SHADES OF COOL | Eddie Munson

𝓦𝓱𝓸 𝓲𝓼 𝓜𝓪𝔁

Bak bir süre burda kal hem bahar tatili geldi erkek arkadasım da gelicek birlikte eğleniriz ve sana kalcak yeri ayarlarız"
"Hayır El ben bana kalcak yer bul diye gelmedim seni görmek için geldim"
"Sacmalama tabiki de bulucam"

Bıkkın bir şekilde baktım El'e o gülüyordu.

"Erkek arkadaşın demiştin kimmiş biraz bahset"
"Hmm beni çok seven her zaman yanımda olan çok yakışıklı birisi ve adı mike ilk aşkım"
"Nerde yaşıyor? "
"Hawkins'de"
"Ne nasıl!"
"Ben kaçtığımda onlar bana yardım ettiler ve çok şeyin üstesinden geldik. Çok farklı olaylar oldu Hawkins'de. Sonra babamın yani Jım Hopper'ın yanında kaldım ve şuan burdayım. "
"Burası onun evi mi? "
"Hayır onun arkadaşının"
"Siktir kafam karıştı!"
"Babam öldü Diana. Yani bilmiyorum onun öldüğüne inanmak istemiyorum. Sanki, sanki hala yaşıyomuş gibi..."
"Oh, üzgünüm"
"Sorun değil. Ama o bir kahraman. "
"Nasıl yani"
"Hawkins çok lanetli bir yer Diana"

Az çok lanetli olduğu hakkında fikrim vardı çünkü bende bu olaylara gayet iyi tanık oldum.

"Peki ya şuan? "
"Şuanlık birşey yok ve umarım olmaz"
"Umarım"

***
Eleven'ın erkek arkadaşı Mike bu akşam gelecekti. El Mike ve Will adında bu evde yaşayan çocukla vakit geçirecekti beni de çağırdı ama öyle yerlere daha önce hiç gitmemiştim o yüzden gitmek istemiyordum ama El çok ısrar ediyordu bende onun isteğini kabul etmek zorunda kaldım.

Dediği yere gittik ve bekliyorduk, yanımızda Jonathan ve onun uzun saçlı arkadaşı vardı.

Mike geldi El ayağa kalktı sarılıp öpüştüler. Açıkcası çok tatlılardı. Will ile de sarıldılar Mike kaşlarını çatıp bana baktı ve benim kim olduğumu sordu. Eleven çok kısa özet geçer şekilde açıkladı. Mike çok şaşırdı ve bana elini uzattı.

"Ben Mike tanıştığıma memnun oldum"
"Bende"
"Hadi Mike gidelim"

Elevenın dediği yere doğru gidiyorduk açıkcası şuan çok rahat değildim. Çünkü böyle şeylere çok alışkın değildim. Bi anda nerden geldiğini bilmediğim bir ses duydum

"Demek 011 in yanına gittin ne olursa olsun benden kaçamayacaksın"

Etrafıma hızlıca baktım sesin nerden geldiğini anlamak için ama kimseyi göremedim.

"Diana iyi misin? "
"İyiyim"

Mike ile El konuşuyorlardı sık sık buraya geldiğini ve Angela adında bir arkadaşı olduğunu söyledi. Will ile Eleven bakışıp bişeyler fısıldadılar ama duymadım. Gittiğimiz yerde paten sürülüyormuş hiçbirşey bilmiyordum.

"El ben bilmiyorum gerçekten-"
"O zaman oturup milkshake içersin"
"Pff tamam"

Ben içeçeğimi içerken Eleven, Mike ve Will paten sürüp eğleniyolardı bende onları izliyordum. Mike da benim gibi pek bilmiyordu sürmeyi. Will yalnızdı Mike ve Eleven daha yakın oldukları için Will tek başınaydı onun için üzüldüm.

Bir süre sonra yanıma geldiler ve onlarda milkshake içiyolardı.

"Ee eğlendiniz mi?"
"Evet"
"Peki senin de El gibi süper güçlerin var mı? "
"Yani pek bişey yaptığım söylenemez ama var. "
"Hadi örnek göster. "
"Başka zaman gösteririm şuan zamanı değil hem zaten çok bişey yapamıyorum ne yazık ki. "

"Mike nadıl geçti bizsiz Hawkins? "

Dedi Will açıkcası bende merak ettim Hawkins'e kaç yıldır gitmiyordum neler olup bitiyor merak ettim.

"Bildiğin gibi işte liseye geçtik. Ben ve dustin hellfire adlı gruptayız. Lucas bizden ayrı takılıyo o bir basket grubunda."
"Hellfire grubu mu?"
"D&D klübü gibi. Grubumuzun tişörtleri bile var. Ve grubun başındaki kişi de çok deli bir çocuk. "