Final

60 11 30
                                    

"Sevgili Özgün
Bu senin son sayfan. Çokca hüzünlüyüm ve bir o kadar da minnettarım. Bu zamana kadar benim hep yoldaşım ve sırdaşım oldun. Hayatım sendin. Beni anlayan sendin. Son sayfanı bu kadar güzel bir günde yazmak kaderinde varmış.

Bugün sevgilimin doğduğu gün. Birazdan onun için hazırladığımız doğum günü partisine gideceğim. Kkami'yi yanıma almayı planlıyorum. Umarım sorun çıkarmaz.

Bu son sayfanın böyle olmasını hiç hayal etmezdim. Açıkcası beni taşıyabileceğini bilmiyordum. Sonumun hep intihar olacağını düşünürdüm. Önce sana veda eder ardından ise kendimi öldürürdüm.

Böyle bir son olmadığı için mutluyum. İyi ki benimlesin özgün. Belki son bir elveda yazısı yazarım sana daha sonrasında. Sanmıyorum pek. Gözlerimden neden yaşlar akıyor ki. Çok şey atlattık Özgün. Ya hep ya hiçtik.

Belki böyle bir deftere bağlandığımı duysa arkadaşlarım bana çok güler. Jeonginim gülmez. Jeonginim seni biliyor değil mi Özgün. Gül dikenim seni biliyor. Bazen düşünüyorum. Acaba seni bildiği için mi bana acıyor diye.

Ama gözler yalan söylemez. Çok güzel bakıyor bana Özgün. O kadar güzel bakıyor ki, bakışlarından öpmek istiyorum onu. O güzel saçlarını koklamak istiyorum, bütün kokusu ciğerlerimi doldursun beni boğsun istiyorum. Öleceksem eğer onun gözleri altında, kokusunu duyarak ölmek istiyorum. Sonsuza dek onun olayım istiyorum.

Aşkın ne olduğunu bilmiyorum veya tanımını yapamıyorum. Tek bildiğim şey Jeongin. Ne ara bu kadar sevdim, ne ara bu kadar onu sahiplendim bilmiyorum. Bu sayfaları okuyacağını biliyorum sevgilim.

İyi ki doğdun sevgilim. Seni seviyorum.

Ve son olarak elveda Özgünüm. "

Hyunjin hafif ıslak gözleriyle defteri son kez kapadı. Çok şey ifade ediyordu o defter. Tüm hayal kırıklıkları, aşkları, arkadaşlıkları, ailesi, sevgilisi, bilemediği anlayamadığı duyguları, düşünceleri, özlemi, yok olmuşluğu, yeniden var oluşu kısacası Hyunjin demek, Özgün demekti.

Özgün ile birlikte her şeyin ilacının sevgi olduğunu anlamıştı Hyunjin. Bir gün öncesinde hayatının en kötü gününü geçirdiğini düşünürken, biri çıkıp gelmiş ve onu sevdiğini söylemişti. Hyunjin o günden sonra iyileşmeye başlamıştı.

Sevgisizlikti Hyunjin'in yok olmasını sağlayan şey. Babasından görmediği ilgi, annesinden beklediği şefkat, sonrasında annesinin öldüğünü öğrenmesi. Üstelik kardeşleriyle birlikte.

Hep babasının olmasını istemişti. Beklemişti. Olmamıştı. Annesine sığınmıştı, annesi yoktu. Aradı annesini hep. Bağırdı, çağırdı, ağladı. Yoktu. Kardeşleriyle birlikte gittiği için kendini suçlamıştı. Sadece kendini değil herkesi suçlamıştı. Tüm insanlığı.

Annesinin ölümünün babası olduğunu öğrendiği gün, bitti demişti. Bitti, bugün ben tamamen öldüm. Yine de direnmişti. Yıkılmamaya çalışmıştı.
Çat kapı gelen aşkıyla toparlandı. Jeongin ona her şey olmuştu. Ona ilgi vermişti, sevgi vermişti. Sevmişti Jeongin. Çok sevmişti. Hâlâ da seviyordu. Birbirlerinin olduğunu biliyorlardı.

Tüm bu düşüncelerle bisikletine binmişti Hyunjin. Kkamiyi ilk önce kücük yuvasına yerleştirmiş, ardından sepetine koymuştu. Arka tarafında Jeongin'e vereceği hediye duruyordu. Pedalına atılarak ilerledi.

_________________

Aradan saatler geçti. Hyunjin asla Jeongin'in doğum gününü kutlayamadı. Bisikletini kullanırken ona çarpan bir arabayla hayatını kaybetti.
Kimse böyle bir son beklemiyordu. Hyunjin dahil. Tek bilen Özgündü. Onlar hep birdi. Ölümleri bile aynı zamanda olmuştu.

Jeongin Hyunjin'in kaza haberini alır almaz hastaneye gitti. Bütün organizasyon iptal olmuştu. Herkes hastanede idi. Hyunjin kapının önündeki insanların onun için beklediğini görse mutluluktan ağlardı. Ama içeride yaşam savaşı veriyordu.

Jeongin bir kenarda gözleri kıpkırmızı bir şekilde bekliyordu. Hyunjin'in köpeği Kkami sadece ufak yaralarla atlatmıştı.

Jısung ve Felix arkadaşlarının kurtulacağına kendileri kadar emindi. Fakat Jeongin emin değildi. Jeongin Hyunjin'i iyi tanıyordu. Hyunjin'in bu olaydan sağlam çıkacak bir bedeni olmadığını biliyordu. Her türlü yorulmuştu Hyunjin. Bir gün başına böyle bir olay geleceğini biliyordu.

Ölüm haberi geldiğinde Jeongin kulaklarını kapatıp olduğu yerde sallanmaya başlamıştı. İnanmıyordu. Hyunjin birazdan çıkacak ve ona doğum günü şakası yapacaktı. Gözlerinden yaşlar dahi akmıyordu. Sadece olduğu yerde sallanıp yeri inceliyordu. Minho, kardeşi gibi sevdiği arkadaşının bu halini görünce daha fazla dayanamadı.

Yanında gidip ona sarılıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı. Jeongin sanki Minho'nun sarılıp ağlamasımı bekliyormuş gibi ona eşlik etti. Bağırmaya başladı.

"Gitmedi. HYUNJİN GİTMEDİ DİYORUM SİZE. HYUNG NEDEN AĞLIYORUZ O GİTMEDİ!! HYUNG HYUNJİN ORADA BAK EL SALLIYOR. GELİCEK BİRAZDAN. HYUNG BİR ŞEY DESENE. SARILMA BANA. HYUNJİN SARILSIN. YİNE BANA SARILSIN, YASEMİN KOKUSUNU İÇİME ÇEKEYİM."

Jeongin bağırdıkça Minho onu daha da sıkıyordu. Jeongin Minho'dan kurtulmak için ona vuruyor, ittiriyor ama yine de kurtulamıyordu.
Chan bu görüntüye daha fazla dayanamayıp ikiliye sarıldı. Ardından Felix ve Jısung'da onlara katılmıştı. 5 arkadaş orada sadece ağladılar.

______________

"Sevgilim,
Öncelikle iyi ki doğdun. Benim hayatımın en güzel baharı. İyi ki varsın. Bu satırları yazarken, senin uyuyan yüzünü inceliyorum. İnce ama çok olan o güzel kirpiklerin, şekilli burnun, mavi saçların. Her şeyinle mükemmel oluşun. Çok güzelsin sevgilim.

Hatırlıyor musun, bir gün bana neden sana gül dikeni dediğimi sormuştun. Bende gözlerine benzediği için demiştim. O yalandı sevgilim. Benim sana gül dikeni dememin sebebi sadece gözlerin değil.
"Gülü seven dikenine katlanır." sözünü bilir misin sevgilim? Bu söz sevgilinin kusurlarını görmezden gelmek anlamına gelir. Hatasız insan olmaz anlamıda vardır.

Fakat benim gül dikeni derken bahsettiğim şey tam olarak bu değil. Ben bir gül isem, sen o gülü dikenlerinden temizleyen kişisin sevgilim. Fakat bütün o dikenler sana battı. Dikenler battığı yeri kanıtır sevgilim. Seni kanattığım için özür dilerim. Bir daha seni kanatmayacağım sevgilim. Kanattığım her yeri öpeceğim. Bir daha kanamalarına izin vermeyeceğim. Beni asla yalnız bırakmadığın için teşekkür ederim sevgilim.

Kutunun içindeki parfüm benim kullandığım parfümüm. Yasemin özlü bir parfüm. Ne zaman beni özlersen kokla onu.
Böylece seni asla bırakmamış olacağım.
Seni seviyorum sevgilim, iyi ki doğdun.

Sevgilerle, yasemin çocuk. "

Jeongin bir kere daha okudu bu mektubu. Bu sefer Hyunjin'in mezarının başında.

"Kokun benimle sevgilim, fakat mezarının üstündeki güllerin dikenini temizlerken, dikenlerden biri elime battı ve şu an kanıyor. Öper misin sevgilim? Son kez."



Okuduğunuz için teşekkür ederim.

ÖZGÜN / HYUNİN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin