Bölüm 1 • Erkekler Ağlamaz

4.5K 251 91
                                    

Okul binasının kapısından çıkarken biraz sonra duyacağım,öğreneceğim ve yaşayacaklarımdan bihaberdim.Arda'nın yaptığı espriye gülüyor ve elimdeki deneme kitapçığını yuvarlıyordum.Kafamı kaldırmamla her şey başladı.

Adını hatırlamadığım ama Sadem'in arkadaşı olduğunu bildiğim kızın kızarmış,öfke dolu gözlerini gördüm.Normal bir zamanda gözlerimi çevirir yoluma devam ederdim ama ne kızın bakışları normaldi ne de o an hissettiğim endişe.O,hızla bana doğru gelirken durmam gerektiğini biliyordum.Aramızda iki adım kala durdum.O da durdu.Gözündeki yaşı sildi ve sağ elinde duran gri defteri üzerime attı.Defter göğsüme çarpıp hızla yere düşerken sayfaları yoğun bir ses çıkardı.

Ne olduğunu bilmesem de bir şey diyemiyordum.Neden yaptığını soramıyordum ve korkuyordum.Bu defter Sadem'in elinde sıkça gördüğüm gri defterdi.Her ne kadar Sadem'in duygularını incitmiş olsam da ona bir şey olmasını istemezdim.Ona karşı kabullendiğim somut duygularım olmasa da onun için endişeleniyordum.

Korktuğumun başıma geldiğini belirten cümleyi sarf etti kız.

"O öldü." dedi kız titrek sesiyle.Onun da dünyası başına yıkılmış olsa gerek ki sesi aynı zamanda çaresizdi.

Sadem bana kızarmıs yanaklarıyla ikinci kez beni sevdiğini söylediğinde ona "Sen benim içimde yoksun." demiştim.Sadem buruk gülümsemesiyle yüzüme bakarken "Mühim değil." demişti "Ben biliyordum zaten." Arkasını dönüp gittiğinde ise aptal gibi üzülmüştüm.

Gururun kurbanıydım ben.Saçma arkadaşlıkların saçma iddialarına katılmış Sadem'i içimde bir yerlere koyamamıştım.Ve şimdi Sadem hiç olmayacaktı.Ne kantinde,ne koridorlarda,ne pencerelerin ardında ne de kolonların arkasında...Hiçbir yerde olmayacaktı.

Hafifçe yere eğilip ayağımın üzerine düşmüş defteri aldım ve tüm okulun önününde ağlamadan hemen önce okulun dış kapısından çıktım.Ağlamak istemiyordum.Yeterince acizdim zaten.Yasımı yanlızken tutmak istiyordum.Erkekler ağlamaz hem,suçlu hissetseler bile ağlamazlar...

Kendimi bir deniz kıyısında bir kayaya yaslanmış halde buldum 2 saat sonra.Kıyıyı döven deniz misali ruhum da bedenimi dövüyordu.Yoğun rüzgar nefesimi kesiyordu.Elimde Sadem'in defterini tutuyordum.Gözlerim deniz ve defter arasından gidip geliyordu.Küçücük bir cesaret kırıntısı bile beni bu defteri açmaya itebilirdi ama bu cesareti kendimde bulamıyordum.

Meraklanıyordum...

Sadem'in ölüm nedenini bilmiyordum henüz.Kendimi suçluyordum bir yerlerde.

Bir kırıntı düştü içime ve defterin kapağını araladım.İlk sayfada kocaman bir yazıyla "SADEM" yazıyordu.Gözümden bir damla yaş akarken buruk birşekilde gülümseyip sayfayı çevirdim.Siyah pilot kalemle ve eğik yazıyla yazılmış yazıya baktım.

Merhaba Sadem,ben Sadem.Küçücük bir tümör parçası büyüyüp beynimde ne var ne yok alırken bu sayfaları yazmaya karar verdim.Bu tümör büyüyüp her şeyi unutmama neden olacak ve ben yok olacağım Sadem.Duygularımdan eser kalmayacak,çoğu yüzü hatırlamayacağım.İşte bu yüzden yazıyorum Sadem.Bu defter seni sana anlatacak.Belki işe yarar ha? Bunun dışında odanın duvarında asılı olan resimlerden faydalanabilirsin.Lakin orada birinin resmi yok.

Selim.

Sevdiğim adam,sevdiğin adam.Asıl unutmaman gereken o.Kalbini birkaç kere kırmış olabilir ama onu çok seviyorsun,seveceksin de.Çünkü sen kimseye böylesine bağlanmadın Sadem.Muhtemelen onu da unutacaksın.Ama unutmaman için sana onu çizeceğim.Her sayfaya,ayrıntıyla..

Yeni hayatında iyi şanslar Sadem...

'Erkekler ağlamaz' kuralını ikinci kez ihlal eden bir damla göz yaşım Sadem'in yazdığı sayfadaki ismimin üzerine düştü.

'Selim' ismi göz yaşımın altında ezilerek dağıldı ve o an anladım.Sadem beni hatırlamayacak ama ben onu hiç unutmayacağım.Nur içinde yat Sade'm...

• • •

Merhaba :) İkinci hikayemin ilk bölümünü beğenmişsinizdir umarım.Lütfen yorum ve vote lerinizi eksik etmeyin.Teşekkürler.

-Yaren

SademHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin