2

812 72 19
                                    

Poyraz iki haftadır her gün olduğu gibi yine kendini küçüğün evinin önünde buldu. Elinde bitmek üzere olan birası vardı. Parkın Emir'in evine bakan bankında oturmuş ışıkları kapalı odaya bakıyordu. Birasını yana koyup cebindeki sigara paketinden son dalı dudaklarının arasına koydu.

Seviyordu sigara içmeyi ama artık tadı bir farklı geliyor gibiydi. Mahalleli az çok anlamıştı bu delininin neden gece saatinde parkta olduğunu. Zaten mahalledeki ilk gay Poyraz değildi son olmayacağı da yazısız kuraldı.

Koskaca mahalle anlıyordu fakat Poyraz anlamak istemiyordu. Hayat hikayesi farklı geldi ondan bu heyecanım, merak etmelerim diyordu ama kandırmaktan başka bir  şey değildi. Bir kere Poyraz böyle canını umursamayanları sevmezdi ki, bana ne ölmek istiyorlarsa ölsünler o zaman deyip işine bakardı. Ölmek için kapısına gelen ilk kişiydi ve Poyraz'ın içinde yaşayan son kişi olacaktı.

Zaman geçti gece gelmeler yerini gündüz gelmelere bıraktı. Gece gündüz Emir'in kapısında dolanmaya, hatta konuşmak için bahaneler aramaya çalıştı. Mesela Zenna özgür bir köpekti gider gezer geri gelirdi ama sırf Emir'in köpeğiyle arkadaş olsun diye tasmayla parka getirir olmuştu.

Zenna da anlamış gibi hemen küçük köpeği sahiplenip oynamak için can atar hâle geldi. Tabi sonra iki koca cüsseye iki miniğin kaçması ağır geldi. Küçükler korkup eve kaçınca ikisinin de hayalleri suya düştü. Tabi Poyraz durur mu tabiki durmaz. Ne yapıp edip Emir'in kendisinden korkmasını engelledi hatta güvenmesini bile  sağladı. Ama Emir'in güvenmiş hâli başkalarının güvenmeyen hâliyle eş değer gibiydi.

Zaman geçti Poyraz arada sırada gördüğü çocuğa daha çok kapılmaya başladı. Ama her şeyin dönüm noktası bir  sabah vakti oldu. Emir'in babası günlerce arayıp oğlunun adresini bulmuş, hayatının hatasını yaparak araştırmadan soluğu mahallede almıştı.

Ulu ortada Emir'in kapısına dayanıp geri dönmesi için yalvardığında herkes ergen bir çocuğun evden kaçtığını ve babasının ne kadar perişan olduğunu sandı. Fakat gerçek Poyraz'ın gelmesi ve Emir'in sinir krizi geçirmesiyle ortaya çıktı.

Emir ergenlikten değil tecavüzlere dayanamadığı için evden kaçmıştı. Babasının birikimini alıp kiraları ucuz olan bu mahalleye yerleşmişti. Poyraz öğrendiği gerçekle Emir'in kapısına dayandı ve adamı öldüreceğinin haberini verdi. Öldüreyim mi demedi. Öldüreceğim dedi.

Emir mahalledekilerin her şeyi öğrenmesi ve gerçeklerin bir daha yüzüne vurulmasıyla erken ölüm fikrini Poyraz'a söyledi.

Yaşamak değil ölmek istiyordu. Poyraz'a "Ölüm günümü yarına almak istiyorum" dediğinde Poyraz'ın diğer  yüzünü gördü. Karşısında sinir krizleri geçirip etrafı yakan adam Emir'e net bir şekilde hayır cevabını vermiş oldu.

Herkesin mesafeler koymasıyla çocuk ara ara Poyraz'ın kapısına dayanıyor "Bugün öldürsen ya" diye  yalvarıyordu.

"Hayır" cevabını aldığında "Bir gün sana bırakmadan alacağım canımı" diye karşılık veriyordu  fakat ikiside böyle bir şeyin olmayacağından emindi.

Sonra alışmaya başladılar. Daha doğrusu Emir alışmaya başladı, Poyraz aşık olduğu gerçeğiyle yüzleşip peşinden koşmaya devam etti.

Emir Poyrazı itmek istiyordu ama kendi çekildiğini göz ardı ederken çok rahattı. Bir kere Poyraz'ın gözleri benimkinden daha bi güzel ondan bakmak isteyişlerim diyor hatta internetten onun göz rengine benzer gözlere bakıp kalbi yeniden böyle atacak mı diye test ediyordu.

Atmamış olabilir ama belkide aynısını bulamadı hemen şey etmeye gerek yok değil mi?

Hayat işte ne kadar itersek itelim gerçek istesek de istemesek de önümüze gelir. Bazen insan kendini kandırırken aslında gerçeğe tutulduğunu fark edemez.

Uu nasıl da heyecanlıyım andnsmd
Kalbim cidden fuçu fuçu oluyorum umuyorum ki beğenmiştirsinizzz

Öptüm herkesii

Sevebilir  misin?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin