan Alas için ikinci bir şok ise yazdığı listenin en sonunda büyük harflerle adeta duvara kazınmış "NECAT-SONBAHAR BİTTİ" yazıyordu. Necat, Alasın öz......
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SOĞUK İNTİKAM
Novela Juvenilçocukluğu ve gençliği zor geçmiş insanlardan nefret eden aklında onlarca asılsız soru işaretleri olan ilacı olmayan umutsuzluk hastalığına kapılmış bir o kadar da realist, gerçekçi ve merhamet duygusunu kaybetmiş bir genç. Bu onu daha güçlü daha d...