okuldaki katil

CESET

Her şeyin başladığı o gün, her şeyin bittiği o gün.

İnci'nin anlatımıyla
Ve tekrardan zil çaldı dersimiz tarih ve ben tarihten nefret ederim.
En kötü olduğum derste tarih.
Hiç iyi bir hafızam yok. Hiçbir zaman olmadı.
Yani sadece ders konusunda iyi bir hafızam olmadı.
Berfin mızmızlanarak merdivenlerden çıkarken
"Hey beni de bekle." Dedim
Berfin durdu. Yanına gelince
"Sen ne iş ?"
"Ben ne iş ?"
"Ilgaz'ı diyorum. Ne iş?"
"Ne? Gene ne saçmalıyorsun? Bana ne Ilgaz'dan."
Deyip beni beklemeden hızla merdivenden çıktı. Hemen ardından ona yetişerek
"Bakışlarını gördüm. Değişik bakıyorsun. Hadi ama Berfin beni kandıramazsın seni senden daha iyi tanıyorum. Yıllardır arkadaşız. Bana söyleyebilirsin."
"Ya bende bilmiyorum ki. Ama çok değişik bir şey. Yani sanki karnımda kelebekler uçuyormuş gibi. Hep onu görmek istiyorum. Hiç kız arkadaşı olmasın istiyorum. Kimse ona dokunmasın istiyorum. Ona kıyamıyorum.
Sadece benim olsun istiyorum."
"Ooo Berfin Hanım bakıyorum da abayı yakmışsınız."
"Yaa İnci. Yapma lütfen. Sana içimi gelip benle dalga geç diye açmadım.
Hem bunu Ilgaz'a da söyleme. Tamam mı ?"
"Tamam tamam söylemem. Hem hızlı yürüsene geç kalıcaz."
"Tamam gel hadi."
Berfinle tüm merdivenleri çıkınca
"Bu ne ya çık çık bitmiyor. Gökdelen mübarek."
"Off evet ya. Çok yoruldum"
"Neyse yürü hadi bak sınıf şurda" deyip
Berfin'i kolundan sürükleyerek sınıfa getirdim.
Çok şükür hoca henüz gelmemişti.
Ilgaz ve Ayhan yanımıza gelerek
"Kızlar niye geç kaldınız?"
"Sohbete daldık." Dedi Berfin.
Ilgaz tam bir şey söyleyecekken hoca sınıfa girdi. Hepimiz yerimize geçtik.
Hoca geldiği gibi derse başlayınca
Kaan "hocam tanışmayacak mıyız?" Dedi.
"İsminizi unutucam zaten gerek yok."
Dedi. Kaan hocaya ters ters baktı.
Işık da lafa atlayıp
"Hocam ilk gün ders mi işleyeceğiz?" Dedi.
"Evet"
"Ama ilk gün?"
"Yani?"
"Yanisi bizim tanımadığımız ve bizi tanımayan biriyle ders işliyoruz." Dedi Akil
Hoca derin bir nefes aldı ve
"Adım Görkem. Oldu mu ?"
"Sayılır."
"Derse devam edelim o zaman."
Sırıtarak Akil'e baktım ve ağzımı oynatarak
"Çok havalıydı." Dedim
O da ağzını oynatarak "eyvallah" dediğinde gülümseyerek önüme döndüm. Yaklaşık 5-10 dakika sonra
zil çalınca eşyalarımı topladım ve
Berfin'i bekledim. Yanında Ayhan da vardı. Yanıma gelince.
Tek tek "selam" dediler.
Bende aynı şekilde "selam" dedim.
Daha sonra hep beraber dışarıya doğru
Yürüyünce durdum.
"Ilgaz nerde?" Dedim
Ayhan "bilmiyorum en 'sen git ben gelicem' demişti ama hala gelmedi."
Derken Ilgaz koşarak yanımıza geldi.
Tedirgin görünüyordu. Elinin yanında kırmızı bir leke vardı fakat pek sorgulamadım.
Ayhan Ilgaz'a dönüp
"Nerde kaldın dostum?" Dedi
"Üzgünüm geciktim biraz lavaboya gittim de"
"Deliğe düştün lan? Ne zamandır oradasın."
"Off Ayhan sus ve yürü hadi" dedi Ilgaz
"Ya su demişken ben çok susadım."
"Su demedik ki?" Dedi Ayhan
Berfin ona dik dik bakınca susmak zorunda kaldı buna biraz kıkırdadıktan sonra
"Kantin açık değildir çeşmeye gidelim"dedim.
"Zeki kızın hali farklı olurmuş" diye alay etti benimle. Buna güldüler. Bende güldüm.
Ama Ilgaz hemen lafa atlayıp
"Olmaz" dedi
"Yani. Yani şey. Eve gidiyoruz zaten evde içersin suyu." Dedi
"Uff hemen içip gideriz" dedi be koşmaya başladı Ayhan ve bende koşmaya başlamıştık ama Ilgaz hala yerinde dikildiğini gördüğümde
"Ilgaz ya niye orada dikiliyorsun ki? Koşsana" dedim
O da bir an durakladı ama sonra o da bizimle koşmaya başladı.
Çeşmeye geldiğimizde Berfin şok olmuş bir şekilde yere bakıyordu.
"Berfin neye bakıyo-"
"Ah aman Allah'ım!! Bu da ne böyle"
"Bi-bilmiyorum geldiğimde bu haldeydi." Dedi
Yerde
Yutkundum.
Yerde CESET vardı.
Duvarda ise kırmızı boyayla İNTİKAM yazıyordu
İntikam.