HER BÖLÜMÜ BİR KİŞİ YAZICAK BU BÖLÜM CERENDEN..-
Annem öldüğünden beri babamdan nefret ediyorum. Çünkü babam ben yanlız hissetmeyim diye tekrar evlendi. Üvey annemin oğlu var adıda Çağrı 20 yaşında. Bugün annemi hatirlayabileceğim yere gidiyoruz yani İzmir'deki yazlığımıza. Annemle bir sürü anılarımız var o evde. Benim inatçılığım yüzünden babam başka odayı yatak odası yaptı. Oraya yeni eşyalar aldı. Çünkü annemin yattığı yerde Merve'nin (üvey annem) yatmasını istemiyordum. Merve Çağrıyı doğurmasına rağmen huyları hiç benzemiyor. Çağrıyı üvey abim yerine görmektense öz abim gibi görüyorum. Sabah kalktığımda perdem açık, kapımdada babam duruyordu. Bana bakıyordu.
"Bir sorun mu var baba?"
"İzmir'e gidicez hazır mısın?"
"Neyi ima etmeyi çalışıyosun baba?"
"Hiç öylesine sordum sadece."
İçimden söylenerek "Eminim öyledir." dedim. Babam odamdan çıktı ve bende banyoya girdim. Duş aldıktan sonra giyinip bavulumu hazırladım. Aşağıya indiğimde her zamanki gibi Merve yine bana kendini sevdirmeye filan çalışmaya başladı. Bunlara gerek yoktu. Çünkü boşuna uğraşıyordu. Merveyi asla sevmiyecektim. Mutfağa doğru ilerledim. Kendime tost yaptım ve telefonumu çıkardım. Whatsapptan bizim öküzlerle mesajlaşıyordum. Gece telefonumun azına yine etmişler.
"Hadi bavullarınızı alın yola çıkıyoruz!" diye bağırmıştı babam. Yukarı çıkıp bavullarımı aldım. Her zaman ki gibi Merve süslüsünün bavulları bagajı kaplamıştı. Sanki 4 yıl orda kalıcakmış gibi yapıyordu. Bütün gereksiz gerekli kıyafetlerini almış. Bende bavullarımı yanıma aldım. Allah'tan arabamız büyüktü. Bir kaç saat sonra İzmir'e geldik. Eylül'ü görmek için sabırsızlanıyordum. Villa 3 katlıydı en üst katı komple benimdi. Altımda Çağrı vardı. Hiç bir problem yaşamıyorduk. Bavullarımı boşaltıp yerlerine koydum. Üstümü değiştirdim çünkü hava sıcaktı ve gelirken terlemiştim. Aşağıya hızlı inmek için merdivenleri 2şer 2şer iniyordum. Hızlı adımlarla babamlara bir şey demeden anahtarı aldım ve kapıdan çıktım. Sonuçta 16 yaşındaydım beni rahat bırakmaları lazımdı. Zaten beni pek umursamıyorlar. Garaja gidip bisikletimi aldım. Hala temizdi. Sadece tekerlerini şişirdim. Eylülerin villası bize biraz uzaktı. Eylülerin villasının önlerine geldiğimde kimse yoktu. Ben erken gitmiştim. Telefonumu çıkartıp Eylül'e mesaj attım.
"İzmir'e gelicek misiniz?"
"Evet yoldayız. Noldu ki?"
"Villanızın önündeyim."
"Bizim yolumuz var daha sen bekleme gelince ararım."
"Tamam."
Eylül'le çok iyi anlaşıyorduk. Bazen küsmüştük ama birbirimizi hiç bırakmadık en fazla 3 gün küsmüşüzdür. En zor zamanlarımda yanımda oldu. O beni hep güldürdü. En fazlada 2 yıl önce yanımdan hiç gitmedi. Çünkü 2 yıl önce annem ölmüştü. Saatler geçti Eylül aramadı. 1 saatlikti İzmir'e gelmek. Her zamanki gibi unutmuştu. Akşam olmuştu bende bisikletimi alıp evlerine gitmekten vazgeçtim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dostuna Baglan!
HumorSüper Müper akıllı 4 kız. Bu 4 kızın hikayesi; Bir oyunla başladı. Küçükken girdikleri oyundan 15 yaşında gencecik ve güzel kızlar olarak ayrıldılar. Eylül Kopan (Arada arkadaşları *Mira* der.) Ela Yakut Ceren Somon Melis Lara Güzel. Öncelikle hikay...