Lucia'dan
Kapımın alacaklı gibi zile basılmayıyla gözlerimi yorgunlukla açmıştım kimdi bu ve neden zili çalıyordu böyle bir şey öğrenemeyeceğimden yatağımdan kalkıp aşağı indim kapıyı açtığımda karşımda bir adet Hera duruyordu neden bu saate ve kapımı alacaklı gibi çalıyordu ki bani itip içeri geçtiğinde aval aval dışarıyı seyretmeyi bırakarak kapıyı kapatıp Hara'nın arkasından ilerledimHera"Şey kusura bakama uykundan uyandırdım sanırım"
"Sorun değil bir şey mi oldu?"
Hera"Ah hayır bu gün okula tek gitmek istemediğim için malum çocukların bu gün işleri var yani ailelerinin yanına gittiler ve şey-"
"Sözünü kesiyorum ama sorun değil birlikte gidebiliriz ha bu arada saat kaç?"
Hera"Hım merak etme bugün saat 12 gibi gideceğiz okula dersimiz yok saat 10;30 merhaba çocuklar ah bende sizi özledim"
Max ve Holy Hera'nın yanına giderek sırnaşmışlardı hafif tebessüm ederek yukarı merdivenlere doğru yol aldım "Kendini evindeymiş gibi hisset ben üstümü değiştirip geliyorum sonra kahvaltı yaparız" arkamdan tamam deyişini duymuştum odama girdiğimde banyoya girerek elimi yüzümü yıkadım banyodan çıkıp dolaptan beyaz yarım büstiyer papatyalı ceketimi ve koyu gri bol olan bir yüksek bel pantolonumu alarak üstüme geçirdim beyaz ayakkabılarımı da ayağıma geçirmiştim masadan tarağı alarak saçımı tarayıp at kuyruğu yapmıştım
Aşağı indim mutfaktan güzel kokular geliyordu benim geldiğimi hissedince bana döndü
Hera"Ah boş duramadım sen hazırlana kadar bende yemek yapayım dedim kızdın mı?"
"Hara kızmadım ve çok teşekkür ederim yardım lazım mı peki?"
Hera"Olmazmı şu şurubu kreplerin üstüne döker misin?"
"Bu ne şurubu ki ve benim evimde bundan yoktu "
Hera"Aynen evinde akçaağaç şurubu olmadında bir koşu bize gidip aldım krep seversin demi bak buranın akçaağaç şurubu meşhurdur"
Önce max ve holy'nin yemeğini hazırlamak için alt dolabı kendime doğru çektim
Hera"Ben yemeklerini verdim"
"Teşekkürler" Hera'nın bu yaptığı hoşuma gitmişti şurubu elime alıp dediği şeyi yapmış krep dolu tabağı masaya koymuştum Hera son krebi tavadan alıp tabağa koyduğunda onun üstüne de şurubu dökmüştüm tabağı alarak masaya koydum sandalyeyi çekip oturdum çatalı krebe batırıp küçük bir ısırık aldım ağır bir tadı vardı sonuçta bu benim ilk yiyişimdi olabilirdi yani ama güzeldi Hara bana beklentiyle baktığında başımı aşağı yukarı salladım cevabını almıştı sohbet ederek yemeğimizi yemiştik son lokmayı da ağzıma atım
Hera"Bu kadar beğeneceğini tahmin etmemiştim"
"Bende tadı güzel ama şuruba alışamadım belki de tadını bilmediğim içindir saat yaklaştı hadi bakalım elini yıkayıp gel sağdan ikinci kapı" Hera tarif ettiğin lavaboya doğru giderken masadan kalktım Holy ve Max'a birer öpücük kondurarak kapıya doğru giderek garaja yakınlaştım elimdeki otomatik kumandayla kapının açılması için düğmesine bastım garaj kapısı açıldığında Hera evden çıkarak yanıma geldi arabaya bindim Hara'da yanımdaki yerini alınca düğmeye tekrar basıp garajın kapısını kapatım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aramızdaki Bağ
Hombres LoboChirs"O pati izi onu bir yerde görmüştüm" Gelen ses ile arkamı dönüp Chirs'e baktım bana bakıyordu daha ben bile anlamını bilmiyorken küçük çocuk biliyordu bunu kimseye söylememesi gerekiyordu "Chirs bunu sakın birine söyleme hele ki abine" Hikayeme...