Bölüm#2

11 5 0
                                    

Hayat bazen çıkışsız olabiliyor, bazen neyi nasıl yapacağımızı kestiremiyoruz ve her şey alt üst oluyor, belkide tam şuan olduğu gibi...

Elimi tutan bu yabancı ile birlikte sıkı sıkıya kurulan evlerin arasına saklanmıştık. O, etrafı kontrol ederken benim gözüm ellerimize kaydı, hâla el ele tutuşuyorduk ben öylece dalmışken birden elini elimdem çekti ve konuşmaya başladı "Ne? Elini tutmaya meraklı değilim sadece biri gelirse seni de alıp kaçmak için elini tutuyordum." onun bu dedikleri karşısında dilim tutulmuştu sanki, başkası olsa çoktan cevabını verirdim ben böyle suskun bir şekilde dururken tekrar konuşmaya başladı. "Dilsiz misin sen? Konuşmaya niyetin yok galiba huuu duyuyor musun?" bir an içimde oluşun sinirle cevap verdim "Dilim var konuşabiliyorum ama sana cevap vermiyorum" gözlerime anlamsız bir şekilde baktıktan sonra "Neden bana cevap vermiyorsun?" bu nasıl bir soruydu böyle şimdi ne cevap verecektim "Üşüyorum" ağzımdan çıkan tek kelime buydu o ise bana acıyan gözlerle bakmaya devam ediyordu "Ne? Üşüyorum dedim"
"Üşümen konuşmana engel mi?"
"Evet" bana tuhaf tuhaf bakmaya devam ediyordu sonra hiç beklemediğim bir anda ceketini çıkarıp bana uzattı
"Al bunu giy"
Elinden alıp almamak konusunda şüpheli davrandığım sırada yeniden konuşmaya başladı
"Öylece bakacak mısın? Ayyşş bak sen üşüdüğün için konuşmuyorsun ve ben kendimi bir ruhla birlikte gibi hissediyorum"
"Ne ruh mu?" dediğime bir cevap vermeden ceketini üzerime atıp etrafa bakmaya başladı. Bu çocuk kendini ne zannediyordu ki.
Ceketi söylene söylene giydiğim sırada arkamda bir karartı hissettim ilk önce bu karartının sahibini o çocuk zannetsem de arkamı döndüğümde başıma doğrultulmuş bir silah ile karşı karşıya kalmıştım...


Bir bölümün daha sonuna geldik maalesef ki kitabım hiç okunmuyor ama yine de yazmak istiyorum. Sevgilerle...


KESİTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin