Gözlerimi açtığımda anımsayamadığım tavanla karşı karşıya geldiğim için korkudan küçük dilimi yutacaktım.
Sakin ol, burası Tan'ın evi.
Yataktan zar zor kalktığımda sabah olduğunu anca anlayabilmiştim.
Ah!
Saat 11 olmuş!
Tan mesaj atmış!
Tan: Gerçekten saat farkında berbatım. (10.00)
Orada saat kaç bilmiyorum ama günaydın!
Ben: Günaydın.
Burada saat...
5 gibi bir şey
Tan: Gibi bir şey derken?
Saate bakmıyor musun :D
AH APTAL KAFAM!
GİBİ BİR ŞEY NE?Ben: Şaka yapmıştım.
Saat 5 yani.
Neyse ben uyuyayım.
İyi geceler.
Tan: Garip davranıyorsun ama,
İyi geceler.
Senden bir oda uzaklığında olduğum için olabilir mi?
Saçlarımı düzgün toplayarak banyodaki işlerimi hallettim. Hemen odadan çıktım.
Odasına gitmemi söylemişti.
Ah, aptal gibi davranıyorsun.
Tam kapısının önündeyken durdum, gerçekten öyle mi davranıyordum?
Elim havada kalırken geri indirdim elimi, belki de gelmemeliydim. Belki de burada hiç olmamalıydım.
Tam geri dönerken kapı açıldı.
Simdi hapı yuttuk sanırım.
"Ah, Saye? Günaydın."
Yavaşça ona döndüm.
"Kahvaltı ettik biz, ama sana bir şeyler hazırlayabilirim."
Kafamı iki yana salladım.
"Hadi ama..." Bileğimden tutup aşağıya indirdi beni. Tan... Çok garip bir çocuktu.
Mutfağa girdiğimizde bıraktı sonunda.Bana dokunması, beni korkutmadı.
"Ne yemek istersin? Basit bir şey mi, yoksa donatayım mı sofrayı?"
Yarım yamalak gülmeye çalıştım. Ben bu çocuğun yanından nasıl ayrılacaktım?
Yavaş adımlarla tost ekmek poşedinin yanında gidip çıkardım.
"Ne yapıyorsun? Tost mu? Bekle!"
Tam buzdolabını açacakken tuttu kolumu.
"Misafirsin sen, ben yapacağım!"
Beni zorla sandalyeye oturtmuş, tost yapmaya başlamıştı benim için.
İyileştirecek beni."Tada! Senyor Tan, sunar!" Saçma sapan hareketler eşliğinde tabağı masaya bıraktığında kıkırdadım. Güldürmek için elinden geleni yapıyordu.
Teşekkür et!
Tostu elime aldım.
"Teşekkür ederim..." Diye mırıldandım.
Tam ısıracakken kapı öyle sert çalındı ki, gözlerim yuvarlarından fırlayacaktı.
Geldi! Kaç gölge!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurtar Beni
RandomBana en büyük kötülüğü seni karşıma çıkararak yaptı. Seni gördükten sonra benliğimi kaybettim Tan. Benliğim, seninle birlikte 7.949 km uzakta.